16 Mart Çarşamba gece 00.00'dan itibaren Türkiye'de sarsıntı hisseden vatandaşlar, deprem olup olmadığını merak ederek araştırmaya başladılar. Türkiye genelinde hemen hemen her gün yer yer küçük yer yer büyük depremler meydana geliyor. Peki, 16 Mart Çarşamba deprem mi oldu? Hangi illerde deprem oldu? İşte, gece saatlerinden itibaren meydana gelen AFAD ve Kandilli Rasathanesi'nin verilerinde yer alan büyüklüğü 1.5 ve üzerinde olan depremler, depremleri nasıl oluştuğu ve depremin ne olduğuna dair bilgiler haberimizde...
Türkiye genelinde sarsıntı hisseden vatandaşlar deprem olup olmadığını araştırıyor. Büyüklüğü 1.5 ve üzeri olan depremlerin yer aldığı AFAD ve Kandilli Rasathanesi verileri, depremin ne olduğu ve depremlerin nasıl oluştuğu haberimizde...
16 Mart Çarşamba Hangi İllerimizde, Kaç Büyüklüğünde Deprem Oldu?
İzmir'in , Urla ilçesinde saat 01.36'da 1.8 büyüklüğünde,
Malatya'nın, Pütürge ilçesinde saat 07.15'te 1.9 büyüklüğünde,
Erzincan'ın, Otlukbeli ilçesinde saat 09.53'te 1.7 büyüklüğünde,
Muğla'nın, Kavaklıdere ilçesinde saat 10.01'de 1.7 büyüklüğünde,
Erzurum'un, Köprüköy ilçesinde saat 10.13'te 1.5 büyüklüğünde,
Balıkesir, Sındırgı ilçesinde saat 11.35'te 1.6 büyüklüğünde,
Kandilli Rasathanesi Son Depremler Sayfası
AFAD Son Depremler Sayfası
Deprem Nedir?
Başlangıç noktası yerin içinde, derinlerinde bulunan, yerkabuğu katmanlarının kırılıp yer değiştirmesi, yanardağların püskürme durumuna geçmesi gibi doğal bir nedeni olan yerkabuğu sarsıntısı.
Deprem Nasıl Oluşur?
Yer kabuğunda yaşanan kuvvetli kırılmalardan ortaya çıkan titreşimlerin, dalgalar halinde yayılarak yeryüzünü sarsması olayına ''deprem'' denmektedir.
Depreme ait dalgaların şiddetini, nerede ve nasıl meydana geldiğini, ölçüm aletlerini ve depremle ilgili tüm kayıtları tutarak değerlendirmesini yapan bilim dalına da ''sismoloji'' deniyor.
Kıtaların ve okyanusların üzerinde durduğu, yer kürenin dış kısmında 70-100 km kalınlığında bir tabaka bulunur. Bu tabakaya ''taş küre'' ya da ''litosfer'' denilir. Litosfer ile çekirdek arasında ise, kalınlığı 2.900 km olan manto adındaki katman bulunur.
Manto katmanı yukarıya doğru devamlı bir kuvvet oluşturur. Bu oluşan kuvvet, konveksiyon akımlarıyla (katı yüzey ile akışkan arasında gerçekleşen ısı transferi) taş kürede bulunan kabukları parçalayarak ''levhalar'' oluşturur. Bu levhalar üstünde taşıdığı kıtalarla birlikte, bizlerin hissedemeyeceği bir hızda hareket ederler.
Hareket eden levhalar dünyanın belirli bölgelerinde(buralara deprem bölgesi deniyor) birbirleriyle çarpışır, sürtünür ve ittirir. Birbiriyle sıkışan levhaların kurtulmalarına engel olan bir sürtünme kuvveti bulunur. Levhaların hareketine devam edebilmesi için sürtünme kuvvetinden kurtulmaları gerekir.
Birbirlerini iten ve sıkışan levhalar, sürtünme kuvvetinden kurtulduğu an büyük bir enerji ortaya çıkar. Bu enerji harekete sebep olur ve şok dalgası gibi etrafına hızla yayılır. Sarsıntının etkisiyle yeryüzünde bazen gözle görülebilen bazen de kabuğun altında kalan, kilometrelerce uzanan ''fay'' adı verilen arazi kırıkları oluşur. İşte bu depremin oluşum şeklidir.