A­K­I­N­C­I­ ­H­E­S­’­İ­N­ ­A­Ç­I­L­I­Ş­I­ ­G­E­R­Ç­E­K­L­E­Ş­T­İ­R­İ­L­D­İ­

A­K­I­N­C­I­ ­H­E­S­’­İ­N­ ­A­Ç­I­L­I­Ş­I­ ­G­E­R­Ç­E­K­L­E­Ş­T­İ­R­İ­L­D­İ­

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Video Konferansla katıldığı Hidroelektrik Üretim Tesislerinin Toplu Açılış Töreni’nde Akıncı HES’in açılışı Bakan Fatih Dönmez, Vali Sn. Dr. Ozan Balcı ve il protokolümüzün katılımı ile gerçekleştirildi.

Gerçekleştirilen açılış programına Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Sönmez, Vali Dr. Ozan Balcı, Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu, Tokat Milletvekili Yusuf Beyazıt, Niksar Kaymakamı İlhami Doğan, Niksar Belediye Başkanı Özdilek Özcen, Aydem Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Ceyhan Saldanlı ile davetliler katıldı.

Cumhuriyet tarihinin en büyük HES açılışı ile beraber, 231 bin hanenin elektrik ihtiyacını  karşılayacak olan Akıncı HES’in açılışında konuşan Cumhurbaşkanı  Sayın Recep Tayyip Erdoğan konuşmasının başında  Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’e Türkiye’nin kurulu gücünü sordu. Bakan Dönmez, Türkiye’nin 2002 sonu itibarıyla tüm kurulu gücünün 31 bin megavat olduğunu, şu anda 91 bin megavatı aştığı kaydetti. Cumhurbaşkanımız  Sayın Recep Tayyip Erdoğan, bunun üzerine, “Bunun, özellikle milletim tarafından bilinmesi çok büyük önem arz ediyor. 31 bin megavattan 91 bin megavata 18 yılda hamdolsun kurulu gücümüzü yükselttik.” diye konuştu. Cumhurbaşkanımız  Sayın Recep Tayyip Erdoğan, açılışı yapılan hidroelektrik santrallerinin hayırlı olmasını diledi, yapımlarında emeği geçen kurumları, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığını, mühendisleri, işçileri ve yüklenici firmaları tebrik etti.

 “Türkiye’nin enerjisine enerji katacağına inandığı santrallerin, kalkınmanın, gelişmenin ve büyümenin de “Bunlar, bizler için medeni olmanın adeta sıçrama tahtalarıdır” diyerek sözlerine başlayan Cumhurbaşkanımız  Sayın Recep Tayyip Erdoğan “Salgın döneminde sağlık hizmetleri yanında hemen her alandaki yatırımlarını devam ettiren Türkiye, böylece 2023 hedeflerine ulaşmaktaki kararlılığını ortaya koymuştur. Enerjisi olmayan bir ülkenin medeni olmaktan bahsetmesi mümkün değildir, kalkınmadan bahsetmesi mümkün değildir, sanayileşmeden bahsetmesi mümkün değildir. Tüm dünyanın kendi içine kapandığı bir dönemde, yatırımı, üretimi, istihdamı destekleyerek sergilediğimiz olumlu yöndeki ayrışma ile salgına teslim olmadığımızı gösterdik.” diye konuştu.

“Kimlerin zafiyeti olduğunu önce mülteci krizinde ardından salgın döneminde gördük”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün İstanbul’da bir hastanenin ve Gelir İdaresi Başkanlığının hizmet binalarının, önceki gün Konya Ovası Projesi’nin 1-2-3 numaralı sulamalarının açılışlarının yapıldığını, önceki haftalarda Ergene Havzası Tüneli’nin, Kars Barajı’nın, Ilısu Barajı’nın, çeşitli hastanelerin, İstanbul Havalimanı’nın üçüncü pistinin ve diğer tesislerin hizmete girme törenlerinin yapıldığını hatırlatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü

