A­n­k­a­r­a­­d­a­ ­D­o­ğ­u­p­ ­İ­n­g­i­l­t­e­r­e­­d­e­ ­S­o­n­ ­B­u­l­a­n­ ­O­l­d­u­k­ç­a­ ­A­s­i­ ­B­i­r­ ­P­u­n­k­ ­M­ü­z­i­k­ ­S­e­r­ü­v­e­n­i­:­ ­T­h­e­ ­C­l­a­s­h­

A­n­k­a­r­a­­d­a­ ­D­o­ğ­u­p­ ­İ­n­g­i­l­t­e­r­e­­d­e­ ­S­o­n­ ­B­u­l­a­n­ ­O­l­d­u­k­ç­a­ ­A­s­i­ ­B­i­r­ ­P­u­n­k­ ­M­ü­z­i­k­ ­S­e­r­ü­v­e­n­i­:­ ­T­h­e­ ­C­l­a­s­h­

1970'lerin sonunda kurulan ve punk rock'ın efsane isimlerinden biri haline gelen The Clash, müzik dünyasını sadece enerjik melodileri ve asi tavrıyla değil, aynı zamanda politik ve toplumsal mesajlarıyla da sarsmıştı. Hayranları için bir kurtuluş sembolü, eleştirmenler için bir müzik fenomeni olan bu efsane grup, 'London Calling' gibi klasikleşmiş şarkılarıyla halen milyonların müzik listelerinde yerini koruyor. 

Gelin, The Clash grubunu birlikte keşfedelim. 👇

Kaynak: 1

1970'lerde Punk müzik, Sex Pistols grubu ile İngiltere sokaklarında patlama yaptı.

1970'lerde Punk müzik, Sex Pistols grubu ile İngiltere sokaklarında patlama yaptı.

Sex Pistols'un "Anarchy in the U.K" turnesinde ön grup olarak sahneye çıkan dört genç, punk müziği yeni bir seviyeye taşıdı.

Sex Pistols'un "Anarchy in the U.K" turnesinde ön grup olarak sahneye çıkan dört genç, punk müziği yeni bir seviyeye taşıdı.

Bu dört gencin kurduğu The Clash, politik bir duruşa sahipti ve insanları düşündürmeye, harekete geçirmeye çağırıyordu.

Grubun menajeri Bernhard Rhodes, 68 kuşağının eylemlerine katılmış biriydi ve grubu politik bir kimlikle öne çıkarmak istiyordu.

Grubun ana dörtlüsü, vokalde Joe Strummer, gitarda Mick Jones, basta Paul Simonon ve davulda Topper Headon'du.

Grubun ana dörtlüsü, vokalde Joe Strummer, gitarda Mick Jones, basta Paul Simonon ve davulda Topper Headon'du.

Joe Strummer, Ankara doğumlu bir diplomat çocuğuydu ve müziğe ilk olarak flüt çalarak başladı.

Joe Strummer, Ankara doğumlu bir diplomat çocuğuydu ve müziğe ilk olarak flüt çalarak başladı.

Mick Jones ve Paul Simonon ise İngiltere'nin Brixton şehrinde işçi sınıfı ailelerde büyümüşlerdi.

Mick Jones ve Paul Simonon ise İngiltere'nin Brixton şehrinde işçi sınıfı ailelerde büyümüşlerdi.

Jones, müzikal bir deha; Simonon ise asi bir imaja sahipti. Bu dörtlü, İngiliz gazetelerinde sıkça geçen 'çatışma, mücadele etme' anlamlarına gelen The Clash adı altında müzik yapmaya başladılar.

1977'de ilk singleları White Riot’ı çıkardılar.

İngiliz hükümeti grubu o kadar tehditkar buluyordu ki 1977'de üyeler Joe Strummer ve Paul Simonon, yastık kılıfı çalmaya varan saçma suçlamalarla tutuklandılar.

İngiliz hükümeti grubu o kadar tehditkar buluyordu ki 1977'de üyeler Joe Strummer ve Paul Simonon, yastık kılıfı çalmaya varan saçma suçlamalarla tutuklandılar.

Diğer iki üye Mick Jones ve Topper Headon ise daha ilginç bir suçlama olan 'tabancayla güvercin kaçırmak' sebebinden gözaltına alındılar.

The Clash, ırkçılığa ve sosyal adaletsizliğe karşı durduklarını açıkça ifade ediyor ve bu yüzden "Rock Against Racism" konserleri gibi etkinliklerde yer alıyorlardı.

The Clash, ırkçılığa ve sosyal adaletsizliğe karşı durduklarını açıkça ifade ediyor ve bu yüzden "Rock Against Racism" konserleri gibi etkinliklerde yer alıyorlardı.

Müziklerini Jamaikalı Reggae tınıları ile harmanlayarak punk müziği farklı bir boyuta taşıdılar.

1981 yılında çıkan "Sandinista!" albümü Amerikan müzik eleştirmenleri tarafından oldukça iyi karşılandı.

1981 yılında çıkan "Sandinista!" albümü Amerikan müzik eleştirmenleri tarafından oldukça iyi karşılandı.

Ancak aynı yıl, grup içindeki uyuşturucu problemleri ve diğer anlaşmazlıklar yüzünden The Clash yavaş yavaş dağılmaya başladı.

1982'de Amerika'da popülerliğin zirvesine ulaşmış olsalar da grup bir sonraki yıl ana üyeleri arasında yaşanan anlaşmazlıklar sebebiyle dağıldı.

1982'de Amerika'da popülerliğin zirvesine ulaşmış olsalar da grup bir sonraki yıl ana üyeleri arasında yaşanan anlaşmazlıklar sebebiyle dağıldı.

Grubun önemi ve etkisi zamanla daha da anlaşıldı.

Grubun önemi ve etkisi zamanla daha da anlaşıldı.

Öyle ki dünyanın dört bir yanındaki şehirlerde 'Uluslararası The Clash Günü' kutlanmaya başlandı. Grup üyeleri, faşizme, ırkçılığa, şiddete karşı olduklarını ve yaratıcı olmak için burada olduklarını belirtiyorlardı.

Joe Strummer'ın 2002 yılında vefat etmesiyle grup tarihe karışsa da onların bu duruşu ve müzikleri halen ilham kaynağı olmaya devam ediyor.

Joe Strummer'ın 2002 yılında vefat etmesiyle grup tarihe karışsa da onların bu duruşu ve müzikleri halen ilham kaynağı olmaya devam ediyor.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir. 👇

Popular Articles

Latest Articles