Belki de sizsiniz o kişi...
“Benimki sade olsun. Şeker de almayayım.”
Bu söz normalde oldukça sıradan bir ifade gibi görünse de, bu yazıyı okuduktan sonra tüylerinizi diken diken etmeye başlayabilir!
Zira bir araştırmaya göre, damak tadınızdaki acı ve tatsız tercihlerinizle, psikopat bir karaktere sahip olma ihtimaliniz arasında bir korelasyon mevcut!
Nasıl mı?
Innsbruck Üniversitesinde yürütülen araştırmada, 500’den fazla insanın lezzet tercihleri ve kişilik özellikleri ölçümlendi.
Katılımcılara çoğunlukla ne tür yiyecek ve içeceklerden zevk aldıkları soruldu ve bunları 1’den 6’ya kadar puanlamaları istendi.
Seçenekler arasında temel tatlar olan tatlı, ekşi, tuzlu ve acı vardı.
Ardından katılımcıların bir bölümü temel bir öfke kontrolü testine tabi tutuldu.
“Yeterince tahrik edilirsem birine yumruk atabilirim” gibi sorulara evet ya da hayır denmeleri istendi.
Testte aynı zamanda “İnsanlara eziyet etmeyi seviyorum” “Bazen filmlerdeki kanlı ve vahşet dolu sahneleri izlemeyi seviyorum” gibi sorular da mevcuttu.
Sonuçlar kıyaslandığında, acı lezzetlerden hoşlanmakla, psikopat ve antisosyal özelliklere yatkın olmak arasında kuvvetli bir korelasyon vardı!
Biliyorsunuz kahve de, gündelik hayatta sık sık tüketilen, tercihinize göre oldukça acılaşabilen bir içecek.
O yüzden kahvesini kapkara, sütsüz ve şekersiz tercih eden insanların da ‘acı lezzetlere yatkın olduğunu’ söylemek yanlış olmayacaktır.
Ve eğer siz, ya da bir yakınınız kahveyi böyle tercih ediyorsa, sanırım bazı şeyleri gözden geçirme vakti gelmiş olabilir.
Şaka tabii. Her acı kahve içen psikopat olacak diye bir şey yok. Bu yalnızca bir korelasyon ve aralarındaki olası bağa dair bir bulgu mevcut değil.
Ayrıca damak zevklerinin yaşanılan bölgeye ve geleneklere dayalı olduğu da biliniyor.
Dünya tatlısı bir insan da olsanız, acı lezzetlerin meftunu olma ihtimaliniz de kuvvetli yani.