“Önümüzde yapımını tamamladığımız eserlerle ilgili oldukça yoğun bir açılış programı var. Türkiye’nin her zaman ama özellikle de şu içinden geçtiğimiz kritik dönemde en büyük ihtiyacının işte bu eser siyaseti, hizmet siyaseti, inşa siyaseti olduğuna inanıyoruz. Bunun için tüm bakanlıklarımızdan, tüm kurumlarımızdan, özel sektörümüz dahil tüm kuruluşlarımızdan gündemlerindeki yatırım ve üretim programlarını hızlandırmalarını istedik. Hamdolsun bu çağrımız karşılıksız kalmadı. Bakanlıklarımızın çalışmalarını zaten yakından takip ediyoruz. Özel sektörümüz de sadece organize sanayi bölgelerinde son 6 ayda 10 milyar liralık yatırımla 583 yeni fabrikayı tamamlayarak üretime geçirdi. Verilen yeni teşvik belgeleriyle 129 bin istihdamı öngören yatırımların önü açıldı. Diğer verilerin yanı sıra sanayide kullanılan elektrik tüketiminin yükselmeye başlaması üretim çarklarının hızlandığına işaret ediyor. İhracatçılarımızın dünyanın dört bir yanıyla yoğun bir görüşme yaptığını görüyoruz.”

Türkiye’nin hedeflediği seviyeye ulaşabilmesi için Türkiye’yle birlikte dünyanın geri kalanında da normalleşme sürecinin belli bir seviyeye gelmesi gerektiğine işaret eden Cumhurbaşkanımız  Sayın Recep Tayyip Erdoğan, şunları söyledi:

“Avrupa Birliği’nin şeffaflık sorunu olan ülkeleri Türkiye’nin önüne koyarak uyguladığı çifte standardın gerisindeki niyet açıkça ortadadır. Türkiye olarak bugüne kadar mücadelesiz hiçbir kazanım elde etmedik. Anlaşılan o ki bu süreçte de zaten hakkımız olan hususları mücadele ederek, adeta söke söke alacağız. Esasen bu şekilde mücadeleyle mesafe katetmek ülkemizi kamu kuruluşları ve özel sektörüyle krizlere karşı daha güçlü, daha bağışık, daha esnek hale getiriyor. Biz, sağlıktan ekonomiye, diplomasiden güvenliğe kadar her konuda kendimize güveniyoruz. Bu konuda kimlerin zafiyeti olduğunu önce mülteci krizinde ardından salgın döneminde hep birlikte gördük. Gücümüzün haklılığımızından geldiğini, sonunda mutlaka başarıya ulaşacağımıza inanıyoruz. Bugünkü açılışlarımıza da işte bu yolda atılmış önemli bir adım olarak değerlendiriyorum.”

‘Milletimizi Hak Ettiği Seviyeye Çıkartacağız’

Son 18 yılda özellikle Türkiye’ye kazandırılan eserler ve hizmetlerle iki önemli hedefi birlikte gerçekleştirdiklerini anlatan Cumhurbaşkanımız  Sayın Recep Tayyip Erdoğan, “Öncelikle geçmiş 79 yılın eksiklerini tamamladık. Eğitimde okul sayımızı 87 bine, öğretmen sayımızı 965 bine çıkartarak 132 yeni üniversite kurmak suretiyle yükseköğrenimi yaygınlaştırarak fırsat eşitliği sağladık. Sağlıkta inşa ettiğimiz ve ambulansından cihazına kadar en modern şekilde donattığımız her seviyedeki 8 bin 500 sağlık kurumumuz, tüm dünyanın gıpta ile baktığı genel sağlık sigortamız, yeni istihdam ettiğimiz 723 bin sağlık personelimiz ile tarihi bir reformu hayata geçirdik. Ulaşımda inşa ettiğimiz 21 bin kilometre yeni bölünmüş yol, 1400 kilometre yeni otoyol, 473 kilometre yeni tünel, yakında uzunluğu 2 bin kilometreyi bulacak yüksek hızlı tren hattı, hizmete açtığımız 30 yeni havalimanı ile sadece mesafeleri kısaltmakla kalmadık, gönülleri de birbirine yakınlaştırdık.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanımız  Sayın Recep Tayyip Erdoğan, 18 Yılda Hayata Geçirilen Projeler Hakkında Şunları Kaydetti:

