Dizi severlerin zombi merakı aslında Netflix'ten çok daha öncesine dayanıyor. Fakat bu yeni platformun hayatımıza girişi ile sanki her türde aradığımız diziyi bulmak kolaylaştı. İşte orijinal yapımlardan biri olan Black Summer'ı da sizler için bu yüzden mercek altına aldık! Henüz izlemediyseniz uyaralım, bu içerik çok hafif derecede SPOILER içeriyor.
Öncelikle bu Black Summer adlı dizi Christopher adlı Twitter kullanıcısının paylaşımı ile gözümüze çarptı. Kendisi ve sosyal medya üzerindeki diğer izleyiciler Black Summer'ı oldukça 'stresli' bir dizi olarak değerlendirmiş.
Haksız oldukları söylenemez. Netflix'in kendi açıklamasında şu sözlere yer verilmiş;
'Bir zombi istilasının başlangıcında, karanlığın tam ortasında, birbirini hiç tanımayan insanlar, hayatta kalma gücünü kendilerinde bulmak ve sevdiklerine dönebilmek için birbirleri ile bir bağ kurarlar.'
Bu yeni yapım, ekran karşısındakileri aksiyona sokmak ve korku dolu anları başlatmak için fazla beklemiyor.
Amerika'nın standart bir mahallesinde ailesi ile birlikte yaşayan anne Rose, eşi ve kızının kaçışı hemen konuya girmemize neden oluyor. Tüm şehir korku ve panik içinde...
İlk bölümlerdeki panik havası sürerken, farklı hikayelerin içindeki diğer karakterlerle tanışıyoruz.
Kullanılan ses efektleri ve müzik insanın içini ürpertmeye yeter de artar!
Zombi oluşumu ise herhangi bir zombi ısırığı ile bulaşmak zorunda değil. ÖLEN HERKES ZOMBİ olur!
Ayrıca zombiler alışkın olduğumuzun dışında, oldukça zeki ve hızlı.
Örneğin bu gördüğünüz kadına bir araba çarpmıştı. 10 saniye önce yerde kanlar içinde kıvranıyor, nefes alamıyordu. Şimdi ise yeni kurbanların peşinde koşmakta...
Ayrıca farklı karakterlerin arasında çıkacak olan sürpriz bağlantılar ve geçişler ise oldukça gerçekçi ve sürükleyici.
Bir süre sonra bir araya gelen kahramanlarımız, şehri kontrol altında tutan askerlerden ve diğer hayatta kalanlardan duydukları üzere 'stadyum'a gitmeye çalışıyorlar.
Son yıllarda sık sık gördüğümüz büyük bir sıkıntı ile başa çıkmaya çalışan insan gruplarının arasında çıkan çatışmalar, güvensizlikler ve arkadan vurmalar çok güzel ele alınmış.
Merhamet gösterdiğiniz zaman aptal yerine konabiliyor, güçsüz olabiliyor hatta çok daha kötü sonuçlarla karşılaşabiliyorsunuz.
Yani sanki büyük sorun zombiler değil de, insanların bir grup halinde olduğu zaman aralarında çıkan anlaşmazlıklar.
İlginç bir bilgi de, dizide Suriyeli bir mülteci olan Mustafa Alabssi de duyma engelli bir genci canlandırıyor.
Ayrıca sürekli Korece konuşan fakat grubun içinde kendine yer edinen bu genç kızımız da var.
Fazla spoiler verdiğimiz söylenemez, bu yüzden zombi sevseniz de sevmeseniz de hoşunuza gitmesi olası Black Summer'ı izlemenizi tavsiye ederiz.
Henüz sadece birinci sezonu ile yayında olmasına rağmen, güçlü bir devam sezonu olacağı kesin!