Yıllardır nasıl fark etmemişiz şaşırdık...😱
1. Jean Ingres’in “Comtesse d’Haussonville'in Portresi”
Eğer fark ettiyseniz, resimdeki kadının sağ kolu biçimsiz görünmekte. Ön kolu olması gerektiğinden daha uzun kalmış durumda. Dirsek oldukça uzağa konumlandırılmış ve bundan dolayı da parmaklar doğal bir formda durmuyor. Bunlara ek olarak, modelin arkasında bulunan yansımada, model elini çenesinde tutuyor olsa da yansımasında bunu göremiyoruz.
Jean Ingres'in işlerinde çok büyük farklılıklar göstermekte. Bazı işlerinde kusursuz derecede doğal görünümlere ulaşabilirken, bazen de vücut ölçülerini tutturamadığını bu örnekteki gibi gözlemleyebiliyoruz.
2. Théodore Géricault’nın “The 1821 Derby at Epsom” tablosu:
Géricault’s tablosunda tasvir edildiği atların koşuşundaki gibi bir anatomi normalde bulunmamaktadır. Resimdeki atın bacakları yanlış konumlandırılmış. Hem ön hem de arka bacakları zıt taraflarda resmedilmiş ve bu normalde koşan bir hayvanda olan bir durum değil. Bu resimdeki hata ise ünlü bir fotoğrafçı olan Eadweard Muybridge tarafından bulunmuş.
3. Sandro Botticelli’nin “Primavera” tablosu:
Sandro Botticelli’nin “Venüs'ün Doğuşu” tablosu
Botticelli'nin eserlerinde konu ayak çizimine gelince ana ya da yan karakter çizimleri fark etmeksizin bir problem ortaya çıkıyor. Bunun nedeni ise bir tartışma konusu ve gizemini hala korumakta. Ressamın ünlü resimlerinden “Primavera” ve 'Venüs'ün Doğuşu' tablolarında da sanki son anda aceeyle çizilmiş ayak figürlerine rastlıyoruz. Belki de bu durum, ressamın realist çizgiden uzaklaşıp 'decorativism'e kaymak istemesinden kaynaklanıyor olabilir.
4. Michelangelo Buonarroti’nin “Pietà” eseri
“Pietà”, Michelangelo'nun imzası bulunan tek sanat eseridir. Anlatılmak istenen durum o kadar güzel tasvir edilip heykelde can verilmiş ki yıllarca bu küçük detaylar fark edilmemiş bile. Ama Meryem ve İsa'nın vücut pozisyonlandırmalarına bir bakın. Meryem'in vücudu güçlendirilmek amaçlı olması gerektiğinden çok daha büyük yapılmış. Elleri, bacakları ve omuzları ise İsa'nın vücudundan daha büyük.
5. Canterbury Katedrali
Canterbury Katedrali, orta çağ mimarisiyle Büyük Britanya'da bulunan ilk Anglikan Kilisesidir. Ama bu niteliğinin dışında, kilisede hatalı olan konumlandırmalar mevcut. Yukarıdaki fotoğrafta ise üçüz kemer unsurunun asimetrik olduğunu görebiliyorsunuz.
6. Andrea Mantegna’nın “Ölü İsa'ya Ağıt” tablosu
Mantegna’nın bu tablosunda bir çok proporsiyon hatası mevut: İsa'nın kafası olması gerekenden büyük, oldukça uzun kolları ve kısa bacakları var. Ressamın özellikle ayakları olduğundan daha küçük yaptığına inanılıyor. Bunun sayesinde, odak omuzlara kayıyor.
7. Jan Gossaert’nin “Bir Tüccarın Portresi”
Jan Gossaert’nin “Kendi Portresi”
Mabuse olarak da bilinen Gossaert'in bazı resimlerinde parmaklar oldukça uzun ve insan doğasına uyumlu olmayacak derecede kıvrımlı çizilmiştir. Uzun süre boyunca hareket etmeden durmak oldukça zor olduğundan, büyük bir olasılıkla ressam her elin konumlandırılışını aynı elmiş gibi çizmiş olabilir.
8. Michelangelo Buonarroti’nin “Davut” Heykeli
'Davut' heykeli beş yüzyıl boyunca ideal erkek figürü olarak ele alındı. Ama eğer heykelin gözlerine bakarsanız, ikisinin de farklı yerlere baktığını fark edeceksiniz. Sağ gözü yukarıya bakarken, sol gözü ise düz bakmakta. Ama bu durumu Michelangelo'nun bilinçli bir şekilde, heykelin her tarafından estetik durabilmesi için yapmış olabileceği de iddialar arasında yer almakta.
Peki sizin bu şekilde fark ettiğiniz hatalar var mı? Yorumlarda buluşalım...