İngiliz tarihinde Oliver Cromwell kadar tartışmalı bir figür olan Velma Barfield, Amerika'da 20. yüzyılın en karanlık suçlularından biri olarak bilinir. Dışarıdan bakıldığında sıradan ve dindar bir kadın olan Velma'nın ardında yatan gerçekler, onun 'Şeytan Babaanne' olarak anılmasına neden olmuştur.
İşte detaylar 👇
Velma Barfield, 1932 yılında doğmuş, genç yaşta ailesinden gördüğü istismar nedeniyle 17 yaşında Thomas Burke ile evlenmişti. Ancak bu evlilik, Velma'nın yaşamındaki ilk trajediye sahne olmuştur.
Bir kavganın ardından evlerinin yanması sonucu kocası hayatını kaybetti. Hayatındaki bu trajik olayların ardından Velma, Jennings Barfield ile yeni bir ilişkiye başladı.
Ancak bu ilişki de Jennings'in ani ölümüyle son buldu. Velma'nın hayatındaki ölümler bununla da sınırlı kalmamış, ailesinden birçok kişi de kısa süreler içinde hayatını kaybetti.
Ancak Velma'nın gerçek yüzü, Stuart Taylor adlı bir adamla yaşadığı ilişki sırasında ortaya çıktı.
Taylor, Velma'nın sahte çekler düzenlediğini fark edince aralarında büyük bir kavga çıkmış, bu kavga sonrasında Velma, Taylor'a zehirli bir içecek sunmuştur. Taylor'un ölümünün ardından yapılan otopside, vücudunda fare zehri tespit edilmiştir.
Polis, bu bulguların ardından Velma'nın hayatındaki diğer ölümleri de incelemeye alıyor ve birçok ölümde fare zehrinin izlerine rastlıyor. Bunun üzerine Velma, sonunda dört kişiyi öldürdüğünü itiraf ediyor.
ABD'de idam cezasının tekrar yürürlüğe girmesinin ardından, Velma Barfield idamla yargılanan ilk kadın oldu.
Kamuoyu, Velma'nın idam edilip edilmemesi konusunda ikiye bölünmüştü, bir yanda onun serbest bırakılmasını isteyenler, diğer yanda idamını talep edenler yer aldı.
Velma'nın son yemeği sadece bir paket cips ve kola olmuş, 2 Kasım 1984'te zehirli iğneyle idam edilmiştir.
Velma Barfield'ın hikayesi, dış görünüşe aldanmamanın ve insanların gerçek yüzlerini görmekte ne kadar zorlandığımızın bir örneğidir. Onun hayatı, hem trajik hem de korkunç bir gerçekliği yansıtmaktadır.
