İzmir'de yaşayan Süzen çifti, aşı karşıtlarının söylemlerinden etkilendi ve aşı olmayı reddetti.
Karabağlar ilçesinde bir markette kasiyerlik yapan 37 yaşındaki Ömer Süzen ile 34 yaşındaki ev hanımı Pelin Süzen'e, koronavirüs teşhisi konuldu.
Karantinaya alınan üç çocuklu çiftten Ömer Süzen 15 Eylül'de, eşi ise 20 Eylül'de sağlık durumlarının kötüye gitmesi üzerine İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı.
Aynı odaya alınan Süzen çifti, doktorların uyguladığı solunum tedavisinin ardından sağlıklarına kavuştu. Çift, yaşadıkları pişmanlığı anlatarak tedavinin ardından ilk fırsatta aşı yaptıracaklarını söyledi.
[Fotoğraf: AA]"Bu hastalığa yakalanmadan bazı şeyleri bilmiyor insan"
Pelin Süzen, hastalığı ağır geçirdiğini, çocuklarının gözü önünde bayılınca yakınları tarafından hastaneye götürüldüğünü aktardı.
Hastane sürecinin de zorlu geçtiğini ifade eden Süzen, "Kendi annem ve babama da açıkçası 'bu aşıyı olmayın' demiştim. Onlar da olmadı. Şimdi herkese 'ben yandım, size bir şey olmadan siz gidin aşınızı olun' diyorum. İyileşme dönemimden sonra hemen aşı olmayı düşünüyorum. Kimse aşıdan korkmasın. Bu hastalığa yakalanmadan bazı şeyleri bilmiyor insan. Herkes aşısını olsun" dedi.
[Fotoğraf: AA]"Aşı olmadığım için çok pişmanım"
Ömer Süzen ise hastanede akciğerlerinde yüzde 40 tutulum olduğunu öğrendiğinde büyük korku yaşadığını ve aşı olmadığı için pişmanlık duyduğunu söyledi.
İnternetteki paylaşımlar ve arkadaş çevresinden etkilenerek salgının başından bu yana aşı olmak istemediğini belirten Süzen, şunları anlattı:
"Aşı olmadığım için şu an çok pişmanım. Ben COVID-19'u mevsimsel bir virüs olarak değerlendirdim. Her sene nasıl yatağa düşersiniz, öksürürsünüz, hasta olursunuz, ağır geçer, ben de o şekilde düşünüyordum. Bu hastalığın bu kadar kötü olacağını düşünmüyordum. Beni yakaladığında, pençesine düşünce fark ettim. Bu normal bir virüs değil, direkt akciğerleri hedef alıyor. Beni çok rahatsız etti."
Süzen, tedavisinin tamamlanıp, aşılanma için süresinin dolmasının ardından ilk iş olarak eşiyle COVID-19 aşısı olacağını söyledi. Süzen çifti, tedavilerinin tamamlanmasının ardından hastaneden ayrıldı.
"Aşı en kuvvetli silah"
Çifti tedavi eden Sağlık Bakanlığı COVID-19 Bilim Kurulu Üyesi ve İKÇÜ Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Şener de çiftin hayati tehlikeyi atlattığını söyledi.
Süzen çiftinin, aşı karşıtı görüşlere kanarak aşı olmadıklarını söylediklerini anlatan Şener, "Aşı halen elimizde en kuvvetli silah. Aşı bir kere uygulandığı zaman oluşan antikorla hastalığın daha hafif geçirilmesini sağlıyor" dedi.