B­a­ş­b­a­k­a­n­­d­a­n­ ­K­o­r­u­c­u­l­u­r­a­ ­s­e­y­y­a­n­e­n­ ­z­a­m­

B­a­ş­b­a­k­a­n­­d­a­n­ ­K­o­r­u­c­u­l­u­r­a­ ­s­e­y­y­a­n­e­n­ ­z­a­m­

Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti Diyarbakır mitinginde korucuların maaşlarına yılbaşından itibaren geçerli olmak üzere net 250 TL artış sağlayacağını açıkladı.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Sıkıntılarımız yok mu? Elbette var. Hatalarımız olmadı mı geçmişte? Elbette oldu. Fakat merak etmeyin, bu sorunların hepsine çözüm getirme iradesi, kardeşlik bağlamında çözüm bulma iradesi bizdedir. Bu sıkıntıların hepsini birlikte aşacağız. Bunları da, bu zor günleri de hep beraber geçeceğiz. Bu ülkede hiçbir yara açıkta kalmayacak. Hiçbir yara kanamaya devam etmeyecek. Huzurumuza kasteden kim olursa olsun adalete hesap verecek" dedi.

Davutoğlu, partisinin Diyarbakır'daki mitinginde yaptığı konuşmada, "peygamberler diyarı, sahabeler şehri" olarak nitelendirdiği Diyarbakır'ın "dik duruşuyla" kendilerini karşıladığını belirterek, "İmanınla, vakarınla güzelsin, dimdiksin Diyarbekirli" diye konuştu.

Ankara'nın, Konya'nın, bütün şehirlerin kardeş olduğunu belirten Davutoğlu, "Siz, biz yok, biz, hep beraber Türkiye'yiz" dedi.

Diyarbakır'a doymadığını belirten Davutoğlu, "Bu, Diyarbakır'a dördüncü gelişim. Son olarak Kurban Bayramı namazında beraberdik. Emin olun, bilin, şahit olun ki biz yüreğimizle Diyarbekirliyiz. Diyarbakır'dan hiç kopmadık, kopmayacağız, gönlümüzde hep sizinle beraber olacağız" ifadesini kullandı.

"Her haliyle bize Kudüs'ü, Şam'ı, Bağdat'ı, Musul'u, Bursa'yı, Konya'yı, İstanbul'u hatırlatan Diyarbekir'e selam olsun" diyen Davutoğlu Diyarbakır'in ilçelerini sayarak, "Bizi böyle yağmur altında, saatlerce bizi bekleyen, gönlümüze hitap eden, yüreğimizin köşesinde yer tutan Diyarbekirliyle gurur duyuyoruz. Fırat'ın ikiz kardeşi Dicle'ye, Malabadi Köprüsü'ne selam olsun" diye konuştu.

- "Yürekleri parçalamak isteyenlere inat, yüreklerimizi birleştirmeye geldim"

Diyarbakırlılarla halleşmeye, konuşmaya, sohbet etmeye, gönül gönüle, diz dize, yürek yüreğe olmaya geldiğini dile getiren Davutoğlu, "Yürekleri parçalamak isteyenlere inat, yüreklerimizi birleştirmeye geldim. Cumhurun bayramı Cumhuriyet Bayramı'nı sizlerin arasında, sizlerle birlikte kutlamaya geldim. Artık bayramları hep Diyarbekir'de yapıyoruz. Kurban Bayramı'nda buradaydım, Cumhuriyet Bayramı'nda buradayız. Bu acı günlerden sonra inşallah Diyarbakır'da her gün bayram olacak" dedi.

Diyarbakırlılar ile "özel bir günde" bir araya gelmek için, miting tarihi olarak bugünü seçtiğini söyleyen Davutoğlu, "Güzel ve anlamlı bir günde gelmek istedim. Çünkü Cumhuriyet Bayramı'nın en fazla anlam kazandığı şehirlerimizin başında Diyarbekir gelir. Buradan İstiklal Savaşı şehitlerimiz başta olmak üzere bu vatanın dirliği, birliği, onuru ve kardeşliği için şehadete yürüyen bütün kardeşlerimize Cenab-ı Hak'tan rahmet diliyorum. Yalnızca Diyarbakır'dan değil, bu vatanın her köşesinden insanımız, milletimizin istiklali için can verdiler" diye konuştu.

