­N­e­f­r­e­t­ ­d­i­l­i­ ­a­y­r­ı­ş­t­ı­r­m­a­ ­g­e­t­i­r­i­r­­

­N­e­f­r­e­t­ ­d­i­l­i­ ­a­y­r­ı­ş­t­ı­r­m­a­ ­g­e­t­i­r­i­r­­

Göç ve sığınmacı konusunun dünyanın gündeminde olduğunu aktaran Uslu, Türkiye'de de bu konuda uyum sürecinin devam ettiğini anlattı.

Türkiye'de göçmenler ve sığınmacılar konusunda bazen bilmeyerek bazen de bilerek yanlış ifadelerin kullanıldığını dile getiren Uslu, "Genel Kuruldaki konuşmalarda, herhangi bir konuda, sağlıkla, tarımla, memurlarla ya da esnafla ilgili bir konu gündeme geldiğinde, şöyle bir eleştirinin olduğunu görüyorum: 'Suriyelilere 40 milyar doları vermeseydik de esnafa, memura verseydik. Bu dil ve ifade yanlış" diye konuştu.

"Ayrıştırma olur"

Uslu bu yaklaşımların ayrıştırma ile sonuçlanacağı uyarısında bulundu.

"TBMM üyesi olarak politikaları eleştireceğiz, yeni politika oluşturma süreçlerinde bulunacağız, esnafa, çiftçiye yeteri kadar katkı sunulmadığını söyleyebiliriz, eleştirilerde bulunabiliriz ama bu cümlenin sonuna, 'Suriyelilere bu parayı vermeseydik.' ifadesini eklersek bu yanlış olur, bu ötekileştirme dili olur, nefret dili olur, ayrıştırma olur. "

Göçmen, sığınmacı konusunun bir sosyal olgu ve dünyada bir sorun olarak devam ettiğini belirten Uslu, göçmenlerin, mültecilerin, sığınmacıların zorluklarını, yaşama tutunma çabalarını, geri itilme süreçlerini ve son yıllarda da ötekileştirilen, göçmen düşmanlığıyla karşı karşıya kalınan süreçlerin hep birlikte görüldüğünü sözlerine ekledi.

Popular Articles

Latest Articles