“Sanayide KOBİ’leri ve organize sanayi bölgelerini destekleyerek, yüksek teknolojiye bağlı üretimi teşvik ederek, kendi ihtiyacımızı karşılamanın ötesinde ihracatımızın gücünü artırdık. Savunma sanayisinde mevcut 62 savunma sanayisi projesinin üzerine bütçesi 60 milyar doları bulan 700 proje daha ekleyerek kendi kendimize yeterlilik oranımızı yüzde 20’lerden yüzde 70’ler seviyesine çıkardık. TOKİ vasıtasıyla vatandaşlarımızın hesaplı, hızlı ve güvenilir şekilde ev sahibi olmasına öncülük ederken, millet bahçeleri ve millet kıraathaneleriyle şehirlerimizdeki hayat kalitesini yükselttik. Şu an itibarıyla bakınız bu yıl 120 bin TOKİ konutu hızla hayata geçirmenin gayreti içerisinde.

Otomobilde aynı şekilde şu an yoğun otomobil satışı var. Tarımda kapsamlı destekleme ödemeleriyle çiftçimizin alın terinin karşılığını almasını sağlarken bu sektördeki üretim ve ihracatımızın değerini yaklaşık 5 kat artırdık. Her alanda hamdolsun benzer başarı tablolarıyla karşı karşıyayız. Bütün bunlar cumhuriyet tarihinin tamamında yapılanların katbekat üzerinde yatırımları eserleri hizmetleri ifade ediyor. Aynı zamanda bu çalışmalar, ülkemizin gelecek yarım asırda yapacağı atılımların da altyapısıdır. Bir başka ifadeyle evlatlarımız, 2053, 2071 vizyonlarını işte bu temel üzerinde inşa edecekler, yükselteceklerdir. Şayet biz 2002’de böyle bir Türkiye devralmış olsaydık bugün nerede bulunabileceğimizi tahayyül dahi edemiyoruz. İnşallah bizim bugüne kadar yaptıklarımız, bundan sonra yapacaklarımız ve bizden sonra ülkenin yönetimini devredeceğimiz evlatlarımızın gayretleriyle milletimizi hak ettiği seviyeye çıkartacaktır.”

“Doğu Akdeniz’de kurulmaya çalışılan oyun ve tuzakları yerle bir ettik”

Cumhurbaşkanımız  Sayın Recep Tayyip Erdoğan, büyük mücadeleler ve çabalar sonucunda sağlanan güven ortamının enerji yatırımlarına da olumlu yönde yansıdığını belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Öncelikle yerli ve uluslararası yatırımcının Türkiye’nin geleceğine, enerjisine ve hukukuna güvenmesini sağladık. Bu sayede son 18 yılda kamu ve özel sektör eliyle enerjiye 100 milyar doların üzerinde yatırım yapılmasını temin etik. Sıvılaştırılmış gaz, yüzer depolama ve yeniden gazlaştırma terminali yanında yer altı doğalgaz depolama tesisleriyle arz istikrarı oluşturduk. Bölgemizin ilk ve tek doğalgaz satış piyasasını devreye aldık. Doğalgazı 81 ilimizin tamamına götürdük. TANAP ve TürkAkım gibi uluslararası boru hatlarıyla Türkiye’nin enerjide merkez ülke rolünü pekiştirdik.”

