Kaynak: VisualizingPalestine.org
İsrailli bir STK'nın raporuna göre, yerinden edilen Filistinlilerin sayısı 2011'de rekor düzeye ulaştı.
Rachel Corrie davasında çıkan son karar bir kez daha İsrail'in ev yıkım politikaları üzerine dikkatleri yoğunlaştırdı.
Bundan yaklaşık 10 sene önce, 23 yaşındaki Amerikalı aktivist, Gazze Şeridi'nde bir Filistin evini yıkmaya çalışan İsrail buldozerini engellemeye çalışırken hayatını kaybetmişti.
Corrie ve Uluslararası Dayanışma Hareketi'nden (International Solidarity Movement - ISM) bir grup aktivist, Filistinlilerin evlerini yıkmaya ve Filistin kasabası Refah'ın çevresinde yer açmaya çalışan İsrail ordusunu durdurmak için canlı kalkan olmuşlardı.
İsrail'in 1967'den bu yana, işgal altındaki Batı Şeria ve Gazze Şeridi'nde uyguladığı çeşitli politikalardan dolayı 160 binden fazla Filistinli yerinden oldu. Bu politikalar arasında ev yıkımları en belirgin olanı.
Bunlar İsrail ordusu tarafından çeşitli gerekçeler öne sürülerek uygulanıyor. Gerekçeler arasında, İsrail makamlarından izin almadan yapılan inşaatlardan dolayı gerçekleştirilen 'idari' yıkımlarla birlikte, aile fertlerinin militan eylemlerinden dolayı suçlandıkları cezalandırıcı yıkımlar var.
Ne var ki en büyük yıkımlar 2008-2009 yıllarındaki Gazze saldırısında yaşandığı gibi, geniş çaplı askeri operasyonlar sırasında gerçekleşiyor.
Ev Yıkımlarına Karşı İsrail Komitesi (Israeli Committee Against House Demolitions - ICAHD) Direktörü Jeff Halper'a göre, 1967'den beri süregelen yıkımların tümüne bakıldığında, mevcut durum kasıtlı bir 'yerinden etme politikasına' dönüşmüş durumda.
Geçtiğimiz yıl ICAHD, İsrail'i, Doğu Kudüs'ü kastılı olarak Filistinlilerden temizlemek amacıyla net bir politika gütmekle suçlayan bir raporu BM'ye sundu. Buna göre İsrail'in politikası savaş suçu olarak değerlendirilebilir.
Kudüs Belediye Başkanı Nir Barkat raporu ciddiye almadı.
ICAHD'a göre 2011, yerinden edilmelerin doruğa çıktığı yıldı. İsrailli yetkililer tarafından 622 Filistin yapısı yıkılırken, bunların 222 adedi konut binasıydı ( raporun orijinal İngilizce metni). Bu da 1.094 kişinin yerinden edilmesine neden oldu; 2010 yılının neredeyse iki katı.
Kaynak: Al Jazeera