1. Dünyanın anlamının farkına varmadan dünyada yaşamak, kitaplara dokunmadan büyük bir kütüphanede dolaşmaya benzer.
2. Ruhlarımızı ayakta tutan gizem ve meraktır.
3. Bizi birleştirmeyi vaat eden teknoloji bile bizi birbirimizden ayırıyor. Artık her birimiz tüm dünyayla elektronik bağlantı içindeyiz ama aslında son derece yalnızız.
4. İnsan aklı, bedeninden çok daha büyük acılar çekebilir.
5. Tarih bize bir şey öğrettiyse o da bugün alaya aldığımız garip düşüncelerin bir gün kabul edilen gerçeklere dönüştüğüdür.
6. Korku, tüm savaş silahlarından daha hızlı yaralar.
7. Cehennemin en karanlık yerleri, buhran zamanında tarafsız kalanlara ayrılmıştır.
8. Liderler savaş ilan etmeden önce ölümü herkesin tadacağını hatırlasalardı, dünya çok daha farklı bir yer olabilirdi, diye düşündü.
9. Kendimiz için yaptığımız şeyler, bizimle beraber ölüp gider. Başkaları ve dünya için yaptıklarımızsa ölümsüzdür.
10. Ölümün ardından doğum gelir. Cennete ulaşmak için insanın cehennemden geçmesi gerekir.
11. Söz konusu dünya meseleleri olduğunda inkar, küresel bir salgın haline gelmişti.
12. "Primum non nocere." Tıp etiğinin temel kuralını tekrar etmişti: "Öncelikle, hiçbir zarar verme."
13. Ölümden korkmuyorum... Çünkü ölüm hayalcileri şehit mertebesine yükseltir... Asil fikirleri güçlü eylemlere dövüştürür.
14. Her bir neslin buluşlarının yanlış olduğu, bir sonraki neslin teknolojisiyle ispatlandı. İnsan öğrendikçe, bilmediğini anlamıştı.
15. Bir fikrin geniş kitleler tarafından kabul edilmesi, onun gerçekliğinin ispatı değildir.
16. Unutma, yokuş aşağı inmek kolaydır ama manzara tepeden seyredilir.
17. Doğru ellerde ateş aydınlanma sağlayabilir... Ama yanlış ellere geçtiğinde ateş yıkıcı olabilir.
18. Fizik kuralları, Tanrı'nın şaheserini boyamak için yeryüzüne yaydığı tuvaldir.
19. Tanrı tüm dualara cevap verir ama fakat cevabı bazen hayırdır.
20. Mantık ile kalp arasındaki yüz yıllık savaş, nadiren aynı şeylerin gerçekleşmesini ister.
21. Gerçek, sadece ölümün gözlerinden görülebilir.
22. En iyi kandırmacalar, mümkün olduğu kadar gerçek dünyaya bağlı kalarak yaratılır.
23. Sevmeyi öğrenirsen, yaşamayı unutursun. Eğer sevmezsen, hayatına yıllar katarsın ama yıllarına katacak bir hayat bulamazsın.
24. Burası ikiye bölünmüş bir dünya, karşıt güçlerin şehriydi: Dindarlarla laikler; eskiyle yeni; Doğu'yla Batı... Avrupa ile Asya arasındaki coğrafi sınırda duran bu edebi şehir Eskidünya'dan daha da eski bir dünyaya uzanan bir köprüydü. İstanbul.
25. Küçük beyinler, büyük zekalardan daima korkar.
