Güzel bir atasözü vardır; DEVLET HER ZAMAN 18 YAŞINDADIR” diye.
Gerçektende Devletimiz 18 yaşındaki bir Genç gibi her zaman dimdik ayakta, göreve hazır, gözünü budaktan esirgemeyecek kadarda cesurdur.
Bizler bir Türk evladı olarak, bazen heyecanlanıyoruz, hatta bazı olaylar karşısında çok tepki veriyoruz ve hatta isyan ediyoruz!.
Amma lakin Devletimiz olaylar karşısında her zaman soğukkanlılığını muhafaza ediyor, bazen olayları seyrine bırakıyor ve yakasından tutması gerektiğinde yakasından yakalayıp, kulağından tutarak Türk Yargısına teslim ediyor.
Tepkimiz her zaman ülkemizi 40 yıldır Kan gölüne çeviren terör olayları karşısında olmuştur.
40 yıldır vatan evlatları PKK nın kahpe kurşunlarla kara toprağa düşmüştür.
Dünyada hiçbir millet 40 yıl gibi uzun süre içinde hiçbir kahpeliğe göz yummaz, kahpelik karşısında suskun kalmaz.
Türk milletinin asil oluşu, devletine güven konusunda sınırsız yetki vermesi nihayet sonuçlanmaya başladı, terör örgütü yandaşları tek tek kahpeliklerinin karşılığını buluyor.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ifade ettiği gibi; “YURTTA SULH, CİHANDA SULH” sözlerinin hayat bulduğu bir zamanda terör örgütleri yerle bir olmaya başladı.
YURTTA SULH ve CİHANDA SULH olması için savunma sanayimizin güçlü olması gerekiyor.
İşte 2022 yılı Türk milletinin yılı olmuştur.
2 yıl gibi zaman içinde Pandemi yaşayan bütün Dünya ve ülkemiz, yaşanan ciddi ekonomik krizleri, hastalıklarla mücadele, insanların hayatının kurtulması için yapılan çalışmaların baskısına rağmen, çok şükür ülkemiz Corona belasından en az sıkıntı ile kurtulmuşken, karşımıza bu kez, ülkemizin etrafında yaşanan savaşlar, iç karışıklıklar ve Rusya-Ukrayna savaşı çıkı verdi.
Ülkemiz bir taraftan yurt içinde ve Yurt dışındaki terör belası ile mücadele derken, karşımıza Rusya-Ukrayna savaşının çıkması ülkemiz ve milletimiz için ciddi tehlike oluşturmaya başlamışken, ülkemizi yöneten sayın Cumhurbaşkanımız ve çalışma arkadaşlarının olağan üstü gayretleri sonucu vampir ülkelerin amaçlarına ulaşamadıklarını bugün çok rahat görüyoruz.
Ülkemiz Rusya-Ukrayna savaşında bir tarafta yer almış olsa idi, Kış günleri yaklaştıkça sıkıntıların çok büyüyeceğini tahmin etmek anlamamak için dünyadan habersiz olmamız gerekir!.
Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan devlet tecrübesi sayesinde her iki ülkenin savaştığı dönemde her iki ülkeye de aynı mesafede yaklaşmış ve hatta iki ülkenin savaşmaması ve savaştan vazgeçmeleri için harcadığı olağan üstü gayret neticesi her iki ülke devlet adamları ve halkı tarafından taktirle karşılanmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti büyük devlettir, büyüklüğünün taçlanması içinde devletimizi yöneten devlet adamının güçlü, dirayetli, Türk milletinin geleceğini düşünen bir devlet adamı olması gerekiyordu ve de Cumhurbaşkanımız sayın recep Tayyip Erdoğan’ın devlet tecrübesi ülkemizi dünyada taçlandırmıştır.
Bugün devletimiz çok güçlüdür, kendi ürettiği savunma sanayisi ile he yurt içinde, hem de yurt dışında Hür ve Bağımsız bir Türkiye vardır.
Yukarıda ifade ettiğimiz gibi, bizler olaylar karşısında tepki versek de, devletimiz olayları soğukkanlılıkla karşılıyor, devletimize ve milletimize karşı ihanet edenlerin yakasından yapışıp Türk yargısına teslim ediyor.
Geçmişte PKK terör örgütünü destekleyen ve çocuk katili “Öcalan’ın heykelini dikeceğiz” diyerek nutuklar atan, PKK lı terörist Selahattin Demirtaş’ın Türk Yargısı yakasından tuttu ve adalete hesap vermesini sağladı.
Son bir haftadır, yine bir kendini bilmez, satılmış beyinlere sahip TTBB denen kişi Türk Silahlı Kuvvetlerine ve Türk Askerine iftiralar atmış, atılan bu iftiralar karşısında Vatan ve Millet aşkı ile yaşayan insanlar, Türk Ordumuza iftira atan kişilere karşı tepkimizi gösterdik, elimiz kolumuz bağlı olarak yine Türk Yargısına güvenerek beklemeye başladık ve nihayet yine mutlu sona ulaştık.
Türk silahlı Kuvvetlerimize iftira atan TTBB olan kişi artık elini kolunu sallayarak ortalıkta iftira atamayacak, Türk Yargısına hesap vermeye başladı.
Cenabı Allah Devletimize zeval vermesin.
Devletimizin kıymetini bilelim.
İşte Irak, işte Suriye, işte Lübnan, işte Libya!.
Dün Doktor idi, Mühendis idi, iş insanı idi, bugün Suriyeli, Libyalı, Iraklı insanların çoğu ülkeleri dışında yaşamak mecburiyetinde kalıyor.
Ülkemizin kıymetini bilelim, ülkemize düşmanlık yapanlara fırsat vermeyelim.
Yargı görevini yapmıştır.
Göz bebeğimiz ordumuza iftira atanlardan hesap sormaya başlamıştır.
Görev artık Hükümete düşüyor, ülkemize ihanet eden hangi kuruluş var ise bu kurumlar kapatılmalı, Türk milletinin huzurunu bozan hiçbir kurum yaşamamalıdır.
Demokrasi ve Özgürlük adına hiç kimse Türk milletine ve devletine ihanet edemez, etmemelidir, fırsatta verilmemelidir.
ABD de hangi güç DAİŞ terör örgütünü savunabilir?
ABD de DAİŞ lehine bir söz söyleyeni, yazı yapanı, haber yapanı asla yaşayamazlar, dünyanın gözü önünde onu imha ederler!!!!
Demokrasi ve özgürlük tabiki güzel bir yaşam tarzıdır ama, hiçbir ülke ve millet kendi milletine ihanet eden hiçbir sistemin hayat bulmasına izin vermez!.
Artık sapla samanı ayırmak gerekir.
Demokrasiyi bahane edip, “ben istediğim gibi, istediğim kuruma iftira atarım, yabancı ülkelerin baskı kurmasını sağlarım” diyemez.
Türk Silahlı Kuvvetleri Türk milletinin göz bebeğidir, bu uğurda can veren ve verecek olan milyonlarca Türk insanı vardır.
Kişiler kişilere karşı hata yapsın, yapabilir ama, Türk milletinin göz bebeği Türk Ordusuna asla kimse iftira atamaz.
Günün Sözü; Sabredenlerin karşılığını en güzeli ile muhakkak biz vereceğiz diyen Allah’ımız var Hamdolsun.