Hayatın akışına bir mola verip anın tadını çıkarman ve işini keyifli bir hale getirmen senin elinde. Peki, bunu başarmak için nereden başlaman gerektiğini biliyor musun? İşte daha keyifli bir iş ve sosyal yaşam dengesi için 11 değerli öneri!
1. Öncelikle her zaman kendini ön planda tutarak ve kendini severek yola çıkmalısın.
Kendini sevmek ve kendini değerli görmek her şeyin başı. İş, eğitim ya da günlük hayatın koşuşturmacası, tüm odağını senden bağımsız değişkenlere vermene sebep olabiliyor. Halbuki sen iyi ve zinde olmazsan hiçbir şeyi daha iyi hale getiremezsin. Dolayısıyla konu ne olursa olsun, öncelikle kendini değerli görerek ve hislerini dinleyerek işe başlamalısın.
2. Şikayetçi olmayı ve sitem etmeyi bırakmalısın.
Sürekli bir şeylerden şikayet eder konumda olmak hem senin motivasyonunu hem de çevrendekilerin sana karşı tutumunu negatif yönde etkileyecektir. Üstelik herhangi bir adım atmadan ve çözüm odaklı yaklaşmadan sadece şikayet etmek hiçbir sorunu çözmene yardımcı olmayacaktır.
Öncelikle kendi huzur ve motivasyonun için bu üsluptan vazgeçmeli, konuları çözüm odaklı bir şekilde ele almaya başlamalısın.
3. Yaptığın işin iyi ve kötü yanlarını yazıya dökmen, bakış açını yeniden şekillendirmen için faydalı olacaktır.
Bir işe dair negatif olaylar üst üste geldiğinde objektif bakış açını kaybedip negatif unsurları bir bütün gibi görmen çok olası. Bu gibi durumların motivasyonunu bozmasına ve karar mekanizmana zarar vermesine engel olmak için bir 'reset' butonuna ihtiyacın olabilir.
Lezzetli bir kahve yapıp güzel bir müzik eşliğinde hayata biraz olsun mola vermen, objektif bakış açını yenilemen için fırsat yaratacaktır. Bu motivasyonu sağladıktan sonra yaptığın işin artı ve eksilerini bir kağıda dökmen her şeyi çok daha somut bir hale getirecek, sağlıklı düşünmene yardımcı olacaktır.
4. Çalışma ortamını düzenlemenin etkisi büyük!
Yaptığın işin gerekliliklerinden ve çalışma formundan bağımsız olarak, tertip ve düzenli bir çalışma ortamı hem psikolojini hem de motivasyonunu değiştirme potansiyeline sahip. Düzenli bir çalışma ortamının verimlilik açısından önemi de oldukça fazla.
Yeni bir başlangıç yapmak ve hem işini hem de hayatını keyifli bir forma getirmek için biraz emek sarf etmeli, çalışma ortamını düzenlemek için adım atmalısın.
5. Dev hedefler ve hayaller yerine basamakları tırmanarak ilerleyeceğin küçük hedefler belirlemelisin.
Mükemmeliyetçi bir yaklaşımla direkt olarak zirveye ulaşmayı beklemek çoğu zaman gerçekçi bir yaklaşım olmuyor. Bunun yerine başarıya giden yolu iniş ve çıkışlarla dolu bir süreç olarak görmeli, adım adım ilerleyeceğin küçük ara hedefler belirlemelisin. Şampiyonluğa giden yolda her maç senin için final maçıdır ve odaklanman gereken maç, her zaman önündeki ilk maçtır.
6. Yaptığın iş ne olursa olsun her zaman başarıya odaklanmalısın.
Her yaptığın işe büyük bir motivasyonla ve hevesle başlaman mümkün olmayabilir. Bazı işleri gereksiz ya da önemsiz değerlendiriyor olman da olası. Sebebi her ne olursa olsun yaptığın işi yük olarak görmen senin işe olan bakış açını yansıtacaktır. Bu durum hem kendinde hem de çevrende başarısızlık algısı yaratacaktır. Eğer bir işe başladıysan öncelikli hedefin her zaman o işi en yalın ve en güzel şekilde tamamlamak olmalı.
7. Eğer ekiple hareket ediyorsan iyi iletişim olmazsa olmaz!
Ekip çalışmasına gerek duyulan işlerde en kritik adımlardan biri ekip içi iletişimdir. Ekip arkadaşlarınla samimi ilişkiler kurman her şeyden önce sosyalleşmeni ve günlük rutinini eğlenceli hale getirmeni sağlayacaktır. Mutlu bir şekilde ve iyi iletişimle yapılan işler, gerçek potansiyelini yansıtmana ve başarıya giden basamakları huzurlu bir şekilde tırmanmana yardımcı olacaktır.
8. Yeni insanlarla tanışmaya her zaman sıcak bakmalısın.
Yeni insanlarla tanışmanın sosyal anlamda birçok pozitif etkisi mevcut. Aynı dili konuştuğun, benzer zevklere sahip olduğun ya da yeni şeyler öğrenmene sebep olacak insanlar, yaşam kaliteni artıracaktır.
Aynı zamanda geniş bir network iş hayatında hiç beklemediğin anlarda bile karşına pozitif şekillerde çıkabilir. Dolayısıyla hem pozitif bir yaşam hem de başarılı bir iş hayatı için network olmazsa olmaz.
9. Küçük rutinlere sahip olman hem rahatlamanı sağlayacak hem de odağını artıracaktır.
Hayat asla işten ibaret değil! Sosyal hayatını küçük hobilerle ve keyif aldığın eylemlerle renklendirmek pozitif bir ruh haline sahip olmanı sağlayacak, iş stresinden uzaklaşmana yardımcı olacaktır.
Yürüyüşe çıkmak, lezzetli bir bitki çayı hazırlamak, yeni tarifler denemek, kitap okumak, sahaf gezmek, koleksiyon yapmak ve daha bunun gibi onlarca hobiden dilediğini seç ve hemen başla!
10. Mola vermeyi asla ihmal etmemelisin.
En sevdiğin işi yapıyor olsan bile hiç ara vermeden uzun süreler boyunca çalışmak hem fiziksel hem de zihinsel olarak zorlayıcı hale gelecek, verimliliğini aşağıya çekecektir.
Çalışma rutinini belirleyip bu düzeni molalarla renklendirmen ve molaları mümkünse mekan değiştirerek, farklı şeylerle uğraşarak geçirmen iyi hissetmene yardımcı olacaktır.
11. Küçük zaferleri her zaman kutlamalısın!
Başarıya giden yol genellikle uzundur ve basamak basamak ilerlenir. Her basamak, bu yolda attığın önemli bir adımdır ve kutlamaya layıktır. Ödülün bazen bir küçük pasta, bazen bir tatil ya da son model bir araba olabilir. Ödül her ne olursa olsun kutlamak ve doğru yolda olduğunu kendine ispatlamak sana iyi gelecektir.
Ve son olarak: Deneyime para harcamaktan hiçbir zaman çekinme!
Katılmak istediğin bir söyleşi, ziyaret etmek istediğin bir kent ya da yapmak istediğin bir ekstrem spor... Deneyimler sana para ile asla satın alamayacağın şeyler katabilir. Bazen bir şeyi yalnızca görmüş olmak, bilmek ya da heyecanını yaşamak bile mutluluk sebebi olabiliyor. Yaşam kaliteni artırmak ve hem başarılı hem de mutlu bir iş formu oluşturmak için deneyime harcadığın paraya acımamalısın.