O zamandan bu zamana Sedat Peker'in yaptığı açıklama şekli hiç değişmemiş...
Şimdi sizi biraz, ama çok az eskiye götüreceğiz. Bunun için çok kısa bir Sedat - Özge Peker birlikteliğine bakmamız lazım çünkü zaten bütün olay çiftin düğünü esnasında gerçekleşiyor.
2008 yılında Kandıra Cezaevinde evlenen Peker çifti, düğün için Sedat Peker'in cezasının bitmesini bekledi. 2015 yılına geldiğimizde ise Esma Sultan Yalısı'nda bir düğün yapmaya karar verdiler. Hatta düğünün davetiyesini Demet Akalın şu notla paylaşmıştı.
'Reisimiz sevgili Sedat Peker ile dünya güzeli zarif eşi, güzel kalpli arkadaşımın davetiyesine bayıldım. Bir ömür boyu mutluluklar'
Çiftin düğünü, zamanında tüm gazetelerin manşetlerinde yer almış ve büyük ses getirmişti. Düğüne en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş, hiçbir masraftan da kaçınılmamıştı.
Düğününün en çok konuşulan başlıklarından biri de davetlilerdi. Her yerde bir arada görülmesi mümkün olmayan ünlüler, iş dünyasının önde gelen isimleri ve siyasetçiler... Hepsi oradaydı.
Orhan Gencabay, Bülent Ersoy, Oya Aydoğan, Ebru Gündeş, Özlem Yıldız, Demet Akalın, Kenan Erçetingöz, Erkan Petekkaya bu isimlerden sadece bir kaç tanesi.
Türk sinemasının usta oyuncularından Sümer Tilmaç da düğüne davet edilen ünlülerden bir tanesiydi.
Davetliler masadaki yerlerini aldıktan sonra Sümer Tilmaç da arkadaşlarıyla sohbet ediyordu. Mesut Yar'ın açıklamasına göre masada sohbet ederken bir anda fenalaştı ve oraya yığıldı. Bu fotoğraf da işte o anlardan sadece birkaç dakika önce çekilmişti.
Önce salondaki doktorlar Sümer Tilmaç'a müdahale ettiler. Ancak hastaneye kaldırıldıktan bir süre sonra kendisinin vefat haberi geldi.
Bu olanlardan sonra Sedat Peker düğünü sonlandırmadı ancak müziğin kesilmesini istedi. Düğünü bitirmemesine sosyal medyadan tepki gelince Sedat Peker oldukça uzun bir açıklama yaparak hem durumu anlattı hem de tepki gösterenlere demediğini bırakmadı. Bakın o yazıda neler varmış?
"Kıymetli dostlarım, Sizlerin de bildiği üzere eşime vermiş olduğum sözü yerine getirmek için 8 senedir beklediğimiz düğünü Esma Sultan Yalısı'nda gerçekleştirmek niyetiyle düğüne başlamıştık. Ancak düğünün başında değerli sanatçılarımızdan olan SÜMER TİLMAÇ ağabeyin kalp krizi geçirmesi üzerine düğünde bulunan doktor davetliler hemen müdahale ederek kendisini hastaneye yetiştirdiler. Ancak aradan bir zaman geçtikten sonra hastaneden vefat haberi geldi."
Haber geldiği anda ben mikrofonu elime alarak bir konuşma yaptım. Sümer ağabeyin şahsına olan saygımızdan ve inanmış olduğumuz dinin gereği olarak müziği durduracağımı söyledim. Ayrıca Sümer ağabeyin ruhuna bir Fatiha okurlarsa çok sevineceğimi de özellikle belirttim. Daha sonrasında ise davetlilerle vedalaşarak hepsini evine yolcu ettim.
"Bazı sanatçı arkadaşlarımız, Reis siz bu düğünü 8 senedir bekliyorsunuz. Kimse yanlış anlamaz müzik devam etse de bir şey olmaz dediklerinde onlara; diğer insanlarında duyacağı bir şekilde kıymetli dostum değil ki benim düğünümde, Sümer ağabey gibi değerli bir sanatçı ziyarete gelip sonrasında vefat etmemiş olsun. Vallahi benim davet ettiğim bir kedi bile burada ölürse ben yine düğünü iptal ederim dedim."
'Eşim bu konuda bana hiç bir şey demedi. Ayrıca bunun doğru bir karar olduğunu söyledi. Kıymetli dostlarım, düğünde bütün her şey çok güzeldi. Ülkemizde ki bütün ses sanatçıları, oyuncular, işadamları, akademisyenler, spor camiası yani her kesimin en değerli insanları bulunuyordu. Onlarda bu kararımı çok uygun karşıladılar. Doğru bulduklarını belirttiler. Ve sessiz bir şekilde benim bütün davetlilerle vedalaşmamı saatlerce beklediler.'
Bütün davetlileri yolcu ettikten sonra düğünün yapıldığı mekandan hemen Sümer ağabeyin yattığı hastaneye geçtim. Beraber gittiğimiz değerli hocalarımızla kendisinin ruhu için dua ettik. Ayrıca da acil bölümde bulunan yetkililerden vefat olayı ile ilgili bilgi aldık.
'Daha sonra hastaneden aile fertlerini arayarak üzüntülerini tüm kalbimle paylaştığımı söyledim. Onlarda bana Sümer ağabeyin şahsıma duyduğu sevgiyi anlattılar. Bu sohbet beni daha çok onurlandırırken diğer taraftan da hissiyatımı daha çok arttırdı.'
"Kıymetli dostlarım, 8 sene boyunca bu hayali beklemiş olan eşim asil bir şekilde düğünün iptal edilmesine hiç bir şey demedi. Türkiye'nin her alanda en başarılı simaları düğünü iptal etmemi saygı ile karşıladılar."
'Ancak bu yazıyı yazmadan biraz önce, Twitter'ı açıp kontrol ettiğimde kendini solcu olarak tanımlayan nick olarakta Che Guevara ve onun gibi solun sembol isimlerini kullanan bazı kendinden meçhul zavallıların bu konu ile ilgili espiriler yaptıklarını gördüm. Vallahi onların adına üzüldüm. Kalpleri kararmış, ruhları kararmış, insanlıklarını yitirmişler.
Yapmış olduğum hareketi takdir etme erdemini onlardan zaten beklemiyorum da, ALLAH aşkına beş dakikalığına delikanlı olmak bu kadar mı zor bu insanlar için? Ağızları, patlamış lağım borusu gibi afedersiniz pislik akıtıyor. Elleri klavyelerin üzerinde insani değer taşımayan her şeyi yazıyorlar.
Kıymetli dostlarım, ben Che Guevara'nın çocukluğundan öldüğü ana kadar tüm hayatını neredeyse yüz kere okudum. Size yemin ederim ki o insanla bu karakter yoksunlarının arasında hiç bir benzerlik yok. Bunlardan solcuda olmaz, sağcıda olmaz; kısacası adam olmaz!'
Bu açıklama Sedat Peker'i kesmemiş olacak ki "art niyetliler için" diye belirttiği bir de başsağlığı ilanı yayınladı gazetelerde.
