­S­a­v­a­ş­ ­B­i­r­ ­H­a­l­k­ ­S­a­ğ­l­ı­ğ­ı­ ­S­o­r­u­n­u­d­u­r­’­ ­D­i­y­e­n­ ­D­o­k­t­o­r­l­a­r­ ­B­e­r­a­a­t­ ­E­t­t­i­

­S­a­v­a­ş­ ­B­i­r­ ­H­a­l­k­ ­S­a­ğ­l­ı­ğ­ı­ ­S­o­r­u­n­u­d­u­r­’­ ­D­i­y­e­n­ ­D­o­k­t­o­r­l­a­r­ ­B­e­r­a­a­t­ ­E­t­t­i­

İstinaf mahkemesi 'Savaş bir halk sağlığı sorunudur” açıklaması nedeniyle hapis cezasına çarptırılan Türk Tabipleri Birliği yönetimine ilişkin dosyada kararını verdi. Yargı, 11 hekimin beraatine hükmetti.

Afrin operasyonuna karşı çıkmışlardı

Afrin operasyonuna karşı çıkmışlardı

Afrin'e yönelik harekata karşı 2018 tarihinde 'Savaş bir halk sağlığı sorunudur' diyerek karşı çıkan TTB Merkez Konseyi üyesi doktorlar evlerine yapılan operasyonla gözaltına alınmış ve haklarında dava açılmıştı. 

Yerel mahkeme 11 hekime “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçundan ikişer kez 10 ay hapis cezası vermişti. Mahkeme ayrıca Hande Arpat’a sosyal medya paylaşımlarıyla 'terör örgütü propagandası' yaptığı gerekçesiyle 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezasına hükmetmişti.

Gazete Duvar'dan Serkan Alan'ın haberine göre,istinaf mahkemesi, 'Sanıklara yüklenen fiillerin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması' gerekçesiyle hekimler Ayfer Horasan, Bülent Nazım Yılmaz, Dursun Yaşar Ulutaş, Funda Barlık Obuz, Hande Arpat, Mehmet Raşit Tükel, Mehmet Sezai Berber, Mustafa Taner Gören, Selma Güngör, Sinan Adıyaman ve Seyhmus Gökalp’ın ayrı ayrı beraatine hükmetti. Hekim Hande Arpat’a “terör örgütü propagandası” suçlamasıyla verilen hapis cezası da beraat ile sonuçlandı.

İstinaf mahkemesinin kararında bildirinin şiddet karşıtı olduğu, şiddet çağrısı ya da nefret söylemi içermediğini belirtildi.

Hekimler ne demişti?

Hekimler ne demişti?

Türk Tabipleri Birliği'nin 2016-2018 Merkez Konseyi’nin “Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur” başlıklı açıklaması şöyle:

'Biz hekimler uyarıyoruz: Savaş, doğada ve insanda tahribat yapan, toplumsal yaşamı tehdit eden, insan eliyle yaratılan bir halk sağlığı sorunudur. Her çatışma, her savaş; fiziksel, ruhsal, sosyal ve çevresel sağlık açısından onarılmaz sorunlara yol açarak büyük bir insani dramı da beraberinde getirir. Yaşatmaya ant içmiş bir mesleğin mensupları olarak, yaşamı savunmanın, barış iklimine sahip çıkmanın birincil görevimiz olduğunu aklımızdan çıkarmıyoruz. Savaşla baş etmenin yolu, adil, demokratik, eşitlikçi, özgür ve barışçıl bir yaşam kurmak ve bunu sürekli kılmaktır. Savaşa hayır, barış hemen şimdi!' 

Popular Articles

Latest Articles