Miting alanındaki vatandaşların "Kahrolsun PKK" sloganı atması üzerine Davutoğlu, "Kardeşi kardeşe düşman kılanlar, ister PKK olsun ister DHKP-C olsun, hepsi kahrolacaklar. Sizin kardeşlik iradeniz karşısında hepsi mutlaka tarih önünde hesap verecek" ifadesini kullandı.

Vatandaşlara, "Size, Türkiye'nin her yanından selam getirdim" diyen Davutoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Miting yaptığım İzmir'den, Bursa'dan, Kocaeli'den, Samsun'dan, Trabzon'dan, Erzurum'dan, Şanlıurfa'dan, Kahramanmaraş'tan, dün Malatyadaydım, oradan selam getirdim. Özellikle Diyarbekir'e selam ettiler, kardeşlik selamlarını gönderdiler. Kardeşlik selamlarını alıyor musunuz? 81 vilayeti kardeş kılan AK Parti'nin selamını alıyor musunuz? Her şeye rağmen son nefese kadar, son ana kadar kardeşlik diye haykıracak mıyız? Birlik diye haykıracak mıyız? Beraberlik diye haykıracak mıyız? Sizin selamınızı da yarın doğduğum şehir Konya'ya götüreceğim. Yüreğimin şehri Diyarbekir'den, doğduğum şehir, gönlümün şehri Konya'ya götüreceğim. Bilin ki biz ne kadar Konyalıysak o kadar Diyarbekirliyiz. Biz ne kadar Diyarbekirliysek o kadar Konyalıyız. Bizi tarih boyunca hiçbir güç birbirinden koparamadı, koparamayacak."

- "Huzurumuza kasteden kim olursa olsun, adalete hesap verecek"

Diyarbakırlılara, "Bizim dinimiz bir, kıblemiz bir, geçmişimiz bir, kaderimiz bir, geleceğimiz bir, her şeyimiz bir ve beraber" diye seslenen Davutoğlu şunları kaydetti:

"Sıkıntılarımız yok mu? Elbette var. Hatalarımız olmadı mı geçmişte? Elbette oldu. Fakat merak etmeyin, bu sorunların hepsine çözüm getirme iradesi, bu sorunların hepsine bir şekilde, mutlaka, kardeşlik bağlamında çözüm bulma iradesi bizdedir. Bu sıkıntıların hepsini birlikte aşacağız. Hiç merak etmeyin. Bunları da, bu zor günleri de hep beraber geçeceğiz. Bu ülkede hiçbir yara açıkta kalmayacak. Hiçbir yara kanamaya devam etmeyecek. Huzurumuza kasteden kim olursa olsun, adalete hesap verecek.

12 yaşındaki Fırat'ı katledenler, bir çorbacıda garsonluk yapan o yiğit Şeyhmus'u, garip Şeyhmus'u katledenler, o çorbacıda oğlu için düğün hazırlığında gidip de çorba içen Osman Bey'i katledenler, Erzurum-Kemah yolunda 60 yaşındaki Makbule teyzeyi katledenler mutlaka hesap verecek. Mutlaka hesap verecekler. Fırat 12 yaşında oyun çağında bir çocuktu, Şeyhmus ekmeğinin derdinde bir işçi kardeşimizdi, Osman oğlunu evlendirme derdinde bir vatandaşımızdı, Makbule teyze nice yıllar torunlarını sevmek istiyordu. Bu kendi halindeki kardeşlerimiz, bu yiğit Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı kardeşlerimiz, bu yiğit Kürt kardeşlerimiz, terör örgütünün kurşunlarına, mayınlarına hedef oldular."

- "Medeni Konak demokrasi şehidimizdir"

Nusaybin'de, AK Parti Seçim Koordinasyon Merkezi Başkanı Medeni Konak'ı "kalleşçe" öldürenlerin mutlaka hesap vereceklerine vurgu yapan Davutoğlu, "Zannediyorlar ki bu yiğit Kürtler, bu yiğit Türkler, bu vatanın evlatları böyle kalleşçe saldırılar karşısında sinerler, korkarlar, geri çekilirler, sandık başında durmaktan çekinirler. Aziz Diyarbakırlılar, yiğit Diyarbakırlılar, Medeni Konak kardeşimiz adına size soruyorum, onun emaneti adına size soruyorum, sizler bu tehditler karşısında korkar mısınız? Siner misiniz? Sandığı kimseye terk eder misiniz?" dedi.

