Behzat Ç.'ye ikinci sezonda dahil olan Suna Amir ve Kesik Parmak Cinayetleri yoluyla televizyon ekranlarında kolay kolay şahit olmadığımız ölçüde kadına karşı şiddet konusu işlenmişti. Buyrun hatırlayalım.
Yayınlandığı 3 sezon boyunca işlediği konular itibariyle Behzat Ç. büyük yankı uyandırmıştı.
Özellikle LGBTİ ve kadın haklarına yapılan göndermelerin yanına yaklaşan başka bir TV işi henüz olmadı.
2. sezonda diziye katılan Suna Amir'i herkes sevdi. Suna oldukça güzel ve dirayetli bir kadın polisti.
Kesik Parmak Cinayetleri tekrar başladığındaysa işin rengi değişmeye başladı.
Bu cinayetlerin başladığı dönem Cinayet Büro Amiri olan Aziz Başkomiser'den, eski dosyalara dair görüşleri istendi.
Ve bu cinayetlerin tekrar kopyalandığını öğrenen Aziz Başkomiser de gayrıresmi olarak yeni cinayet soruşturmalarına dahil oldu.
Bu arada da Suna ve Hayalet yakınlaşmaya başlamıştı.
Suna'nın duygularının gerçek olup olmadığını anlayamadık.
Gerçekten sevdi mi yoksa seri katil dosyasından bilgi mi alıyordu sadece?
Yeni cinayetlerin Suna tarafından işlendiğini anlayan Aziz, bilgiyi cinayet büroyla paylaşmak yerine Suna'yı korumaya çalıştı.
Bir süre sonra olayı çözen ekip, Suna'nın peşine düştü.
Ve bir depoda Behzat, Suna'yı buldu. Suna bir kişiyi daha öldürmek üzereyken cinayetleri neden işlediğini anlattı.
Kurbanlarını kendi öz kızlarını veya korumasız kadınları tuzağa düşürdükleri ya da onları kötü şeylere alet ettikleri için seçiyordu.
Kardeşi kadar sevdiği bir kadına yapılanlar onu böyle bir 'çözüm' bulmaya sürüklemişti.
Ne kadar derin bir bunalıma girdiği ve kadın cinayetlerinden ne denli etkilendiği ortadaydı.
Kendi yöntemleriyle adaleti sağladığına inanıyordu.
Ferhan Şensoy'un repliğini akla getirdi: 'Adalet dediğiniz, o kadar da adil bir şey değilmiş.'
Bütün ekip onu ikna etmeye çalışsa da Suna yolun sonuna geldiğini hissetti. Behzat ile aralarında geçen diyalog oldukça çarpıcıydı.
-Son 7 senede kadın cinayetleri ne kadar arttı, biliyor musun?
-Bilmiyorum.
-Bilmiyorsun. Sen bilmiyorsun, o bilmiyor, hiçbiriniz bilmiyor! Yüzde bin 400! Hiçbirinizin umrunda değil ama. Pişman olmak için biraz geç kaldın!