Ü­ç­ ­K­ö­y­l­ü­n­ü­n­ ­M­ü­c­a­d­e­l­e­s­i­ ­Z­a­f­e­r­l­e­ ­S­o­n­u­ç­l­a­n­d­ı­:­ ­A­Y­M­ ­­T­e­m­i­z­ ­S­u­ ­İ­n­s­a­n­ ­H­a­k­k­ı­ ­v­e­ ­K­i­r­l­e­t­m­e­k­ ­H­a­k­ ­İ­h­l­a­l­i­­ ­D­e­d­i­

Ü­ç­ ­K­ö­y­l­ü­n­ü­n­ ­M­ü­c­a­d­e­l­e­s­i­ ­Z­a­f­e­r­l­e­ ­S­o­n­u­ç­l­a­n­d­ı­:­ ­A­Y­M­ ­­T­e­m­i­z­ ­S­u­ ­İ­n­s­a­n­ ­H­a­k­k­ı­ ­v­e­ ­K­i­r­l­e­t­m­e­k­ ­H­a­k­ ­İ­h­l­a­l­i­­ ­D­e­d­i­

Anayasa Mahkemesi,  Kars Porsuklu’da yaşayan üç köylünün bireysel başvurusunu kabul etti ve başta belediyeler olmak üzere kamu makamlarına uyarı niteliğinde bir karara imza attı. AYM, Porsuklu Köyü'nün tek içme suyu kaynağı olan Susuz Çayı’na kanalizasyon sularının arıtım yapılmaksızın dökülmesini, Anayasa’daki “özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının” ihlali olduğuna karar verdi. 

Bu tip çevre davaları açısından AYM Genel Kurulu kararı örnek emsal niteliği taşıyor.

Bu tip çevre davaları açısından AYM Genel Kurulu kararı örnek emsal niteliği taşıyor.

Hürriyet'ten Oya Armutçu'nun haberine göre, Porsuklu Köyü'nde yaşayan 3 vatandaş, köyün tek içme su kaynağı olan Susuz Çayı'na arıtım yapılmaksızın kanalizasyon suyu döküldüğü gerekçesiyle AYM'ye başvurdu.

Başvuryu kabul eden AYM, suyun kirletilmesini anayasadaki 'özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının ihlali' olduğuna karar verdi.

Yüksek Mahkeme, yeniden yargılama yapılarak davacı köylülere manevi tazminat ödenmesini de istedi.

Yüksek Mahkeme, yeniden yargılama yapılarak davacı köylülere manevi tazminat ödenmesini de istedi.

Dünkü Resmi Gazete’de yayımlanan AYM kararında, akarsuyun temizlenmesi için geleceğe dönük tedbirlerin uygulanacak ve arıtma tesisi kurulacak olmasının somut başvuruda mevcut durum itibarıyla davacıların mağdur sıfatını ve manevi zararlarının telafisinin gerekliliğini ortadan kaldırmadığı vurgulandı.

Kars Valiliği ve mahkemelerin Susuz Belediyesi’nce, çaya arıtma yapılmaksızın kanalizasyon bağlanmasından kaynaklı çevresel tehlikelerin tespit edildiğine dikkat çekildi.

AYM kararında özetle şöyle denildi 👇

AYM kararında özetle şöyle denildi 👇

'Somut olayda Anayasa’nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayata ve aile hayatına saygı hakkı çerçevesinde kişilerin sağlığını olumsuz olarak etkileme tehlikesi oluşturacak şekilde kanalizasyon suyunun arıtılmadan akarsuya salınmaması yükümlülüğünün bulunduğu açıktır. Bunun nasıl yapılacağı ve hangi tedbirlerin alınacağı hususu kamu otoritelerinin takdirinde olmakla birlikte hakkın ihlaline yol açılmaması için tedbirlerin süratle, makul ve uygun bir yöntemle uygulanması da zorunludur.

Atık su arıtma tesisi yapılması için verilen on yıllık süre dolmuştur. 2014’te sonuçlanan davada derece mahkemelerince şikayet edilen çevre kirliliğinin önlenmesini sağlayacak arıtma tesisinin yapılmadığı tespit edilmiş olup idarece 2017’de düzenlenen Çevre Durum Raporu’na göre aradan geçen süreye rağmen bu tesisin faaliyete geçirilmediği anlaşılmaktadır.'

Popular Articles

Latest Articles