Denizlerde Fatih ve Yavuz sondaj gemileriyle sondaj faaliyetlerine başlandığını anımsatan Erdoğan, “Türkiye’ye özellikle ülkemize karşı Doğu Akdeniz’de kurulmaya çalışılan oyunları ve tuzakları yerle bir ettik. Doğu Akdeniz’in ardından Karadeniz’de de arama ve sondaj çalışmaları için harekete geçtik. Uluslararası hukuktan kaynaklı haklarımızdan taviz vermeden bu çalışmaları sürdüreceğiz. Akkuyu Nükleer Güç Santralimizin ilk reaktörünü inşallah, 2023’te devreye alıyoruz. Bu projeyle hem elektrik üretimimizi çeşitlendirmiş hem de enerji portföyümüzün daha dengeli bir yapıya kavuşmasını sağlamış olacağız.” dedi.

Cumhurbaşkanımız  Sayın Recep Tayyip Erdoğan, madenlerin gün yüzüne çıkarılması için yoğun çalışmalar içinde olduklarına dikkati çekerek, kömür üretiminde cumhuriyet tarihinin rekorunu kırarak, 101,5 milyon tona kadar ulaşıldığı bilgisini verdi.

Bor cevheri başta olmak üzere diğer madenlerde de işlenmiş ürün dönemini başlattıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Daha önce teknoloji yetersizliği nedeniyle yurt dışına ham madde olarak sattığımız madenlerimizi artık burada kendi teknolojimiz, kendi insan kaynağımızla işleyerek ihraç edeceğiz. Böylece madenlerimizin değeri yerine göre 1’e 8’e, 1’e 24’e, bu kadar artan oranlarda inşallah değer kazandıracağız. Enerji yatırımlarımızdan en büyük payı yenilenebilir enerji sektörümüz aldı. İşte bugün attığımız adımlarda yenilenebilir enerjiyi görüyoruz. Yenilenebilir enerjide dünyanın sayılı ülkeleri arasındayız. Yenilenebilir enerji kurulu gücünde dünyada 13’üncü, Avrupa’da 6’ncı sırada yer alıyoruz. Hidroelektrikte dünyada 9’uncu Avrupa’da 2’nci, rüzgarda dünyada 12’nci, Avrupa’da 7’nci, güneşte dünyada 14’üncü ve Avrupa’da 7’nci, jeotermalde ise dünyada 4’üncü ve Avrupa’da birinci sıradayız.

Tabii amacı üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek olanlara bunları anlatmak mümkün değildir. Çevrecilik ve benzeri kisveler altında koparılan yaygaraların amacı bu yatırımları sekteye uğratarak Türkiye’yi enerjide dışa bağımlılığa mahkum etmektir. Ülkemizin cebinden her yıl dışarıya giden 40-50 milyar dolardan nemalanan fırsatçıların bu yaygaralarını dikkate almadık, almayacağız. Çünkü yerli ve yenilenebilir enerjideki her bir puanlık artış cari açığımızın kapanmasına 100 milyon dolarlık katkı sağlıyor. Yenilenebilir enerjide yerli AR-GE ve yerli teknolojinin gelişmesi için başlattığımız YE-KA modelinde önemli bir aşamaya geldik. Türkiye’nin ilk yerli entegre güneş paneli fabrikasının açılışını ağustos ayında gerçekleştireceğiz. Yıllık, 500 megavatlık güneş paneli üretecek fabrikamız, 1400 kişiyi de istihdam edecek.”

“Sağlam adımlarımıza bir yenisini daha ekliyoruz”

Son 18 yılda devreye alınan 68 bin megavat kapasitenin yüzde 55,4’ünün yerli ve yüzde 49,3’ünün de yenilenebilir kaynaklardan oluştuğunu söyleyen Erdoğan, bu yatırımların karşılığı olarak 2019 yılında elektrik üretiminin yüzde 62’sinin yerli ve yenilenebilir kaynaklardan üretildiğini kaydetti.