Medeni Konak'a Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileklerini yineleyen Davutoğlu, "O artık gönlümüzde, artık bir demokrasi şehidimizdir" diye konuştu. Davutoğlu, alandaki vatandaşlardan Medeni Konak için Fatiha okumalarını rica etti.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Nusaybin Ziraat Odası Başkan Yardımcısı Medeni Konak'ın yolda arabasının içinde "haince, hunharca" katledildiğini belirterek, "Sayın Kılıçdaroğlu'ndan ses yok, Bahçeli'den yok. O her fırsatta devlete 'katil' diyen Demirtaş, dönüp de Medeni kardeşimizin katillerine, alçaklara 'katil' diyemiyor. Çünkü korkarlar. İşte çağrıda bulunuyorum, biz nasıl her saldırı karşısında, bu saldırıları kınamışsak, çıksınlar onlar da kınasınlar, biz nasıl her saldırıda taziye sunduysak, onlar da sunsunlar" dedi.

Başbakan Davutoğlu, Avrupa'da Hazreti Peygamber'e hakaret eden bir karikatür yayınlandığında milyonlarca Diyarbakırlının sokağa çıktığını ve "Hazreti Muhammed'in izzeti, onuru hepimizin onuru" deyip, meydanlardan onun onurunu koruduğunu anımsattı.

Diyarbakırlılara "Allah razı olsun" diyen Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şimdi bu hainler en az Danimarka'daki karikatür kadar alçakça bir karikatür yayınladılar. Diyarbekirli, susacak mısın, Diyarbekirli bu hakaretleri içimize sindirecek miyiz, Diyarbekirli, bu hakaret Türk'e, Kürt'e, Sünni'ye, Alevi'ye, o ulu peygamberin tozunun toprağı olmaya hazır her mümine yapılan bir hakarettir. Diyarbekir'i bunlara teslim edecek miyiz, bırakacak mıyız? Peygamberler şehri Diyarbekir, gür bir sesle peygamberimize sahip çıkacak mısınız? İşte kıblemiz bir bizim, kimsenin inancıyla herhangi bir meselemiz yok ama birisi Hz. Peygamber'e dil uzatırsa, birisi ona hakaret ederse, yüreğinden gelen sesle Diyarbekirli ayakta durur, dimdik durur, başı dik durur, vakur durur ama o ulu peygambere hakaret ettirmez."

Başbakan Davutoğlu, terör saldırıları karşısında her zaman dik durduklarını ve aynı gerçeği haykırdıklarını belirterek, nerede bir saldırı olduysa ister HDP ister CHP'ye, hep kınadıklarını ve lanetlediklerini vurguladı.

Vatandaşların, "Şehitler ölmez, vatan bölünmez" sloganları üzerine Davutoğlu, "Bu slogan her yerde güzel ama Diyarbekir'de bir başka güzel. Şehitler ölmez, vatan bölünmez" dedi.

Davutoğlu, tüm şehitleri rahmetle andı, emanetlerini ise kendi emanetleri olarak gördüklerini belirtti.

- CHP, MHP ve HDP'ye çağrı

Mardin Nusaybin Ziraat Odası Başkan Yardımcısı Medeni Konak'ın silahlı saldırı sonucu hayatını kaybettiğini hatırlatan Davutoğlu, şunları söyledi:

"Dün akşam şehit edildi Medeni kardeşimiz, bugün neredeyse üzerinden 24 saat geçiyor, ne CHP'den bir kınama var, bir taziye var, ne MHP'den var, ne de HDP'den var. Onlara en ufak saldırı olduğunda biz anında lanetliyoruz. Evvelsi gün Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi önünde havaya atılan ki sonra CHP ile eski ilişkisi olan biri çıktı ama duyduğum anda Kılıçdaroğlu'nu aradım ama Medeni kardeşimiz, yolda arabasının içinde haince, hunharca katledildi. Sayın Kılıçdaroğlu'ndan ses yok, Bahçeli'den yok. O her fırsatta devlete 'katil' diyen Demirtaş, dönüp de Medeni kardeşimizin katillerine, alçaklara 'katil' diyemiyor. Çünkü korkarlar. İşte çağrıda bulunuyorum, biz nasıl her saldırı karşısında, bu saldırıları kınamışsak, çıksınlar onlar da kınasınlar, biz nasıl her saldırıda taziye sunduysak, onlar da sunsunlar. Ama eğer saldırı AK Parti'ye yapılırsa 'iyi oldu' diyip, kenardan seyrederler. Eğer kendilerine yapılırsa hemen mağdur durumunda hemen istismara yönelirler ama bilin ki Diyarbekirliler, biz hangi vatandaşımıza saldırı yapılırsa yapılsın, siyasi düşüncesi ne olursa olsun hepsine karşı çıktık, karşı çıkmaya devam edeceğiz."

