T­o­p­l­u­m­ ­N­e­d­e­n­ ­İ­d­a­m­ ­İ­s­t­e­r­?­ ­S­a­d­i­z­m­i­n­ ­Z­i­r­v­e­ ­Y­a­p­t­ı­ğ­ı­ ­A­n­t­i­k­ ­Ç­i­n­ ­İ­ş­k­e­n­c­e­l­e­r­i­n­d­e­n­ ­2­1­ ­M­a­n­z­a­r­a­

T­o­p­l­u­m­ ­N­e­d­e­n­ ­İ­d­a­m­ ­İ­s­t­e­r­?­ ­S­a­d­i­z­m­i­n­ ­Z­i­r­v­e­ ­Y­a­p­t­ı­ğ­ı­ ­A­n­t­i­k­ ­Ç­i­n­ ­İ­ş­k­e­n­c­e­l­e­r­i­n­d­e­n­ ­2­1­ ­M­a­n­z­a­r­a­

Konfüçyusçuluk ve kanunculuk ilkeleriyle harman olan eski Çin hanedanlarında, işkence ve infaz yöntemleri kendi ününü oluşturmuştur.

1. Temel mesele insanlara işkence etmenin ya da onları katletmenin sıradanlığı değildir aslında...

1. Temel mesele insanlara işkence etmenin ya da onları katletmenin sıradanlığı değildir aslında...

2. Kanun koyucuların adaleti tesis etmesinden ibaret bir kaygı da yoktur.

2. Kanun koyucuların adaleti tesis etmesinden ibaret bir kaygı da yoktur.

3. Cezalandırmanın bu denli yaratıcı hale gelmesinde, basit bir cezalandırma ihtiyacı aranmaması gerekir.

3. Cezalandırmanın bu denli yaratıcı hale gelmesinde, basit bir cezalandırma ihtiyacı aranmaması gerekir.

4. Konfüçyusçuluk ve kanunculuk. İki temel düşünce.

4. Konfüçyusçuluk ve kanunculuk. İki temel düşünce.

5. İlkinin en temel düşüncesi belli: Toplum, fazileti sayesinde ayakta durur.

5. İlkinin en temel düşüncesi belli: Toplum, fazileti sayesinde ayakta durur.

6. Kanunculuk ise, isminden de anlaşılacağı gibi kanunların üstünlüğüdür.

6. Kanunculuk ise, isminden de anlaşılacağı gibi kanunların üstünlüğüdür.

7. Kanunculuk, insanların özünde kötü varlıklar olduğu ön kabülüyle hareket eder.

7. Kanunculuk, insanların özünde kötü varlıklar olduğu ön kabülüyle hareket eder.

8. Batı dünyasında, yüzyıllar sonra Hobbes ve Machiavelli tarafından tekrardan üzerinden geçilen önemli bir fikirdir bu.

8. Batı dünyasında, yüzyıllar sonra Hobbes ve Machiavelli tarafından tekrardan üzerinden geçilen önemli bir fikirdir bu.

9. Bu ikisinin harman olduğu noktada, cezalandırmaların vahşetini de -affedemesek bile- anlamlandırabiliriz.

9. Bu ikisinin harman olduğu noktada, cezalandırmaların vahşetini de -affedemesek bile- anlamlandırabiliriz.

10. Eski Çin hükümdarı Li Si'nin sözleri de bu hususta oldukça önemli bir açılım getirir.

10. Eski Çin hükümdarı Li Si'nin sözleri de bu hususta oldukça önemli bir açılım getirir.

11. "Yalnızca zeki bir hükümdar, basit suçları ağır şekilde cezalandırır."

11. "Yalnızca zeki bir hükümdar, basit suçları ağır şekilde cezalandırır."

12. "Nasıl yani, iyi ama adalet bunun neresinde?" demiş olabilirsiniz.

12. "Nasıl yani, iyi ama adalet bunun neresinde?" demiş olabilirsiniz.

13. Li Si'nin düşüncesi, küçük suçları ağır şekilde cezalandırmaya dayanıyordu.

13. Li Si'nin düşüncesi, küçük suçları ağır şekilde cezalandırmaya dayanıyordu.

14. Dünyadaki bütün ceza hukuklarının çıkış noktası olan "caydırıcılık" temelli bir düşüncedir bu da.

14. Dünyadaki bütün ceza hukuklarının çıkış noktası olan "caydırıcılık" temelli bir düşüncedir bu da.

15. Buna göre, hafif suçların böyle cezalandırıldığını gören insanoğlu, ağır olan bir suçu işlemeye tenezzül dahi etmeyecektir.

15. Buna göre, hafif suçların böyle cezalandırıldığını gören insanoğlu, ağır olan bir suçu işlemeye tenezzül dahi etmeyecektir.

16. Zira böyle bir durumda alınacak cezanın tahayyülü bile mümkün değildir.

16. Zira böyle bir durumda alınacak cezanın tahayyülü bile mümkün değildir.

17. Anlaşılması gereken şu: Temel olarak bütün bu eylemlerin ardında, caydırıcılık ilkesi yatıyordu.

17. Anlaşılması gereken şu: Temel olarak bütün bu eylemlerin ardında, caydırıcılık ilkesi yatıyordu.

18. Çin hanedanları, toplumun vicdanını rahatlatmak ya da halkın intikam duygusunu soğurmakla ilgilenmiyordu.

18. Çin hanedanları, toplumun vicdanını rahatlatmak ya da halkın intikam duygusunu soğurmakla ilgilenmiyordu.

19. Zaten hırsızlık, darp, toplumun huzurunu bozmak gibi suçlarda aranan bir intikam kaygısı da yoktur.

19. Zaten hırsızlık, darp, toplumun huzurunu bozmak gibi suçlarda aranan bir intikam kaygısı da yoktur.

20. Yüzyıllar geçti. İdamın aslında o kadar da caydırıcı bir yöntem olmadığı anlaşıldı. Sayılar ortadaydı. Eylem artık bir intikam aracına dönüşmüştü.

20. Yüzyıllar geçti. İdamın aslında o kadar da caydırıcı bir yöntem olmadığı anlaşıldı. Sayılar ortadaydı. Eylem artık bir intikam aracına dönüşmüştü.

21. Böylece yöntem terk edildi. Suçlar tutsaklık üzerinden tanzim edilmeye başlandı. Kimse hayatından olmuyordu.

21. Böylece yöntem terk edildi. Suçlar tutsaklık üzerinden tanzim edilmeye başlandı. Kimse hayatından olmuyordu.

Fakat toplumlar halen hararetle idam istemeyi sürdürüyor. Neden? Belki de en başa dönmek gerekir. Hani şu kanunculuğun çıkış noktası olan...

Onedio IQ'yu Facebook'tan takip etmeyi unutmayın!

Popular Articles

Latest Articles