Sıkça duyduğumuz ya da videolarını gördüğümüz kedi saldırısına şahit oldum. Gerçekten de çok korkutucuydu.
Geçen hafta bir arkadaşım aradı ve bir haftalığına il dışına çıkacağını, eve uğrayıp kedisine bakıp bakamayacağımı sordu.
'Sorun olmaz, işten çıktıktan sonra birkaç saat uğrar evi havalandırır, biraz oynar, mamasını veririm.' dedim.
Her akşam arayıp bir sorun olup olmadığını soruyordu.
Bu kadar sık aramasını kedisine bağlılığına yordum.
Dün sabah arayıp akşama evde olacağını, vaktim olursa benim de evde olmamı istedi.
Bir şeyler içip sohbet edeceğimizi umuyordum.
Eve gelip eşyalarını dolaba yerleştirdikten sonra havadan sudan konuşmaya başladık.
Güzel bir film izleme fikrinde birleşip kanepelere yayıldık.
Bir yandan da kedisini seviyordu, birbirlerini özlemişlerdi belli ki.
O sevdikçe kedi garip garip miyavlamaya başladı.
Arkadaşım bir anda kanepeden zıplayıp bana doğru koştu ve bağırmaya başladı.
"Saldıracak şimdi, dikkatli ol." dedi.
Anlam veremedim ancak elimizde yastıklarla öylece kalakaldık. Yaklaşık 15 dakika hiç kıpırdamadan bekledik.
Kıpırdadığımız anda saldıracağını söyledi. Gerçekten korkmaya başladık.
Kedinin bize saldırmasıyla kaçıp kendimizi banyoya kilitledik.
O an arkadaşıma döndüğümde şok oldum; elinden kanlar boşalıyordu.
Sağ kolunun üst kısmını tırmalamış ve serçe parmağının içini boydan boya yırtmıştı. Kanamayı durdurmamız 5-10 dakika sürdü.
Kedi sakinleşene kadar kapıyı açamadık. Sonra hızlıca evden kaçtık.
Taksiye binip en yakın hastanenin acil servisine gittik.
Muayene sonrası bir tetanos aşısı, kuduz aşısı, pansuman ve antibiyotikle bir saat sonra hastaneden çıkabildik.