Cumhurbaşkanımız  Sayın Recep Tayyip Erdoğan, şöyle konuştu:

“Geçtiğimiz yıl yenilenebilir kaynaklara dayalı elektrik enerjisi üretiminde Avrupa’da ikinci sırada yer aldık. 2020 yılının ilk 5 ayında yerli ve yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimimizi yüzde 66’ya yükselttik. Bugün toplam 1.439 megavat gücündeki 52 hidroelektrik santralimizin resmi açılışını gerçekleştirerek, dikkat edin 52 hidroelektrik santralinden bahsediyorum, bunların açılışını gerçekleştirirken bu alandaki sağlam adımlarımıza bir yenisini daha ekliyoruz. Bu kirli enerji değil, temiz enerji ve bu temiz enerji ile benim halkım rahatsız olmayacak.”

Cumhurbaşkanımız  Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin büyürken ve gelişirken enerji üretiminin daha da artacağını anlattı.

“Bu fabrika sadece Türkiye’nin değil, bölgenin de ihtiyacını karşılayacak, özellikle böyle güçlü bir kapasitede üretim yapacak.” diyen Erdoğan, Türkiye’nin son 18 yılda elektrikte ortalama yüzde 5 talep artışıyla OECD ülkeleri arasında ikinci sırada yer aldığını vurguladı.

Erdoğan, “Bu artışın yerli ve yenilenebilir kaynaklar öncelikli şekilde karşılanması için son 18 yılda yıllık ortalama yüzde 6,1’lik kurulu güç artışıyla OECD ülkeleri arasında ilk sırada yer aldık.” dedi.

“Suyun gücünü enerjiye dönüştüreceğiz”

Yatırım tutarı 11,3 milyar lira olan bu tesislerle suyun gücünü enerjiye dönüştüreceklerini belirten Erdoğan, son 18 yılda 16 bin 554 megavatlık hidroelektrik santralin kurulu gücünü devreye aldıklarını söyleyerek, konuşmasına şöyle devam etti:

“Böylece aynı dönemde sadece sudan ürettiğimiz elektrikle 17 milyar dolarlık doğal gaz ithalatının önüne geçtik. Önümüzdeki haftalarda diğer yenilenebilir ve termik santrallerinin de açılışlarını gerçekleştireceğiz. Milletimiz adına hayata geçirdiğimiz bu tür yatırımlar gelecek nesillere bırakacağımız en büyük mirasları olacak.”

Cumhurbaşkanımız  Sayın Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasının sonunda açılışı yapılan hidroelektrik santrallerinin hayırlı olmasını dileyerek, emeği geçenleri tebrik etti.

İlimize canlı yayınla bağlanan Erdoğan, kurdele kesimi için talimat verdikten sonra sözlerini, “Enerji üretimine başladı, hayırlı olsun.” diyerek sonlandırdı.

Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Sönmez ise konuşmasında şunlara değindi ;

Sayın Cumhurbaşkanım, Kıymetli Misafirler ,

Son 18 yılda gerçekleştirdiğimiz atılımlar ile, enerjide dünyada eşine az rastlanır bir başarı hikayesi ortaya koyduk. 2002’de sadece 31 bin megawat düzeyinde olan kurulu gücümüzün bugün 91 bin megawatın üzerine çıkardık. Enerjimizi ve gücümüzü neredeyse üçe katladık. Her yıl ortalama % 6’ nın üzerinde kurulu güç artışı ile OECD ülkeleri arasında ilk sırada yer aldık. Bir başka deyişle; OECD’nin en enerjik ülkesi gücünü en fazla katlayan üyesiyiz. Bu büyük artışın en önemli bölümünü ise yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarımız oluşturuyor. Güneşten rüzgara, jeotermale kadar enerjimizi her geçen gün daha fazla yeniliyoruz. Elektrik üretiminde yenilenebilir kaynakların payı 2002 yılında % 26.3 iken Haziran 2020 itibariyle % 50 ‘yi aştı. Milli enerji ve maden politikamızı ilan ettiğimiz 2017 den bu yana yenilenebilir enerji kapasite artışında Avrupa’da 3. Sıraya yükseldik.

