­S­e­n­i­ ­L­e­y­l­e­k­l­e­r­ ­G­e­t­i­r­d­i­ ­Y­a­v­r­u­m­­ ­H­i­k­a­y­e­s­i­n­i­n­ ­N­e­r­e­d­e­n­ ­Ç­ı­k­t­ı­ğ­ı­n­ı­ ­B­i­l­i­y­o­r­ ­m­u­y­d­u­n­u­z­?­

­S­e­n­i­ ­L­e­y­l­e­k­l­e­r­ ­G­e­t­i­r­d­i­ ­Y­a­v­r­u­m­­ ­H­i­k­a­y­e­s­i­n­i­n­ ­N­e­r­e­d­e­n­ ­Ç­ı­k­t­ı­ğ­ı­n­ı­ ­B­i­l­i­y­o­r­ ­m­u­y­d­u­n­u­z­?­

Çocukların bir numaralı merakı 'anne ben nasıl doğdum?' sorusudur. Anne babalar ise bu soruyu açıklamaya çalışırken bin bir şekle girer en sonunda ise seni leylekler getirdi yavrum diye bir hikaye anlatmaya başlarlar. Bu hikaye günümüzde eskisi kadar tutulmasa da hala anlatılmaya devam edildiği yerler de vardır. Peki bu hikayenin çıkış noktası neresi? Sizler için anlattık...

Meşhur cümlemizin hikayesi Antik Yunan'daki bir efsaneye dayanıyor...

Meşhur cümlemizin hikayesi Antik Yunan'daki bir efsaneye dayanıyor...

Efsaneye göre herkesin gıpta ile baktığı ve güzeller güzeli bir kraliçe varmış. Bu kraliçenin ismi ise Gerena'ymış. Hera ise Gerena'yı çok kıskanıyor ve kraliçenin Zeus ile ilişkisi olduğunu düşünüyormuş. Bu duruma çok sinirlenen Hera, intikam almak istemiş ve Genera'yı bir leyleğe dönüştürerek gitmesini istemiş.

Tüm bunlar yaşanırken Gerena'nın bir çocuğu varmış ve babasının ise Zeus olduğunu düşünüyormuş. Gerena, bebeğini bırakmak istememiş ve onu sarıp sarmalayarak gagasına takıp gitmiş.

Tüm bunlar yaşanırken Gerena'nın bir çocuğu varmış ve babasının ise Zeus olduğunu düşünüyormuş. Gerena, bebeğini bırakmak istememiş ve onu sarıp sarmalayarak gagasına takıp gitmiş.

Birçok araştırmacı bebekleri leyleklerin getirdiği düşüncesinin bu efsaneden ortaya çıktığını söylemişler.

Tabii ki bu konu hakkında başka efsaneler de vardı…

Tabii ki bu konu hakkında başka efsaneler de vardı…

Eski mısırlıların bu konu hakkındaki düşünceleri reenkarnasyona dayanıyor. Eski zamanlarda bir insanın ruhu leylekler ile ilişkilendirilir ve leyleklerin insanları temsil ettiğine inanılırdı. Bu durumda da bir leyleğin dönmesi demek bir ruhun da geri dönmesi anlamına geliyordu.

İskandinav mitolojisinde ise leylekler, aile değerlerini ve bağlılığı temsil ederdi.

İskandinav mitolojisinde ise leylekler, aile değerlerini ve bağlılığı temsil ederdi.

Orta doğuda ise leylekler saflık ile ilişkilendirilirdi. Amerikan yerlileri ise leyleklerin iyi şans ve doğurganlık ile alakalı olduğuna inanırlardı.

Leylekler tarih boyunca her zaman insanların ilgisini çeken ve saygısını kazanan hayvanlar olmuşlardır.

Leylekler tarih boyunca her zaman insanların ilgisini çeken ve saygısını kazanan hayvanlar olmuşlardır.

Bunun nedeni ise leyleklerin hem doğurganlık ile ilişkilendirmesi hem de her zaman aynı yuvaya dönmesi ve tek eşli olmalarından kaynaklanır.

Avrupa’da birçok insan yaz gündönümünde evlenirlerdi.

Avrupa’da birçok insan yaz gündönümünde evlenirlerdi.

Leylekler ise yıllık göçlerini tam da aynı zamanda yani bu evlilikler yapılırken gerçekleştirirlerdi. Yaz gündönümünden dokuz ay sonra evlenen çiftler ilk bebeklerini dünyaya getirirken leylekler de göç ettikleri yerlerden geri dönerlerdi.

Hans Christian Andersen isimli dünyaca ünlü masal yazarı leylekler ve bebekler arasındaki bağın güçlenmesine neden olan en büyük etkenlerden bir tanesidir.

Hans Christian Andersen isimli dünyaca ünlü masal yazarı leylekler ve bebekler arasındaki bağın güçlenmesine neden olan en büyük etkenlerden bir tanesidir.

Çünkü Andersen bebekleri leyleklerin getirmesi ile ilgili birçok hikaye yazmış ve bu sayede bu görüşün Avrupa’nın birçok yerine yayılmasını sağlamıştır.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir;

Popular Articles

Latest Articles