Çanakçı’nın akış istikametinde en üst kotta bulunan, ilk taş kemerli köprüdür. Bu köprüden daha üst kotlarda, tarihte, kemerli taş köprü olup da zaman içinde yıkılmış olma ihtimali yüksektir. Bu köprünün üst taraflarında Dede Değirmeni mevkiinde (köprü yine Zeraa ile Cer Köyü arasında ve Çanakçı üzerinde yer alır) inşaat demirinden yapılma bir asma köprü olduğunu görmüştüm. Gördüğümde kullanılamaz haldeydi. Yine aynı mevkiide hayvanların geçişlerini sağlayacak kadar derenin içindeki taşların üzerine konmuş, yanyana iki adet kütüğe çakılmış tahtalardan yapılmış basit bir köprü olduğunu da görmüştüm. Bu ikinci köprü muhtemelen Çanakçı’ya sel geldiğinde yıkılıyordur ve her yıl yeniden derme çatma yapılıyordur. Bir de Zeraa Köyü üstlerinde, Kaynar’ı geçtikten sonra Zeraa Köyü Yaylası hizasından Alan Köyü tarafına geçmek için yapılan beton bir köprü var. Zamanında burada da eski taş köprülerden olması ihtimali var. Ayrıca daha üstlerdeki Şeer (Şehir) Suyu denen mevkide de Çanakçı üzerinde bir köprünün olmasının muhtemel olduğunu düşünüyorum (Şeer Suyuna hiç gitmedim).
Bu bahsettiğim hattaki yollar yaylalara giden eski yaya, at eşek yoludur. Çok daha önceleri de İskefser taraflarından Niksar’a gelen ticaret yoludur (Doğu Yolu).
Roma Köprüsü diyoruz ama gerçekte literatürde bir isminin olup olmadığını ve Romalılar zamanından mı kaldığını bilmiyorum. Bu konuda bir yayın olup olmadığını da bilmiyorum.
Kemer köprünün taşlarının oynamış ve hatta bir kısmının düşmüş olduğunu fotoğraflarda göreceksiniz. Niksar içinde yer alan Taş Kemer Köprüler restorasyona alınırken, önceliğin bu köprüye verilmesini söylemiştim. O zaman Çanakçı üzerindeki diğer köprüler restore edilirken bu köprüye dokunulmadı. Şeer Suyu’nu Niksar’a getirirken köprünün yan tarafından geçirilen kalın su borusunu bu sefer gittiğimde kaldırdıklarını gördüm, iyi yapmışlar. Fakat köprünün ayaklarının üst tarafı oynamış (muhtemelen su borusunu geçirmek için kazdılar), gelen sellerin buradan da köprüye zarar vereceğini düşünüyorum.
Köprünün Zeraa tarafındaki kısmının üzerine örtülen zemin taşlarının keskin kenarlı olduğunu fark ettim. Bu kaplama zemin taşlarının orijinal olmadığını düşünüyorum. Orijinal taşların hiç birisinin kenarlarında keskinlik kalmamış. Bu taşlar ya araç geçirmek için yada tamirat amaçlı olarak sonradan buraya konmuş olmalı.
Gezgin-Seyyah; Duran Kaya