Oyun yazarları yazdıkları oyunları sahneye sürmeye devam ediyor.
Dün; Libya, Irak, Suriye idi.
Bugün Afganistan.
Yarın İran olmayacağını kimler kestirebilir?.
Geliniz hem içerde pek çok sıkıntı yaşarken, dışarıdan yani başka ülkelerden gelecek kötülükler, ayrıştırma ve hatta kahpelikler karşısında bir defa olsun birlik olalım.
Unutmayınız, kendi topraklarımızda Hür ve bağımsız yaşamak istiyorsak bugün birlik olmak zorundayız.
Dünya imtihan dünyası, ne dert biter nede keder ama, kendi topraklarımızda, kendi yurdumuzda insanca yaşamak bizlerin elinde.
Provakatörler iş başında, sosyal medyadan sallanan haince ifadelerle algı operasyonu milletimize yapılmaktadır,
Kardeşliğimizin bozulması için iç ve dış düşmanlar her türlü oyunu sergilemekte, figüran oyuncuları bulmaktadır.
Gün bugündür, birlik ve beraberlik günüdür.
Bugün birlikte olamaz isek, Allah korusun bu ülke insanı 1980 felaketlerini yaşadı.
1980 öncesi yaşanan felaketler, kardeş kavgasında belli amaçlarına ulaşmış olsalar da yine Türk milletinin güçlü aile yapısı pek çok ihaneti bertaraf etmiştir.
1980 den sonrada çok sıkıntılar ve felaketler yaşadık, çok şükür her bir sıkıntıdan yine millet olarak el birliği sayesinde kurtulduk.
2016 tarihindeki 15 Temmuz ihaneti kısa zamandamı hazırlandı, sahneye sürüldü?
Tabi ki hatır,
Yıllarca ülkemizi bölmek, parçalamak isteyen hainler 15 temmuz ihaneti ile Türk milletine son darbeyi vurmak istediler çok şükür yine milletimizin güçlü aile yapısı sayesinde başarılı olamadılar.
Bugünde yine tek yürek, tek vücut olma günüdür.
Felaketlerin peş peşe gelmesi mutlaka bir şeylerin işareti olmalı,
Yaşanan sıkıntılardan mutlaka ders çıkartmalıyız,
Lakin yeni bir felaket kapımıza yaklaşırken,
Yani Afgan göçü kapıya doğru gelirken, içeride güç kaybetmemeliyiz.
Günler gelip geçer, seçimler yapılır biter ama, Türk Milletinin birlik ve beraberliğini bozacak her türlü hareketten kaçınmak zorundayız.
Dün; şu parti, bu partiye oy vermiş olabilir, lakin bugün oy hesabı yapma zamanı değil.
Suriye ile en uzun sınırı olan bir ülke olarak yaşanan sıkıntıları hep birlikte yaşıyor ve göğüslemeye çalışıyoruz.
Kapımızda Afgan mülteci meselesi var, bu sıkıntıyı güç birliği yaparak, devletimizin gücünü kıracak hareketlerden kaçarak beladan kurtulmamız mümkün olacaktır.
Dün sosyal medyada bir düşüncemi paylaştım; ABD ye güvenilmez, Fransa nasıl ki birlikte hareket edip Humeyni’ye İran’ı teslim ettiler, Afganistan’ıda Taliban’a teslim ederler. Şaşırmayın. Hedef İslam’ı karalamak.”dedim.
Beni bu düşünceye sevk eden Afganistan Cumhurbaşkanının son TV de yaptığı konuşmadır.
Uzun yıllardır Afganistan’da kardeş kanı akmakta, sözde büyük devletler kanın akmasını durdurmak yerine, daha çok kan akması için her oyunu sergilediler.
Rusya’nın Afganistan’ı işgal girişimi karşısında, ABD Afganistan’a destek vererek sözde Rusya’nın Afganistan’ı işgal edilmesi önlendi!.
Sahiden ABD Afganistan’a destek vererek Rusya’nın Afganistan’ı işgal etmesi önlendi mi?.
Oyun kurucular bugüne kadar açık oynayanlar, ABD ve Rusya olmuştur.
Perde arkasında oyun oynayanlar, İngiltere, Almanya, Fransadır.
Bugün kimlerin ne yaptığı veya yapmak istediğini fazla yazmayacağız, ama Türk milleti olarak birlik ve beraberliğimiz bozacak hareketlerden kaçınmak isteğimizi yazmak istiyorum.
Buradan bir şeyi itiraf etmek isterim.
Kardeş kanı akmaması için, birlik ve beraberliğimizin bozulmaması için, bu yazıyı yazarken inanın kıvrım kıvrım yazıyorum.
Olur ya bir insanın dahi aşırı tepki vermesine mani olabilirsem, dostluğun ve kardeşliğin bozulmaması için bir katkı olabilirse kendimi mutlu sayacağım.
Yazıyı yazmaya başlıyorum, belimin ağrısından, diz kapaklarımın ağrısından kıvranıyorum!
Sanki karınca misali, Orman yangınına bir yudum suyu bırakmanın faydalı olacağına inanıyorum.
Kavga kolay, olay çıkartmak kolay, önemli olan kavga yapmadan insanca davranmak, insan olabilme şansını yakalayabilmektir.
İnsan olmak önemli.
İnsan kalabilmekte çok önemli.
Dün olduğu gibi bugünde küçük büyük provakasyon hareketler ortaya çıkıyor, insan olarak birliğimizi bozacak hareketlerden kaçınmamız gerekiyor.
İnsan olmak çok kıymetli.
İnsan gibi gözüküp, canavarca katliam yapacaklara göz yummamak gerekir.
Bugün insan olmak, insanca yaşamanın mücadelesini vermek gerekir.
Siyasi ayrışmaları bir tarafa bırakıp, kısa sürede olsa şu Afgan göçünün en az zararla kurtulmak için el birliği yapmak gerekir.
Karadeniz bölgesinde yaşanan sıkıntılar, felaketler bizlere kardeşliği hatırlattı, kardeşliğin devam etmesine vesile olmasını Cenabı Allah’tan niyaz ederim.
Artık gücüm tükenmeye başladı,
Başladığım yazıma son nokta koyarken, kıvrım kıvrım acılar içinde yazmaya çalışırken,
Bir kez daha seslenmek istiyorum.
Geliniz bu sıkıntılı günlerde kardeşlik bağlarımızı daha güçlü kılalım.
Şu sözü söylemek zorundayız; SAMANLIK YANARSA FARELERDE YANAR.
Samanlığın yanmasından, çiftçi zarar görür ama, içindeki bütün canlılarda beraberinde yanar ve kül olur.
Komşunun zararından herkes, zarar görür.
Günün Sözü; KOMŞUNUZ AÇKEN, TOK YATAN BİZDEN DEĞİLDİR.