Bu acıların, sıkıntıların bir gün geçeceğini anlatan Davutoğlu, dostça, kardeşçe bu ülkenin istiklali ve istikbali için hep birlikte mücadele edileceğini kaydetti.

"Gençlik seninle gurur duyuyor" sloganları üzerine de Başbakan Davutoğlu, Diyarbakırlı gençlerle, her türlü baskıya direnen yiğit Kürt gençleriyle gurur duyduklarını bildirdi.

- "Acıları yaşatanlar pişman olacaklar"

Bu acıları yaşatanları, gönül birliğine kastedenlerin güzel günler geldiğinde, acılar geçtiğinde pişman olacaklarını vurgulayan Davutoğlu, "(Ellerimiz kopsaydı da o silahlara tekrar sarılmasaydık) diyecekler. Emin olun, o günleri hep beraber göreceğiz. Huzur ve barış günlerini hep beraber göreceğiz" ifadesini kullandı.

Diyarbakır'da coşkulu bir şekilde karşılandığını ve meydanda al bayrağın dalgalandığını aktaran Başbakan Davutoğlu, meydandakilerden Türk bayraklarını tekrar dalgalandırmalarını isteyerek, "Bu bayrak hepimizin, şehitlerimizin kanını temsil eden bu bayrak, hepimizin bayrağı, bu bayrak Diyarbekir'in bayrağı, bu bayrak Hakkari'nin, bu bayrak Edirne'nin, bu bayrak Gazze'nin, bu bayrak Kudüs'ün, bu bayrak Saraybosna'nın bayrağı" diye konuştu.

Türk bayrağını milletin en önemli sembolü olarak gördüklerini ifade eden Davutoğlu, Gazze'de, Kudüs'te bir saldırı olsa Filistinlilerin her şeyden önce al bayrağı dalgalandırdıklarını belirtti.

Vatandaşların "Kahrolsun İsrail" sloganları atması üzerine Başbakan Davutoğlu, şu değerlendirmede bulundu:

"İsrail de, bu bölge üzerinde operasyon yapıp, kardeşi kardeşe kırdıran kim varsa, bu vatan topraklarını bölmek isteyen ve birtakım karanlık planlara alet olan kim varsa hepsine karşı omuz omuza duracağız, Diyarbekirliler. Biz 780 bin kilometrekarede yaşayan 78 milyon vatandaşlarımızla birlikte güçlü ve büyük bir ülkeyiz, zengin bir ülkeyiz ama bizim bu zenginliğimiz yerin altında değil, üstünde. İstanbullu, Diyarbakırlı, Ankaralı, İzmirli yiğitlerimiz var, vefakar kadınlarımız, mangal yürekli gençlerimiz var. Zenginliğimiz bu bizim. İşte bu zenginliğimize sahip çıkmalıyız. Bir daha eski hatalarımıza düşmemeli, geçmişimizden ders almalıyız. O geçmişi hatırlıyoruz değil mi? Geçmişte aciz siyasetçiler, Türkiye'yi toptan bir iflasa sürüklediler. Bu ülkeyi, milletin seçtikleri değil, adeta IMF yönetiyordu. Bu ülkeyi çalışarak ya da üreterek değil, borç alarak idare ediyorlardı. O dönemde yaşanan krizlerin faturasını yine suçsuz vatandaşlarımız ödüyordu. Çok ağır bedeller ödettirdiler bize. Ülkemiz uçurumun kenarına geldiğinde, milletimiz devreye girdi, 'yeter artık yeter' dedi, 'karar da, söz de milletindir' dedi."

Davutoğlu, 2002 yılında AK Parti ile milletin iktidara geldiğini anımsatarak, Türkiye'nin makus talihinin değiştiğini, her alanda yapılan atılımlarla bir sessiz devrimi gerçekleştirdiklerini, IMF'ye borç ödendiğini ve başka ülkelere borç veren, mazlumlara sahip çıkan bir ülke haline gelindiğini anlattı.

AA

Popular Articles

Latest Articles