Hayat zor. Her an kuralları takip etmek ve düzenin sınırlarında kalmak da gittikçe zorlaşıyor. Çizginin dışına çıkıp kanunların karşısına geçildiğinde iki şans var aslında, ilki yakalanmayıp bir sonraki vukuatı alışkanlık haline getirmek, ikincisi ise yakalanıp gerekli cezayı çekmek. Türkiye'de ilki o kadar sık yaşanıyor ki irili ufaklı kanun ihlalleri kimisinin alışkanlığı oldu. Yaptığı ihlalden sonunda hukukun yaptırımıyla karşılaşan vatandaş bazen yakalanmanın yanlış olduğu fikrine bile kapılabiliyor. Kendi adına sıyrılma cümlesi de hazır: Ne yaptık, adam mı öldürdük?
Bu baş döndüren dolgun lafı eskiden haberlerde duyardık.
Çocuğunu dövüp çöp kovasına atan adam da 5 kişi toplanıp bir genci komaya sokacak kadar döven de kameralara 'Adam mı öldürdük?' derdi.
Al işte. Herhalde aklına gelen tek ciddi suç adam öldürmek, onun dışında yaptığı her şeyin bir affı olmasını bekliyor.
Belki kafasında yasaya aykırı hareketli planlarken bile bunu tekrarlıyor olabilir.
'Ne var adam mı öldürüyoruz sanki alt tarafı...'
Şimdilerde trafik kurallarını hiçe sayanların favorisi oldu adam mı öldürdükçülük. Kırmızı ışıkta geçtik alt tarafı, makas attık sadece, adam mı öldürdük?
E öldürecektin be canım?
Aslında amaç karşısındakine kısa süreli beyin kanaması yaşatmak. Çünkü bu lafı duyan kimse lafın ne ifade ettiğini anlayamaz. (Çünkü hiçbir şey ifade etmez.)
Ama söyleyen kazandığı zamanla tartışmayı kendi açısından sonlandırır. Çok uzatılırsa devamı da gelir: E tamam o zaman bunun yerine hırsızlık yapalım adam öldürelim onu mu istiyorsun?
Şimdi sosyal medyada adam mı öldürdükçülüğün en temel iki özelliğini görelim.
Yaptığınızı reddederken imla kurallarını hiçe saymalısınız, 'Adam mı öldürdük?' yazarsanız bu argümana saygısızlık olarak anlaşılabilir, lütfen yukarıdaki kuralı kulağınıza küpe yapın. Yardımcı olacaktır.
Şimdi basit bir örnekle öğrendiklerimizi pekiştirelim. Biliyorsunuz iPhone X'te home tuşu kaldırıldı. Bunun sebebi üzerine de birçok soru soruldu hatta kızanlar bile oldu.
iPhone'ların ruhunu veren tasarımcı Jonathan Ive ya da Steve Jobs olduğunuzu düşünün. Bir muhabir kapınızı çalıyor ve 'Neden home tuşunu kaldırdınız ki?' diyor. Hiç uğraşasınız yok, cevabınız tabii ki 'Adam mı oldurduk ne var?' olmalı. Her şey için bu argümana sarılabilirsiniz, bu en basit örneği.
Bir örnek daha. Bir yakıt istasyonunda pompacı olarak çalışıyorsunuz, bir müşteri geldi ve o an goygoya dalmış olan size "100 liralık benzin usta" dedi fakat siz sadece 100 kısmını duydunuz, kesin bu şirket arabasıdır dizeldir diyip vurdunuz motorini. Buyrun sohbete.
Para ödendi, tam pompayı sökerken arabanın sahibi 'Usta ne yaptın, benzin dememiş miydik?' dedi. Bir kez şaşırmışsınız ama ne olacak aracı öyle kullansa bile alt tarafı üç beş bin liralık masraf, o kadar hatır yok mu? Araç sahibine yanıtınızı geciktirmeyin: Adam mı oldurduk?
Artık tamamız, tartışmalarda öne geçmek için adeta bir hediye niteliğindeki yeni savunmanız hayırlı olsun.
Sonuçta alt tarafı argüman hediye ettik, adam mı oldurduk?