Her çocuk, her baba bazıları kadar şanslı olamayabiliyor...
1. "Madencinin" çocuğunun notu
Babacığım, isterdim ki sana 'bu gece madene gitme, biraz daha kal bizimle' diyebileyim, ama biliyorum ki çalışmak karanlığın içinden evimizin ışıl ışıl yanmasını sağlamak zorundasın. En azından kendine dikkat et baba, bel gelmeden sen gitme.
2. "Taşeron işçinin" çocuğunun notu
Çok yorulma babacığım. Ben geldiğimde bana ayıracak vaktin, benimle geçirecek zamanların olsun. İş aramak, oradan çıkıp oraya koşturmak zorundasın biliyorum ama ben çocuğum ne anlarım ki? Nasıl anlarım senin ay sonunu görebilmek için o işten o işe koştuğunu, sigortasız, üç kuruş paraya çalıştığını.
3. "Çiftçinin" çocuğunun notu
Sabahın 5'inde kalkıp akşamlara kadar güneşin alnında çalışıyorsun, 30 kuruşa domates üretiyorsun, senin alnının teri ile üretip 30 kuruşa sattığın ürününü insanlar 3 liraya yiyor. Sen yine her yıl gocunmadan ekip biçiyorsun. Üzülme babacım, ne de olsa milletin efendisi değil miyiz?
4. "Esnaf" çocuğunun notu
Ne zaman sıkıntı olmadı ki bu ülkede babacım sıkma kendini. Banka borçların, siftahsız günlerin, prim ödemelerin, süpermarketler her zaman olacak ama bize sen lazımsın. Üzülüp, sıkılıp dertlenme babacım her şey düzelir, yoluna girer yeter ki sen hep bizimle ol.
5. "İnşaat işçisinin" çocuğunun notu
Başkalarına lüks evler yaparken sen avuçlarımızdan kayıp gitme babacım. Üç kuruş fazla kar etmek, ceplerini biraz daha fazla doldurmak isteyenlerin hırsları uğruna senin canını tehlikeye atmalarına izin verme... Böyle diyorum da bu senin elinde değil biliyorum baba. Kendine dikkat et, bize ayıracak vaktin de olabilsin.