2­0­2­1­ ­E­-­T­i­c­a­r­e­t­ ­G­ö­r­ü­n­ü­m­ ­A­r­a­ş­t­ı­r­m­a­s­ı­ ­y­a­y­ı­n­l­a­n­d­ı­

2­0­2­1­ ­E­-­T­i­c­a­r­e­t­ ­G­ö­r­ü­n­ü­m­ ­A­r­a­ş­t­ı­r­m­a­s­ı­ ­y­a­y­ı­n­l­a­n­d­ı­

Dopigo, Türkiye genelinde binden fazla e-ticaret girişimcisi ile gerçekleştirdiği beşinci E- Ticaret Görünüm Araştırması’nı yayımladı. Dopigo kendini, e-ticaret yapan küçük ve orta ölçekli şirketlere çözümler sunan bulut tabanlı bir “Kurumsal Kaynak Planlama” firması olarak konumlandırıyor. Birden fazla satış kanalı kullanan KOBİ’lerin operasyonel işlemlerini tek bir panelden yönetme ihtiyacına cevap olarak ortaya çıkan Dopigo, iki binden fazla kullanıcısı ve danışmanlık verdiği girişimciler dolayısıyla, e-ticaret ekosisteminin nabzını tutmanın ve ihtiyaçları belirlemenin önemine inanıyor.

Sadece Türkiye’yi değil dünyayı değişim ve dönüşüme zorlayan bir seneyi geride bıraktık. Küresel COVID-19 pandemisinin etkisiyle önceliklerimiz ve alışkanlıklarımız değişmek zorunda kaldı; şimdi de bunların ekonomik yansımalarıyla karşı karşıyayız.

Dünyada hala tam olarak kontrol altına alınamayan pandemi sebebiyle ekonomik olarak istikrarlı bir tablo beklemek mümkün görünmezken değişmeyen tek bir şey var; e-ticaret hız kesmeden büyümeye devam ediyor.

Pandeminin de etkisiyle e-ticaret, önümüzdeki 5 yılda gerçekleşmesi beklenen büyümeyi 2020 senesi içinde tamamladı. Peki, büyüyen e-ticaret ile birlikte KOBİ’lerin durumu nasıl? Kendilerini bugün nasıl konumlandırıyorlar ve 2021 senesinden ekonomik ve ticari olarak beklentileri neler?

En çok satış yapılan kategorilerde yeni bir oyuncu dikkat çekiyor: Süpermarket. Büyük perakendecilerin “online market” hizmetlerine rakip olarak birçok pazaryeri, pandeminin de etkisiyle süpermarket kategorisini açtı.

Evde geçirilen zamanın artmasıyla beraber dekorasyona ilgi arttı, bu da Ev ve Yaşam kategorisini ilk sıraya taşıdı. Elektronik ise ikinci sıraya düştü.

Ankete katılanların %46’sı e-ticarete 2020 senesi içinde başladıklarını belirtti.

Özellikle de tek satış kanalı fiziksel dükkanlar olanlar, pandeminin etkisiyle hızlı bir şekilde e-ticarete yönelmek zorunda kaldı. Dopigo Kurucu Ortağı M. Engin Şatana bu tabloyu şu şekilde yorumladı; “Pandemi sebebiyle sokak mağazacılığı yapan butikler, kırtasiyeler, mobilyacılar, hobi malzemeleri satan dükkanlar ve benzerleri, geçtiğimiz yıllara oranla çok daha hızlı bir şekilde e-ticarete geçme kararı aldı. Bu firmaların piyasaya girmesi mevcut pazarlardaki rekabeti de oldukça artırdı çünkü çok daha uygun fiyata alternatif sunabiliyorlar. Bu rekabet ise düşen fiyatlarla beraber e-ticarette artan tüketimi tetikledi.”

Anket katılımcıları en çok geliri e-ticaret satış kanallarından elde ettiklerini ifade etti. Fiziksel mağaza ve toptan satışların pandeminin etkisiyle bir düşüş yaşadığı ayrıca dikkat çekiyor. Ticaret yapanların, esasında e-ticaret sayesinde ayakta kalmaya devam edebildiği açıkça görülüyor.

