S­a­r­a­h­ ­S­i­l­v­e­r­m­a­n­ ­C­h­a­t­G­P­T­ ­v­e­ ­b­e­n­z­e­r­i­ ­m­o­d­e­l­l­e­r­e­ ­d­a­v­a­ ­a­ç­t­ı­

S­a­r­a­h­ ­S­i­l­v­e­r­m­a­n­ ­C­h­a­t­G­P­T­ ­v­e­ ­b­e­n­z­e­r­i­ ­m­o­d­e­l­l­e­r­e­ ­d­a­v­a­ ­a­ç­t­ı­

Sarah Silverman ChatGPT ve benzeri yapay zeka modelleri için dava açtı. Silverman, yapay zekanın telif sorunlarına neden olduğunu iddia ediyor.

Yazarlar, Temmuz ayı başlarında telif hakkıyla korunan kitaplarının ChatGPT ve benzeri yapay zeka modelleri için eğitim veri setinin bir parçası olarak izinleri olmadan kullanıldığını iddia ettikleri bir telif hakkı ihlali davası açtı.

Bu gelişmekte olan olayın sonucu, basit bir mahkeme salonu galibiyeti veya kaybından daha fazlası olabilir. Yapay zeka ve telif hakkı yasasının sınırlarını temelden yeniden tanımlayabilir. Silverman’ın davası, ABD telif hakkı yasasının temel taşlarından biri olan ve telif hakkıyla korunan materyalin hak sahibinden izin almadan sınırlı kullanımına izin veren adil kullanım doktrinine yakından bakmamızı istiyor.

İşte burada işler karışıyor ve ilginçleşiyor. Bir çalışmanın adil kullanım kategorisine dahil edilmesi için birkaç kriteri karşılaması gerekiyor. Kullanımın amacı ve niteliği; Telif hakkı alınmış çalışmanın doğası; kullanılan kısmın miktarı ve önemi ve bunun orijinal eser için pazar üzerindeki etkisi. Şimdi asıl soru, yapay zekanın eğitim amacıyla metin alması ve işlemesinin adil kullanım olarak kabul edilip edilemeyeceği. Ayrıca, yapay zekanın çalışmayı kullanması dönüştürücü olarak kabul edilir mi, böylece orijinal çalışmaya benzersiz bir anlam veya amaç sağlar mı?

Burada unutulmaması gereken kritik bir nokta var: ChatGPT gibi yapay zekalar, kitapları kelimesi kelimesine tekrar etmiyor. Eğitim verilerinden öğrenilen kalıplara dayalı olarak yeni içerik oluşturuyor. Oluşturulan belirli kelimeler ve cümleler, telif hakkıyla korunan kitapların doğrudan kopyaları değil.

İnsan öğrenmesinin temel taşı ise taklit etmek. Biyolojik veya yapay zekanın doğası, kalıpları tanıma ve bunları yenilikçi şekillerde uygulama yeteneğine dayanıyor. ChatGPT gibi yapay zeka benzer şekilde çalışoıyr. Çevresinden öğreniyor ve burada bulduğu kalıpları taklit ediyor. Hiçbir bilince veya içsel yaratıcılığa sahip olmamasına rağmen, bu şekilde çarpıcı biçimde insan benzeri bir metin dizisi oluşturabiliyor. Mevcut dava bu anlayışa meydan okuyor. Yapay zekanın öğrenme yönteminin telif hakkı yasasını ihlal ettiğini iddia ediyor. Özünde, bir yazarın kitabını okuyarak ve daha geniş veri kümesine entegre ederek, yapay zeka AI modelinin yazarın telif hakkını ihlal ettiğini öne sürüyor.

Özetle, bu bakış açısının savunucuları, yapay zekanın telif hakkıyla korunan çalışmaları izinsiz veya tazminatsız özgürce kullanmaması gerektiğini savunuyor.

Popular Articles

Latest Articles