R­u­h­u­n­u­z­a­ ­İ­ş­l­e­y­e­c­e­k­!­ ­B­i­r­ç­o­ğ­u­ ­T­ü­r­k­ ­E­d­e­b­i­y­a­t­ı­­n­a­ ­D­a­m­g­a­s­ı­n­ı­ ­V­u­r­m­u­ş­ ­Ş­i­i­r­l­e­r­d­e­n­ ­D­e­r­l­e­n­m­i­ş­ ­1­4­ ­Ş­a­r­k­ı­ ­S­ö­z­ü­

R­u­h­u­n­u­z­a­ ­İ­ş­l­e­y­e­c­e­k­!­ ­B­i­r­ç­o­ğ­u­ ­T­ü­r­k­ ­E­d­e­b­i­y­a­t­ı­­n­a­ ­D­a­m­g­a­s­ı­n­ı­ ­V­u­r­m­u­ş­ ­Ş­i­i­r­l­e­r­d­e­n­ ­D­e­r­l­e­n­m­i­ş­ ­1­4­ ­Ş­a­r­k­ı­ ­S­ö­z­ü­

Kimisi Türk edebiyatına damgasını vurmuş nahif şiirlerden alıntılanmış, kimisi ise şarkı sözü olarak bestelenmesine rağmen adeta bir şiir olmuş. İşte, her biri ruhunuza işleyecek, şarkı olmuş şiirler ve şiir olmuş şarkılar...❤️😍

14. Aşiyan - Leman Sam (Erol Mutlu)

Kuşlar uçuyordu uzakta bir yerde
Gözlerim bir hüzünlü bir deli orman
Ne eser durur hâlâ aşiyan yollarında
Hatıraları aralayan rüzgar
Bakardım vurur gibi
Çıplak bir gurur gibi
Bir sırrı hem söyler hem korur gibi
Bir sırrı hem söyler hem korur gibi
Bir selamın izi bile kalmadı senden
Kırmızı bir sonbahardı geçti üstümüzden
Yarım kalmış sözler mahcup hayaller
Asılmıştı aramızda öyle
Gittin sanki döner gibi
Söylenmez keder gibi
Bir çınar gölgesini terk eder gibi
Kurulmamış cümleler sanki salkım saçak
Şimdi artık susma vakti yağmur yağacak

13. Ada - Zülfü Livaneli

Bir kıyıdan baktım dünyaya 
Ellerimde tuz, avucumda sedef 
Bir mavilik, bir açıklık 
Özgürlük hasreti 
Yüreğime vuruyor 
Nerede, nerede insanlar? 
Dünyayı güzellik kurtaracak 
Bir insanı sevmekle başlayacak her şey 
O üzüntü birden gelir 
Yağmurlu havalarda 
Yeniden kurarım dünyayı ben
Kederlerle 
Kimseler aşık değil mi bu şehirde 
Dünyayı güzellik kurtaracak 
Bir insanı sevmekle başlayacak her şey 
Hava, martılar, ışıklı şehir 
Sarhoş ediyor beni yosun kokusu 
Hilesiz kucaklamak istiyorum 
Dünyayı, şehri ve seni 
Dünyayı güzellik kurtaracak 
Bir insanı sevmekle başlayacak her şey

12. Ahirim Sensin - Neşet Ertaş

Cahildim dünyanın rengine kandım
Hayale aldandım boşuna yandım
Seni ilelebet benimsin sandım
Ölürüm sevdiğim zehirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin
Sözüm yok şu benden kırıldığına
Gidip başka dala sarıldığıma
Gönlüm inanmıyor ayrıldığına
Gözyaşım sen oldun kahirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin
Garibim can yıkıp gönül kırmadım
Senden ayrı ben bir mekân kurmadım
Daha bir gönüle ikrar vermedim
Batınım sen oldun zahirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin

11. Akşam Oldu Hüzünlendim - Müzeyyen Senar (Ahmet Cengizoğlu)

Akşam oldu hüzünlendim ben yine 
Ilık ılık esen meltemin ürpertisi 
Ve bitmemiş bir şarkının sözleri yüreğimde 
Gözyaşı döken sevgilinin tatlı anısı 
Akşam oldu hüzünlendim ben yine 
Bir şarkı söylemek geldi içimden 
Yarım yamalak yamalı bohça 
Bir de sahilin sesi kilometrelerce uzaktan 
Akşam oldu hüzünlendim ben yine 
Bir şiir dökülür kalemimin ince ucundan 
Ne söyleyen var ne dinleyen 
Garip çok garip...

