Kendimizi kandırma konusunda çığır açtığımız bir çağdayız. Artık estetik doktorlarına Photoshop'lu ve filtreli fotoğraflarla gidiliyor.
Bundan 20-30 yıl önce yaygınlaşan estetik operasyon furyasında ünlüler önemli birer örnekti.
Güzellikleriyle göz önünde olan isimlerin bizi etkilemesi çok olağan elbette.
Estetik operasyon yaptırmak isteyenler, günümüz teknolojisi de olmadığından istedikleri sonucu göstermek için genellikle görüşmeye yanlarında ünlü fotoğrafları ile gidiyordu.
Deniz Akkaya'nın ünlü yıldız Liv Tyler'ın fotoğrafı ile doktora gittiği bir şehir efsanesi olarak kulaktan kulağa yayılmıştı.
Teknoloji geliştikçe kişiler muhtemel sonucu görmeye başladı. Böylece ünlü fotoğraflarından ziyade kişisel ihtiyaçlar ön plana çıktı.
Elbette ünlüler etkilemeye devam ediyor ama yine de kişinin özel talepleri ön plana çıkıyor.
Buraya kadar her şey normal ve zamana uygun görünüyor. Ancak bu noktada sıkıntılı bir durum ortaya çıkıyor.
Ünlülerin yerini sosyal medya alıyor diyebiliriz.
Önce efektler, filtreler; sonra makyaj, güzelleşme programları ve Photoshop ile günümüzde sosyal medyada pek çok kişi gerçek hayatta olduğundan farklı görünmeye başladı.
Kolayca edinilip kullanılabilen bu programlar sayesinde pek çok insan kendi üzerinde oynamalar yapıyor.
Ünlülerden fenomenlere ve sıradan insanlara; pek çok kişi bu uygulamaların bağımlısı olmuş durumda.
Hatta kimileri bu yüzden gerçeklikten uzaklaşıp bambaşka insanlara dönüşüyor.
Yüzünüzde, vücudunuzda beğenmediğiniz ne varsa saniyeler içinde değiştirebiliyor, "ideal" görüntünüze kolayca kavuşabiliyorsunuz.
Bunun negatif yanı da var tabii, fotoğraflarınız insanlar tarafından beğenildiğinde aslında gerçek haliniz beğenilmiş olmuyor. Giderek sosyal medyadaki haline alışan insanlar, aynadaki gerçek hallerini beğenmemeye başlıyor.
Bu yüzden son dönemde estetik cerrahların kapısı daha sık çalınıyor ve kişiler kendi fotoğraflarıyla başvuruyor.
'Selfie estetiği' olarak bilinen bu trendin altında yatan sebep çoğu zaman düzenlenmiş fotoğraflar. Kişiler olmak istedikleri hallerini doktorlara gösterebiliyor.
Ünlülere benzemeye çalışmak yerine, insanların kendi vücut özellikleri üzerinden değişim talep etmesi aslında kulağa daha mantıklı geliyor.
Herkeste her şey aynı durmaz. Bir ünlünün hayranlık uyandıran burnu bir başka yüzde farklı durabilir. Bu sebeple kişilerin kendi yüz ve vücutlarına uygun değişimlere yönelmesi ve başkasına değil de kendisinin en iyi haline benzemek istemesi daha doğru.
Öte yandan bu durum da sağlıksız. Plastik cerrahi bazı talepleri karşılama konusunda yetersiz kalabiliyor.
İnsan anatomisi belli ve hem sağlık, hem de estetik açısından belli bir noktaya kadar değiştirilebilir. Oysa Photoshop ile anatomi kuralları hiçe sayılabiliyor ve gerçek hayatta mümkün olmayan sonuçlar elde ediliyor. Doktorların bazı talepleri karşılaması mümkün değil, doğru da değil.
Filtrelerdeki kadar kocaman ve çekik gözler, pürüzsüz cilt gerçek hayatta mümkün olmayan özelliklerden.
Ancak sosyal medyada kendinin ve başkasının sürekli bu şekilde fotoğraflarını görenler kanıksamaya ve normal olduğunu düşünmeye başlıyor.
Zaten fotoğraflar için yapılan bazı estetik operasyonlar gerçek hayatta aynı görünmüyor.
Abartılı şekilde büyütülen dudaklar, küçültülen ve ucu kalkık burunlar fotoğraflarda güzel görünüyor olabilir; ancak gerçek hayatta, videolarda yapay görünüyor ve tüm dikkati üstüne çekiyor.
Sonuç olarak belli bir yaş üzerine tüm bunlar saçmalık gibi gelse de, yeni neslin sadece bu örnekleri gördüğü için beden algı bozukluklarına yol açabiliyor.
Tek dokunuşla değiştirilebilen ve sürekli daha fazlası talep edilen sosyal medyada iyi görünme çılgınlığı, gerçek üstü bir insan görüntüsü algısına sebep oluyor. Doktorların şikayetçi olduğu bu durumu çözmek için daha fazla sosyal medyada daha fazla 'normal' insanlar görünür olmalı.
Siz ne düşünüyorsunuz?