Kısıtlamalar dolayısıyla fiziksel mağazaların kapanması veya insanların fiziksel mağazalardan alışveriş yaparken kendilerini güvende hissetmemeleri, birçok şirketi e-ticarete yönelmeye zorladı. Ancak tek etken pandemi ile ortaya çıkan zorunluluklar değil. Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de e-ticarette pazaryerlerinin hacmi gittikçe artıyor. Satıcıların e-ticaret gelirlerinin %75’i pazaryerlerinden geliyor.
Katılımcıların sadece %33’ünün fiziksel mağazası da varken %95’i Trendyol, N11, Hepsiburada, Amazon ve GittiGidiyor gibi online pazaryerlerinden satış yapıyor. En çok satış yapılan pazaryerleriyse Trendyol, Hepsiburada ve n11 olarak sıralanıyor. Pazaryerlerinden sonra en çok kullanılan kanal ise şirketlerin kendi ticari web siteleri oluyor. Katılımcıların %27’sinin kendi web siteleri de var ve gelirlerinin %20’sinin buradan geldiğini belirtiyorlar.

Dijitalleşmenin artmasıyla beraber e-ticaret verimliliğini artıracak araçların sayısı da artmaya başladı. Online muhasebe yazılımı gibi alternatifler KOBİ’ler için bir muhasebeci ihtiyacını bile ortadan kaldırabiliyor. Özellikle çok kanallı satış yapan KOBİ’lerin operasyonel süreçleri tek panelden yönetmesine olanak sağlayan e-ticaret entegrasyonlarını ikinci sırada %50 ile e- fatura takip ediyor. Bu araçlar içinden verimliliği en çok artıranlarsa sırasıyla yine e-ticaret entegrasyon yazılımları, e-fatura ve ön muhasebe yazılımları olarak belirtilmiş.

Büyüme beklentileriyle birlikte katılımcıların %93,1’i 2021’de en az yapacakları yatırım kadar kazanç sağlamayı öngörüyor. En çok yatırım yapılması planlanan alanlarsa markalaşma, ürün satın alma ve dijital pazarlama olarak belirlenmiş. Geçtiğimiz senelerdeki anketlerde markalaşma öne çıkan bir kalem değilken KOBİ’ler artık konunun önemini fark etmiş görünüyor. Dijital pazarlamaya olan eğilimin artması ise pandemiyle beraber fiziksel reklam uygulamalarının yeterince etkili kullanılamıyor oluşuyla açıklanabilir.

Katılımcılara göre 2020’de e-ticarette en çok vakit alan konu ürün fiyatlandırma. Dövizdeki dalgalanmalar ve istikrarsızlık nedeniyle ürün fiyatlandırma, 2018 senesinden beri operasyonel problemler listesinde ilk üçe giriyor. Bunu da ürün paketleme ve ürün araştırma başlıkları takip ediyor. Ürün paketlemenin hala en çok zaman alan kalemler arasında yer alması, depo ve kargo şirketlerinin hizmetlerine aslında ne kadar ihtiyaç olduğunu da gösterir nitelikte. Katılımcıların %87’si bir e-ticaret entegratörü ile çalıştıkları için 2018 senesinde listeye giren stok takibi ve faturalandırma gibi konular artık operasyonel bir problem olmaktan çıkmış gibi duruyor. En çok zaman alan işlemlerde dördüncü sırayı ürün araştırma alıyor.

Katılımcıların %46’sı 2020 senesinin beklentilerini karşıladığını iletirken %30’u ise bu konuda çekimser kalmış. Ankete katılan satıcıları 2020 senesinde en çok zorlayan konular; e- ticaretteki dolaylı giderlerin (kargo fiyatları, satış komisyonları ve ödeme komisyonları) artması ve düşen karlılık oranlarının oluşturduğu ileriye yönelik risk olarak belirtilmiş.

Anket katılımcılarının yarısından fazlasının beklentisi Türkiye ekonomisinin büyüyeceği yönünde olmasına rağmen, üçte birinden fazlası ülke ekonomisinin daralacağına dair bir beklenti içerisinde. Bu da katılımcıların yarısından fazlasının 2021 yılında yatırım yapmak konusunda olumlu yaklaşım içerisinde olmaması sonucunu beraberinde getiriyor. Buna karşılık yatırımcıların %40’ı yatırım yapmak için ideal zaman olduğu görüşünde.

Katılımcıların %51’i 2021’de Türkiye ekonomisinde büyüme beklerken %14,4’ü aynı kalacağını öngörüyor. Katılımcıların çoğunluğu (%40) ise 2021 senesinde yatırım yapıp yapmama konusunda kararsız. Katılımcıların %48,3’ü yapacakları yatırımın 3 katından fazla getirisi olacağına inanırken %44,6’sı yapacakları yatırım kadar kazanç elde edeceğini düşünüyor.

Popular Articles

Latest Articles