Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad karşıtlarının kontrolündeki Halep, aylardır devam eden hava saldırıları nedeniyle yerle bir olmuş durumda.
Şehre girmeyi başaran BBC ekibi, insani yardım görevlileriyle ve bölge halkıyla sürekli hava saldırısı tehdidi altında nasıl yaşadıklarını konuştu.
Hava saldırıları sırasında kocasını kaybeden Um Yahya, 'Kocamla kahvaltı ediyorduk. İlk patlama sesi uzaktan geldi. Yine de kocamdan gidip çocukları çağırmasını istedim. Tam o sırada ikinci patlama bizi vurdu' diyor.
Yahya, patlama etkisini 'Sanki dev bir el beni aldı ve evin içine doğru fırlattı' sözleriyle tarif ediyor.
Kocasını hava saldırısında kaybeden Yahya'nın anne ve babası ise, Türkiye'ye sığınmış durumda. Yahya Halep'te iki çocuğu ile sürekli bormbardıman tehdidi altında yaşamaya devam ediyor.
Şehirdeki kurtarma ekipleri bombardımanda yıkılan evlerde sıkışanları kurtarmaya çalışıyor.
Ancak insani yardımların çok zor ulaştırıldığı ve gerekli teçhizatın bulunmadığı Halep'te, kurtarma çalışmaları da kısa süre içerisinde ceset arama çalışmasına dönüşüyor.
Suriye sivil savunma birliklerinin Halep'teki Komutanı Halit El Heju, görevlerini 'Başka hiç kimsesi olmayan insanlara yardım eli uzatmak' olarak tanımlıyor.
Ancak Heju, tüm sivil savunma ekiplerinin de korku içinde çalıştığını itiraf ediyor ve 'Bomba düşen bir yere gittiğimizde çok korkuyorum. Aynı noktaya iki kez bomba isabet ettiği çok oluyor' diyor.
İnsan hakları örgütü Human Rights Watch Halep'te yaşananları 'Suriye hükümetinin ayrım gözetmeyen korkunç hava saldırısı' olarak tanımlıyor.
Halep'te yaşananlara dair bir rapor hazırlayan Human Rights Watch, kullanılan bombaların genellikle petrol varillerine doldurulmuş patlayıcılar ve metal parçaları olduğunu belirtiyor.
Raporda, 'Bu ayrım gözetmeyen aptal silahlar tek bir askeri hedefi vurabilirse bu tamamen şans eseri olur' deniyor.
Şubat ayında Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi Suriye'de ayrım gözetmeyen varil bombası gibi silahların kullanımına son verilmesi gerektiğini söylese de, o günden bu yana yaklaşık 700 sivilin hava saldırıları nedeniyle hayatını kaybettiği tahmin ediliyor.
Beşar Esad ise, hükümet güçlerinin sivilleri 'teröristlere ve dış güçlere karşı' korumak için savaştığını savunmaya devam ediyor.
Halep'e giden BBC ekibi, şehrin eski haline kıyasla tanınmayacak hale geldiğini belirtiyor.
Yoğun bombardıman nedeniyle yaşayanların önemli bölümü şehirden kamış durumda ve bazı mahalleler tamamen terk edilmiş.
Sokakları ve binaları harabeye dönmüş olsa da Halep'te savaş devam ediyor. Birkaç hafta önce, isyancı gruplar hükümet güçlerinin askeri merkezlerine saldırdı ve bölgede tansiyoın yeniden yükseldi.
Ancak Halep'te kalanlar savaşta taraf tutmuyor. BBC ekibiyle konuşan İngilizce öğretmeni Feras, 'Yaşadığımız hayat değil, her gün bombardımanın ortasında kalacağız korkusuyla sokağa çıkmak zorundayız' diyor.
Soyadını söylemek istemeyen Feras, başlangıçta Esad'a karşı ayaklanmayı desteklediğini söylese de, 'Birçok silahlı grup insanların evlerini soyuyor. Bu yüzden artık insanlar her iki taraftan da nefret eder hale geldi. Ne Esad'ı istiyoruz ne de Özgür Suriye Ordusunu. Sadece huzur içinde yaşamak istiyoruz' diyor.
BBC Türkçe