D­ı­ş­ ­g­e­z­e­g­e­n­l­e­r­d­e­ ­s­u­ ­v­e­ ­y­a­ş­a­m­ ­t­e­s­p­i­t­i­ ­i­ç­i­n­ ­y­e­n­i­ ­y­ö­n­t­e­m­

D­ı­ş­ ­g­e­z­e­g­e­n­l­e­r­d­e­ ­s­u­ ­v­e­ ­y­a­ş­a­m­ ­t­e­s­p­i­t­i­ ­i­ç­i­n­ ­y­e­n­i­ ­y­ö­n­t­e­m­

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) ve Birmingham Üniversitesi’nden araştırmacıların, dış gezegenlerde su ve yaşamın izlerini tespit etme konusunda önemli bir adım attığını gösteriyor. Araştırmacılar, atmosferdeki karbondioksit ve ozon seviyelerine odaklanarak yaşanabilir gezegenleri belirlemenin bir formülünü bulduklarını düşünüyorlar.

Dünya atmosferindeki düşük karbondioksit seviyelerinin, diğer yaşanabilir olmayan gezegenlerle karşılaştırıldığında, sıvı halde su bulunabilecek potansiyel dış gezegenlerde belirlemede kullanılabileceği ortaya çıktı. Özellikle, Güneş sistemini bir model olarak alarak belirli bir mesafedeki gezegenleri inceleyen araştırmacılar, atmosferlerinde düşük karbondioksit içeren gezegenlerin suyu büyük olasılıkla hapsedebileceğini öne sürüyorlar.

Araştırmacılar, James Webb Uzay Teleskobu’nun (JWST) bu tür gezegenlerdeki karbondioksit seviyelerini ölçebilme kabiliyetinin, özellikle heyecan verici bir gelişme olduğunu vurguluyorlar. JWST’nin, Europa’da yaptığı gibi, gezegenlerin atmosferlerindeki karbondioksit izlerini gözlemleyerek su bulunabilirliğini değerlendirebileceği belirtiliyor.

Ancak, araştırmacılar sıvı su bulunmasıyla yaşamın varlığı arasındaki doğrudan bir ilişkiyi kabul etmiyorlar. Bu yöntemle tespit edilen bir gezegende yaşamın olup olmadığını belirlemek için, ekibin Dünya’daki yaşam formlarının karbondioksit emme ve oksijen yayma süreçlerini incelediği belirtiliyor. Bu, James Webb teleskobu tarafından tespit edilebilen ozon izleriyle birleştirilerek, yaşamın varlığının daha kesin bir şekilde belirlenebileceği ifade ediliyor.

Popular Articles

Latest Articles