T­a­r­i­h­ ­F­ı­ş­k­ı­r­ı­y­o­r­!­ ­H­a­y­d­a­r­p­a­ş­a­ ­K­a­z­ı­l­a­r­ı­n­d­a­ ­H­e­l­e­n­i­s­t­i­k­ ­D­ö­n­e­m­e­ ­A­i­t­ ­K­i­r­e­m­i­t­ ­M­e­z­a­r­ ­B­u­l­u­n­d­u­

T­a­r­i­h­ ­F­ı­ş­k­ı­r­ı­y­o­r­!­ ­H­a­y­d­a­r­p­a­ş­a­ ­K­a­z­ı­l­a­r­ı­n­d­a­ ­H­e­l­e­n­i­s­t­i­k­ ­D­ö­n­e­m­e­ ­A­i­t­ ­K­i­r­e­m­i­t­ ­M­e­z­a­r­ ­B­u­l­u­n­d­u­

Kadıköy'ün tarihine ışık tutan ve dört yıldır devam eden Haydarpaşa kazılarında, Helenistik döneme (MÖ 330-MÖ 30) ait kiremit mezar bulundu.

Haydarpaşa ve çevresinde, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığınca 2018'den beri 475 bin metrekarelik alanın 75 bin metrekaresinde arkeolojik kazı yapılıyor. Peronların kaldırılmasının ardından Helenistik döneme ait mezar ile çoklu mezar, döküm atölyesi, peron alanı dışında da Osmanlı dönemine ait çeşme, Bizans döneminde yapılan ayazma ve İkinci Dünya Savaşı zamanında kurulan sığınak bulundu.

Alanda kazı çalışmalarını sürdüren arkeologlar, son olarak Helenistik döneme ait kiremit mezar tespit etti. Mezar, kazı alanında, Helenistik döneme ait platformun dışında ortaya çıkan o zamana ait tek örnek olması nedeniyle önemli bir buluntu özelliğini taşıyor.

Hellenistik dönem kremasyon mezarları açısından iyi bir örnek

Hellenistik dönem kremasyon mezarları açısından iyi bir örnek

İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürü Rahmi Asal, kazılarda gün yüzüne çıkan kiremit mezara ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, mezarın yanları ve üzerinin kapatılmış olduğunu söyledi. Mezarı ilginç kılan özelliğin yakılma yani kremasyon yapılması olduğunu aktaran Asal, şöyle devam etti:

'Etrafında başka herhangi bir yanık izi de olmadığı için tabakada oluşan bir yangından dolayı iskeletin yanmadığını anlıyoruz. Bu mezarda kremasyon yapılarak gömü olmuş. Daha yeni açıldı, iskelet ve kalıntılar yeni yeni ortaya çıkarılıyor. Çok önemli bir şey. Bu bölgede Helenistik döneme ait platformun dışında çıkan tek Helenistik dönem buluntusu. Onun için çok kıymetli. Bu alandaki en erken buluntulardan biri. Mezarın içinde iki ölü hediyesi tespit ettik. Onlar da maalesef yangından dolayı tahrip olmuş. Pişmiş topraktan bir kadeh, bir de koku şişesi bulundu. Arkeologlar çalışmalara devam ediyor. Burada Helenistik dönem mezarı çıkması çok önemli kronolojisi açısından, ikincisi de kremasyon olması. Helenistik dönem bu tip kremasyon mezarları ben hiç görmedim. Bu, iyi bir örnek. Önümüzdeki süreçte belki bizlere çok daha kıymetli bulgular verecek.'

18 bin sikkenin 2400'ü envantere alındı

18 bin sikkenin 2400'ü envantere alındı

Alandan atölyeye taşıdıkları 70 bin kasa buluntunun tasniflerinin sürdüğünü anlatan Asal, 18 bin sikkenin tespit edildiğini, bunların 2400'ünün envantere alındığını, henüz temizliği yapılmayan 10 bin civarında sikke olduğunu söyledi. Toplu mezarların büyük bir bölümünü kazdıklarını, şu an iki noktada yoğunlaştıklarını dile getiren Asal, 'Önümüzdeki ay geriye kalanlar üzerinde çalışacağız. Bu alanlarda üst üste çoklu gömülmeler olduğu için antropologlar, arkeologlar gözetiminde kazı çalışması yapılıyor.' diye konuştu.

Alan arkeolojik kalıntı ve buluntular içeriyor

Alan arkeolojik kalıntı ve buluntular içeriyor

Asal, kazı alanında, Helenistik dönemden, erken Cumhuriyet'e kadar kalıntı gruplarının yer aldığını belirterek 'Alan çok girift bir arkeolojik kalıntı ve buluntu grubu içeriyor. Her kalıntıya, kendi içinde yaşadığı dönemde bile dönem dönem bir başka ihtiyaca yönelik dokunulmuş. Evreler oluşmuş. Bunları tespit etmek de kolay değil. Tren raylarının buradan geçmesi nedeniyle de baya bir müdahale olmuş. Kalıntıları tanımlamak biraz zor duruma gelmiş ne yazık ki.' değerlendirmesinde bulundu.

Bölgenin, antik kaynaklarda Kalkedon'un batı limanı olarak bilindiğini, bunun da kazılardaki somut belgelerle de tespit edildiğini vurgulayan Asal, şöyle devam etti:

'Ayrıca liman ve ticaret hayatı, özel hayat, alışveriş yöntemleri, Osmanlı döneminde burası askeri bir geçiş noktası ve konaklama alanı. Onların konakladığı döneme ait izler, çanak, çömlekle, sikkeler yani bu bölgenin hayatına dair çok önemli veriler elde ettik. İslamiyet'in ilk dönemlerin İstanbul'a erken dönemlerde yapılan akınlar var. Bir umut onlarla ilgili bir şeyler bulabiliriz dedik, ne yazık ki öyle bir veriye henüz ulaşamadık ama ulaşmayacağız anlamına da gelmiyor. En büyük beklentilerimizden biri biraz o.'

Rahmi Asal, araştırmacıların antik kaynaklardan belirlediği iki önemli bulgudan birinin Azize Efemya Kilisesi, diğerinin Azize Bassa Kilise olduğunu dile getirdi.

Toplu mezar bulunan noktalardan birinde Azize Bassa Kilisesi'ne ait kalıntı olduğunu düşündüklerini anlatan Asal, yine kaynaklarda da bahsedilen ayazmanın da ortaya çıkarıldığını, bunların onarımıyla ilgili çalışmaların başladığını aktardı. Asal, bu buluntuların Türkiye ve İstanbul arkeolojisi için önemli çalışmalar olduğunu vurguladı.

Popular Articles

Latest Articles