Çok sevdiniz, çok güzel zamanlar geçirdiniz ama büyük kırgınlıklarla bitti ilişkiniz. İşte burada, çok sevdiği halde asla aramayan insanların haklı nedenlerini konuşacağız.
Eliniz bir türlü telefona gitmez çünkü;
başlıyoruz!
Her ne kadar sevginizde bir eksilme olmasa da ortada kırılan bir gurur vardır.
Bazen o gururu ezip geçmek sandığımız kadar kolay değildir.
Kendinizi ezip, gururunuzu ayaklar altına almaktan korkarsınız.
Korkunun da ecele faydası yok, hatırlatalım dedik...
Geçmişteki güzel anlar elinize telefonu almanızı sağlar fakat yaşanan kırıcı olaylar o numarayı çevirmenize ya da bir mesaj atmanıza engel olur.
Ah şu engeller yok mu...
Her gün üzülmektense birkaç gün üzülmeyi tercih edersiniz.
Bir bakıma mantıklı gelebilir.
İçinizden bir ses hep, "keşke o arasa." der...
Fakat o telefon hiç çalmaz.
Arasanız ne diyeceğinizi de bilmiyorsunuzdur. Saçma sapan cümleler kurmaktan da korkarsınız.
Aylardır konuşmamışsınız gidip de 'naber?' mi diyeceksiniz şimdi...
Kafanızda hep soru işaretleri vardır. "Aramalı mıyım?" diye kendinizi düşünürken bulursunuz.
Çözüm bulamazsınız.
Hep bir işaret beklersiniz, o işaret gelmeyince de olduğunuz yerde kalırsınız.
Bekle dur şimdi.
İçinizde korku da vardır. Hala sizin gibi hissetmiyor olma ihtimalini göze alamazsınız.
Reddedilmeyi kaldıramayabilirsiniz.
Bazen de içinize bir "acaba geç mi kalırım?" hissi düşer.
Hayatta neyin ne olacağını asla bilemezsiniz çünkü...
Gerçi bir işaret gelse de cesaretinizi toplamanız öyle kolay olmayacaktır.
Ah gelse şu işaret diye bekler durursunuz.
Ama bir gerçek var ki, seviyorsanız gidin konuşun!
Gururunuzu bir kez olsun geride bırakabilirsiniz. Hadi bakalım!