10 gündür yapılan Kanal İstanbul'un ÇED raporuna yönelik itirazlar bugün sona erdi. Sadece İstanbul Beşiktaş’taki Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne 100 binden fazla dilekçe teslim edildiği öğrenildi. Peki itirazların hukuki anlamda nasıl bir etkisi olacak? Bu girişim toplumsal tepki ve duyarlılığın ifadesi olmanın ötesine geçebilecek mi?
Kanal İstanbul’un Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İl Müdürlükleri’ne vatandaşlar tarafından yapılan ve 25 Aralık'ta başlayan itiraz süreci bugün (2 Ocak) itibariyle sona erdi.
Euronews Türkçe'den Menekşe Tokyay'ın haberine göre 10 günde 100 binden fazla dilekçe İstanbul’daki Çevre ve Şehircilik il müdürlüğüne teslim edildi.
İstanbullular soğuk hava ve yağmura rağmen Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerine akın etmişti 👇
İtiraz dilekçesi verenler arasında İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da vardı.
İmamoğlu: "Bu millet kanal, yat, kat, saray istemiyor; iş, aş, ekmek, eğitim istiyor"
Bundan sonra ne olacak?
Peki 10 gündür yapılan itirazların hukuki anlamda ve uygulamaya dönük nasıl bir etkisi olacak? Bu girişim, toplumsal bir duyarlılık göstergesi olmanın ötesine geçebilecek mi?
'Proje hukuken yapılabilir'
İdare hukukçusu Gedik Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ural Aküzüm, son on yıdal yaşanan gelişmelerle il ve ilçe belediyelerinin yetki alanının daraltıldığını, dolayısıyla belediye meclisinin alacağı herhangi bir karara rağmen projenin hukuken yapılabileceğini, zira Türkiye’de benzeri kararlarda adem-i merkeziyetçiliğin olmadığını kaydediyor.
"İBB'nin yetkisi ve söz hakkı yok"
"Toplumsal duyarlılık açısından önemli"
Bakanlık yapılan itirazları dikkate almayabilir
Bundan sonraki sürecin nasıl işleyeceği ÇED Yönetmeliği'nin 14. maddesinde öngörülüyor:
On gün boyunca halkın görüş ve önerilerinin alınmasının ardından, yasal zorunluluk gereği söz konusu görüşler Bakanlık tarafından proje ile ilgili karar alma sürecinde değerlendirilmek zorunda.
Bakanlık gelen görüşler ışığında ÇED raporundaki eksiklerin tamamlanması, ek çalışmalar yapılması veya ilgili Komisyon’un yeniden toplanması talebinde bulunabilir.
Ancak tüm bunları talep ederken Bakanlığın takdir yetkisi söz konusu. Bir diğer deyişle, Bakanlık mevcut ÇED raporunun eksiksiz olduğunu, ilave bir araştırmaya gerek bulunmadığını ileri sürerek, “ÇED olumlu kararı” da verebilir.