Y­a­r­a­t­t­ı­ğ­ı­ ­M­u­h­t­e­ş­e­m­ ­M­a­n­g­a­ ­K­a­r­a­k­t­e­r­l­e­r­i­y­l­e­ ­G­ö­r­e­n­l­e­r­i­ ­H­a­y­r­a­n­ ­B­ı­r­a­k­a­n­ ­T­ü­r­k­ ­S­a­n­a­t­ç­ı­:­ ­O­l­i­ ­F­u­x­

Y­a­r­a­t­t­ı­ğ­ı­ ­M­u­h­t­e­ş­e­m­ ­M­a­n­g­a­ ­K­a­r­a­k­t­e­r­l­e­r­i­y­l­e­ ­G­ö­r­e­n­l­e­r­i­ ­H­a­y­r­a­n­ ­B­ı­r­a­k­a­n­ ­T­ü­r­k­ ­S­a­n­a­t­ç­ı­:­ ­O­l­i­ ­F­u­x­

Bir çoğumuzun çocukluğu anime izlemekle geçti. Yalnızca izlemekle kalmadık, bu animelerin oyunları ve oyuncakları bir çoğumuz için tutku haline geldi. Bazıları bu tutkuyu bir kaç adım daha öteye taşımış :)

Kaynak: http://instagram.com/olifuxart

Sanatçının bu tutkusu, aslında 90'lar döneminde televizyondaki çizgi filmlere ve resimli kitaplara olan düşkünlüğüyle başlamış.

Scooby-Doo, Şirinler, Pokemon, Digimon, Tsubasa, Dragon Ball, Sailor Moon gibi serileri ve dönemin kanalı Fox Kids'teki tüm yapımları sıkı bir şekilde takip edermiş.

Haliyle bu fanatikliği onun ileride ne yapmak istediği konusunda karar vermesine büyük katkı sağlamış.

Hayal dünyası ve gerçek dünya arasında sıkışıp kalmış halde olduğu, yaşamaktan gerçekten yıldığı bir günde, bu sevdiği şeyleri kendisinin neden üretemeyeceğini sorgulamış ve profesyonel olarak çizim yapmaya karar vermiş.

Bu konuda kendini geliştirmeye, teknik konuları irdelemeye başlamış. Kendi çapında, sevdiği şeyleri yapmayı ve çizmeyi seven çizer şu an illüstrasyon sanatçılığı ve çizgi roman çizerliği yaparak hayatını sürdürüyor.

Sanatçı hala öğrenecek pek çok şeyin olduğunu ve öğrenme konusunda çok sabırsız olduğunu düşünüyor.

"Hayatımdaki olumsuzluklardan sıkıldığım noktalarda kaleme sarılıyorum."

Sanatçı yaptığı işi bir çeşit meditasyon olarak tanımlıyor.

Şu sıralar DC Comics ile belli bir kaç konuda iletişime geçmiş durumda.

İlerisi için en büyük hayali ise yazıp çizdiği bir serinin dünyaca okunur ve takip edilir olabilmesi. Hatta beyaz perdeye aktarılması :)

Kendisi Amerikan (comic) ve Japon (manga) çizgi romanlarını takip ediyor. Türkiye'de büyüyen yerli sanatçı, Türkiye'nin konum ve kültür açısından çok değerli olduğunu ve doğu-batı sentezinin ülkemizde pek çok örneği olduğunu söylüyor.

Dolayısıyla kendi hedefi Türkiye'ye özgü, sentez bir tarz oluşturmak ve bunun için sürekli çalışıyor. Bunun bir süreç olduğunu ve zaman gerektirdiğini ifade ediyor. Bu konuda da elinden geleni yapmaya hazır ve kararlı.

İnternette herkesin erişebileceği 3 bölümlük, 'Invisible' adında bir manga denemesi bulunuyor.

Bunun haricinde özel projeler için de Amerikan tarzında çalışmaları var. 'Blade' serisinin özel bir yapımı için de çalışmış.

Popular Articles

Latest Articles