Ağlama odası sakinlerini ve drama queenleri buraya alabilir miyiz? Çünkü bu konu en çok onları ilgilendiriyor! 'Salya sümük ağlamak' deyimini inceliyoruz da diyebiliriz. Ağladığımızda neden burnumuz akar sorusunun cevabını arıyoruz. Hadi buyurun 👇
Hani ağlamamak için kendinizi tutarsınız ama bir noktada koyverirsiniz ya...
Hayatınızın mutlaka bir noktasında peçeteye gözyaşlarımı mı silsem burnumu mu silsem çaresizliğine düşmüşsünüzdür. Gözyaşları sel olur, gözler kızarır, burun akar, ortalık salya sümük...
Peki ağladığımızda neden burnumuz akar?
Şöyle açıklayalım. Ağladığınızda burnunuz akar çünkü gözyaşı bezlerinizdeki gözyaşları sadece yüzünüze akmaz, aynı zamanda gözünüzün iç köşesinde burnunuza giden bir geçit vardır.
Spesifik olarak, gözyaşları, alt nazal meatusa akan nazolakrimal kanal yoluyla burnunuza akar.
Burnunuza geldiğinde ise gözyaşları burundaki mukusla karışır. Bu durum aslında her zaman olur ancak ağladığınızda, doğal olarak, gözlerinizden burnunuza normalden çok daha fazla sıvı akışı olduğu için mukus daha sıvı hale gelir.
Yani ağlarken burnumuzdan akan şey sadece sümük değil.
Konu ağlamaktan açılmışken ilginç bir bilgi de paylaşalım. Aslına bakarsanız gözyaşlarının ardındaki evrimsel mantık belirsizliğini koruyor. Duygusal uyarılmalar, beyninizin gözyaşı kanallarınıza gözyaşı üretmeleri talimatını veren mesajlar göndermesine neden olur ancak bu gözyaşlarının nasıl meydana geldiği kısmı biraz belirsiz.
Bir sonraki ağlama odası ziyaretinizde burnunuzun neden aktığını artık bileceksiniz!