10. Açık Bırak Pencereni - Zeki Müren (Şekip Ayhan Özışık)

Açık bırak pencereni
Örtme perdeyi bu gece
Sana yazdım bu şarkıyı
Sana yaptım bu besteyi
Rüzgarlar rüzgarlar
Getiren bizi
Aç artık avuçlarını
Yum gözlerini iyice
Ağlayıp yalvarmak için
Diz çöküp yalvarmak için
Ellerim ellerim uzanabilsin
Açık bırak pencereni
Örtme perdeyi bu gece

9. Bekle Beni - Cem Karaca (Konstantin Simonov)

Bekle beni, bekle beni 
Bekle beni geleceğim 
Bütün gücünle bekle 
Karlar tozarken bekle 
Ortalık ağarırken 
Kimseler beklemezken 
Soluk sıkıntılarla ağırlaşan yağmurlar içinde 
Tek bir haber bile çıkmasa uzaklardan 
Saçma da olsa bekleyişin 
Yalnız sen olsan bile bekleyen beni 
Bekle yine, bekle, bekle beni 
Bekle beni, bekle beni 
Bekle beni geleceğim

8. Acıtmışım Canını Sevdikçe - Sezen Aksu (Yıldırım Türker)

Hani yangın yerinde 
Sevmiştim ben seni 
Darmadağın akşamlarda 
Bir avuç kül uzattın 
Bense kırık bir cam 
Yıkıntılar arasında 
Ah neden korktun? 
Ah neden korktun? 
Bir uyandım ki artık yoktun 
Uzanıp eşsiz hatırandan öptüm 
Meğer nasıl da acı 
Nasıl da gece 
Kanatmışım yaranı sevdikçe 
Meğer nasıl karanlık 
Ne beyhude
Acıtmışım canını sevdikçe 
Bırakıp gittin 
Yok olup yittin 
Gözlerindeki hüzün, hüzün... 
Bak siliniyor yüzün, yüzün... 
Karanlık gözlerinden 
Öpmüştüm ben seni 
Paramparça akşamlarda 
Isınmıştık birlikte 
Bu soğuk dünyada 
Yıkıntılar arasında

7. Gitme Kal Bu Şehirde - Nazan Öncel

Güz yaprakları düştü 
Gazeller oldu 
Bulut indi yeryüzüne 
Sevdalı oldu 
Bir avuntu biraz keder 
Böyle bize neler oldu 
Bu ayrılık bir de hasret 
Çekilmez oldu 
Ay karanlık hep karanlık 
Yüzün bize döner oldu 
Bir ihtimal daha vardı 
Felaket oldu 
Gitme gitme gitme kal bu şehirde 
Gitme gitme yazık olur bize
Geceler kör dilsiz sanki 
Konuşmaz oldu 
Hüzünler koyduk üstüste 
Ayrılık oldu 
Bir avuntu biraz keder 
Böyle bize neler oldu 
Bu ayrılık bir de hasret 
Çekilmez oldu 
Ay karanlık hep karanlık 
Yüzün bize döner oldu 
Bir ihtimal daha vardı 
Felaket oldu 
Gitme gitme gitme kal bu şehirde 
Gitme gitme yazık olur bize

6. Çal Kapımı - Birsen Tezer

Bayat bir somun ekmeğin 
Kokusuyla boyuyorum sarıyı 
Bak bu köşede gözlerin 
Eksiltiyorum ruhumu her fırçada 
Çal, çalsana kapımı 
İster uykulu, ister uykusuz 
Bak burada beyaz ellerin 
Biraz eksik sarıyorsa belimi 
Görmemiş der geçerim 
Şeffaf çizdim ben zaten kendimi
Çal, çalsana kapımı 
İster hüzünlü, ister hüzünsüz 
Sonra bir ev boyadım sana 
Kapısı mavi, zili deniz 
İçinde yaşasak ikimiz 
Geç bunları demeden, şimdi 
Çal, çalsana kapımı 
İster huzurlu, ister huzursuz

