Kırmızı Oda yayına bir girdi pir girdi, hakkındaki tartışmaların sonu gelecek gibi değil!
TV8'in Gülseren Budayıcıoğlu imzalı yeni dizisi Kırmızı Oda büyük ses getirdi, biliyorsunuz.
Dr. Gülseren Budayıcıoğlu’nun psikiyatri kliniğine gelip tedavi görmüş olan insanların gerçek hayat hikayelerine dayandığı söylenen dizi, ağır derecede dram içeriyor. Zaten diziyi bu kadar çarpıcı kılan kısım da bu; hikayelerin aslında gerçek hayattan alınması belki de yanı başımızda yaşanmış olması.
Dizinin şu ana kadar ekrana gelen 3 bölümünde gerek Meliha ve ablası Güler'in hikayesi gerekse diğer hastaların travmatik hayatları hepimizi derinden yaraladı.
Yalnız kurgunun gerçek hayat hikayelerine dayanması beraberinde başka tartışmaları da getirdi. Bu tartışmaların çıkış noktasında ise hasta gizliliği var.
Örneğin, terapiler esnasında paylaşılanların hasta-doktor gizliliği çerçevesi gereğine ters şekilde dizide tüm detaylarıyla anlatılması büyük tepki gördü. İnsanların o güne dek kimseye anlatamadıkları şeylerin bir televizyon dizisinde yer alması o travmaları yeniden tetikleyebilir ki bu hiç de uzak bir ihtimal olmaz.
Bunun dışında dizideki terapi sahnelerinin aşırı sohbet havasında geçmesi de bu mesleği icra edenleri rahatsız etmiş durumda. Sırf bu iki nedenden dolayı bile dizi sosyal medyada büyük eleştiri aldı.
Kırmızı Oda ile ilgili eleştirisini dile getiren bir isim de Müge Anlı ile Tatlı Sert programından tanıdığımız Prof. Dr. Arif Verimli oldu.
Arif Hoca'yı hafta içi her sabah programda kendi alanıyla ilgili konularda uzmanlığını paylaşırken izleme şansı buluyoruz. Sıkı bir Müge Anlı takipçisiyseniz zaten kendisini yakinen biliyorsunuzdur. Kendisi alanının en başarılı isimlerinden biri.
Verimli, Twitter hesabından diziyle ilgili düşüncesini şöyle aktarıyor👇
Ve sonrasında bir karikatür eşliğinde nazikçe konuya nokta koyuyor kendisi.
Tabii, Arif Verimli'nin Kırmızı Oda'yla ilgili bu tweeti üzerine ona hak veren de oluyor söylediklerine karşı çıkan da...
Siz bu tartışmanın hangi tarafında yer alıyorsunuz? Kırmızı Oda'ya yapılan bu eleştiriyi haklı buluyor musunuz? Yorumlarda buluşalım!