Yerli ve yenilenebilir enerjiye yaptığımız yoğun yatırımların karşılığını yeni rekorlarla alıyoruz. 2020’nin ilk yarısında elektriğimizin % 65’ini yerli ve yenilenebilir kaynaklarla elde ettik. Nisan ayında bu kaynakların payını % 80’e yükselterek aylık bazda önemli bir rekora imza attık. 24 Mayıs’ta ise %90 lık yerli ve yenilenebilir oranı ile günlük bazda başka bir başarıya daha imza attık.

Sayın Cumhurbaşkanım ;  Güçlü siyasi irademiz Milletimizin inancı ve desteği ile bağımsız enerji güçlü Türkiye  idealimizi gerçeğe dönüştürecek yatırımlarımızı devreye alıyoruz. 2002’de 11 bin MW olan hidrolik kurulu gücümüz, Mayıs 2020 sonu itibarıyla 29 bin MW’ı aştı. Hidroelektrik kurulu güç açısından Avrupa’da ikinci sıradayız. Adım adım orada liderliğe doğru ilerliyoruz. Bu rakamlar zatıalinizinde dediği gibi “Su akar Türk Yapar” sözünün vücut bulmuş halidir. Cuma günü ilan ettiğimiz  Mini YEKA yarışmalarımızı Ekim ayında gerçekleştireceğiz inşallah. 1000 megawat gücündeki Mini Yekalarla yerli ve yenilenebilir enerjide yeni sayfa açmayı planlıyoruz.

Türkiye’nin İlk Entegre Güneş Paneli Fabrikasını Ankara’da Devreye Alacağız

 36 ilimiz için güneş enerjisine dayalı 10,15,20 megawat arasında değişen 74 yarışma düzenleyeceğiz. Böylece Ülkemizin dört bir yanındaki küçük ve orta ölçekli daha fazla yatırımcının yenilenebilir enerjiye dahil olmasını sağlamış olacağız. İnşallah önümüzdeki Ağustos ayında da zatıalileriniz katılımı ile Türkiye’nin ilk entegre güneş paneli fabrikasını Ankara’da devreye alacağız. Kendi kaynaklarımızı kendi teknolojimiz ve kendi insan kaynağımızla en iyi şekilde değerlendirmeye devam edeceğiz.

Sayın Cumhurbaşkanım ; vizyoner liderliğiniz, Türkiye’nin tarihinden, medeniyet değerlerinden aldığımız güçle Milletimizin inancı bizi 2023, 2053 ve 2071 hedeflerimize taşıyacak.

Sayın Cumhurbaşkanım;  birazdan talimatlarınızla devreye alacağımız Akıncı HES 99 Megawat’lık toplam kurulu güce sahip. Yıllık üreteceği 448 milyon kilowatsaatlik elektrikle 231 bin hanenin elektrik ihtiyacını karşılayacak. Yıllık 23 bin tonun üzerinde karbondioksit salınımını engelleyerek doğaya 436 bin ağacın  saldığı temiz havaya eşdeğer bir katkıda bulunacak. Santralimizin inşasında büyük çoğunluğun bölgemizden olmak üzere 600 işçimiz istihdam edildi. Santrallerimiz bölgenin sosyal ve ekonomik hayatını canlanmasına önemli katkılar sundu.

Sözlerime burada son verirken bu büyük projelerin hayata geçmesinde öncülük eden Sayın Cumhurbaşkanımıza, Aynen Yenilebilir Enerji Üretim Şirketine, Barajın ete kemiğe bürünmesini sağlayan mühendis ve işçi kardeşlerimize Milletimiz adına şükranlarımız sunuyorum.

Santrallerimiz Ülkemize ve Milletimize hayırlı uğurlu olsun.

Açılış programlarının ardının Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Sönmez Akıncı HES’i gezerek ilimizden ayrıldı.

Popular Articles

Latest Articles