5. Ben Ölürsem - Edip Akbayram (Ataol Behramoğlu)

Ben ölürsem 
Akşamüstü ölürüm 
Şehre simsiyah bir kar yağar 
Yollar kalbimle örtülür 
Parmaklarımın arasından 
Gecenin geldiğini görürüm 
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm 
Ben ölürsem 
Akşamüstü ölürüm 
Yüzümü bir çiçeğe gömüp 
Ağlamak gibi isterim
Çocuklar sinemaya gider 
Derinden bir tren geçer 
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm 
Ben ölürsem 
Akşamüstü ölürüm 
Alıp başımı gitmek isterim 
Bir akşam bir kente gideyim 
Kayısı ağaçları arasından inip denize bakarım 
Bir tiyatro seyrederim 
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm

4. Akasya Kokulu Sabahlar - Yeni Türkü (Murathan Mungan)

Geri verin 
Dalgaların kıyılara çarparak 
Herhangi bir makamda 
Bir şarkı söylediği 
Akasya kokulu sabahlarımı 
Geri verin 
Arnavut kaldırımı yollarda 
Bir kızın saçlarında 
Gönlümün vals yaptığı 
Akasya kokulu sabahlarımı 
Geri verin 
Zamanın geçmek bilmediği 
Gençliğimin sırtıma 
Bir yük gibi bindiği 
Akasya kokulu sabahlarımdan 
Hiç olmazsa birini

3. Nilüfer - Müslüm Gürses (Murathan Mungan)

Zamanın eli değdi bize
Çoktan değişti her şey
Aynı değiliz ikimiz de
Zaaflarına bir gece
Hatalarına bir nilüfer
Sevgisizliğine bir kalp verdim
Artık geri ver
Geri veremezsin aldıklarını
Artık geri ver
Geri verilmez hiçbir yanılgı
Yokluğuma emanet et
Sende benden kalanları
Her şeyi al
Bana beni geri ver
Bir şansım olsun
Başka yer, başka zaman
Sensiz ömrüm olsun

2. Elfida - Haluk Levent

Yüzün geçmişten kalan
Aşka tarif yazdıran
Bir alaturka hüzün
Yüzün kıyıma vuran
Anne karnı huzur
Çocukluğumun sesi
Senden bana
Şimdi zamanı sızdıran
Şımartılmamış aşkın
Sessizliğe yakın
Kim bilir kaç yüzyıldır
Sarılmamış kolların
Sisliydi kirpiklerin
Ve gözlerin yağmurlu
Yorulmuşsun
Hakkını almış yılların
Elfida
Bir belalı başımsın
Elfida
Beni fark etme sakın
Omzumda iz bırakma 
Yüküm dünyaya yakın
Elfida
Hep aklımda kalacaksın
Elfida
Sen eski bir şarkısın
Elfida
Beni fark etme sakın
Omzumda iz bırakma 
Yüküm dünyaya yakın
Elfida 
Hep aklımda kalacaksın

1. Acılara Tutunmak - Ahmet Kaya (Hasan Hüseyin Korkmazgil)

Kavuşmak özgürlükse özgürdük ikimiz de 
Elleri çığlık çığlık yan yana iki dünya 
İkimiz iki dağdan 
İki hırçın su gibi akıp gelmiştik 
Buluşmuştuk bir kavşakta 
Unutmuştuk ayrılığı 
Yok saymıştık özlemeyi 
Şarkımıza dalmıştık 
Mutluluk mavi çocuk oynardı bahçemizde 
Acı çekmek özgürlükse 
Özgürüz ikimiz de. 
O yuvasız çalıkuşu 
Bense kafeste kanarya. 
O dolaşmış daldan dala 
Savurmuş yüreğini 
Ben bölmüşüm yüreğimi 
Başkaldıran dizelere 
Aramakmış oysa sevmek 
Özlemekmiş oysa sevmek 
Bulup bulup yitirmekmiş 
Düşsel bir oyuncağı. 
Yalanmış hepsi yalan 
Yalanmış hepsi yalan 
Sevmek diye bir şey vardı 
Sevmek diye bir şey yokmuş. 
Acı çektim günlerce 
Acı çektim susarak 
Şu kısacık konuklukta 
Deprem kargaşasında. 
Yaşadım birkaç bin yıl 
Acılara tutunarak 
Acı çekmek özgürlükse 
Özgürüz ikimiz de. 
Acılardan arta kalan 
İşte şu bakışlarmış 
Buğu diye gözlerinde 
Gün batımı bulutlarmış. 
Yalanmış hepsi yalan 
Yalanmış hepsi yalan 
Savrulup gitmek varmış 
Ayrı yörüngelerde.

Popular Articles

Latest Articles