İ­n­s­a­n­l­ı­k­,­ ­D­ü­n­y­a­n­ı­n­ ­G­ö­r­d­ü­ğ­ü­ ­E­n­ ­S­e­r­t­ ­İ­k­l­i­m­ ­D­ö­n­e­m­l­e­r­i­n­d­e­n­ ­B­i­r­i­ ­O­l­a­n­ ­B­u­z­u­l­ ­Ç­a­ğ­ı­n­d­a­n­ ­N­a­s­ı­l­ ­K­u­r­t­u­l­d­u­?­

İ­n­s­a­n­l­ı­k­,­ ­D­ü­n­y­a­n­ı­n­ ­G­ö­r­d­ü­ğ­ü­ ­E­n­ ­S­e­r­t­ ­İ­k­l­i­m­ ­D­ö­n­e­m­l­e­r­i­n­d­e­n­ ­B­i­r­i­ ­O­l­a­n­ ­B­u­z­u­l­ ­Ç­a­ğ­ı­n­d­a­n­ ­N­a­s­ı­l­ ­K­u­r­t­u­l­d­u­?­

İnsan türünün, memeliler arasında en iyi hayatta kalan türü olduğu bilinmektedir. Aslında fiziksel olarak kıyasladığımızda, dev mamutlar, filler, çitalar, leoparlar ve aslanlar gibi hayvanlara göre çok daha zayıfız. Bu nedenle, bu hayvanların zorlu koşullarda hayatta kalma konusunda bizden daha iyi olmaları gerekiyor. Öyle değil mi? Ancak kılıç dişli kedi ve tüylü mamutun soyu tükendi ama insanlar hala yaşıyor. Gelin buzul çağını nasıl atlattığımızı konuşalım 👇

Buzul Çağı, 115.000 yıl önce başladı ve yaklaşık 103.300 yıl sürdü.

Buzul Çağı, 115.000 yıl önce başladı ve yaklaşık 103.300 yıl sürdü.

Bugün sahip olduğumuz araçlar olmadan o zamanda yaşamanın nasıl olacağını hayal etmek dahi çok zor. Birçok bitki ve hayvan türü telef oldu ve sadece birkaç tür buzul çağının sonuna kadar gelmeyi başardı.

İlginçtir ki, bu dönemde dünyanın farklı yerlerinde başka hominidler vardı.

İlginçtir ki, bu dönemde dünyanın farklı yerlerinde başka hominidler vardı.

Bilmeyenler için söyleyelim, 'hominid' kelimesi Türkçe'de 'insan benzeri yaratık' anlamına gelir ve insan formalarını kapsar. Denisovalılar Asya'da, Neandertaller Avrupa'da yaşadılar. Home Erectus ve Homo Floreseiensis ise Endonezya civarlarında yaşıyorlardı. 

Kimse nedenini tam olarak bilmiyor ancak bu türlerin tümü Buz Devri'nin bitiminden önce yok oldu. Bu türlerin yok olmasının baş şüphelileri ise homo sapiensler, yani biz. Homo sapienslerin diğer türlerden çok daha zeki olduğu ve rekabeti ortadan kaldırmak istediği için homo sapienslerin diğer türleri yok ettiği düşünülüyor. Ancak bu teoriyi kanıtlayacak somut bir temel olmadığı için uzmanlar bu görüşü desteklemiyor.

Daha makul bir teori ise son derece gelişmiş artikülasyon yeteneklerimizin daha ayrıntılı ve derinlemesine iletişim kurmamıza izin vermesidir.

Daha makul bir teori ise son derece gelişmiş artikülasyon yeteneklerimizin daha ayrıntılı ve derinlemesine iletişim kurmamıza izin vermesidir.

California Üniversitesi'nde antropoloji profesörü olan Brian Fagan'a göre,

'Homo sapiens ile ilgili en önemli şeylerden biri, akıcı konuşmamız ve ileriyi kavramsallaştırma ve planlama yeteneğimiz olması.'

Bu konuşma ve iletişim yeteneği,  temel şeyleri kolektif hafızamızda tutma yeteneğimizle sonuçlandı. Örneğin, bir kişi kazara zehirli bir bitkiyi yemekten ölürse, diğer yoldaşları o bitkiye bir isim koyabilir ve o bitkiyi yememeleri gerektiğini soyundan gelenlere aktarabilirdi.

Dahası, kültürel bağlar, sanat ve bilgi, homo sapiens'in bir araya gelme motivasyonuna sahip olduğu anlamına geliyordu.

Dahası, kültürel bağlar, sanat ve bilgi, homo sapiens'in bir araya gelme motivasyonuna sahip olduğu anlamına geliyordu.

İletişim kurmak aynı zamanda homo sapiens'in kabileleri zorda kaldıklarında diğer kabilelerden yardım istemesine, onların bir araya gelmelerine ve tarihin en kötü iklim dönemlerinden birinde hayatta kalmalarına yardımcı oldu.

İnsanlığın hayatta kalma mücadelesinde kullandıkları araçların rolü de oldukça büyük.

İnsanlığın hayatta kalma mücadelesinde kullandıkları araçların rolü de oldukça büyük.

Homo sapiens, türümüzün başlangıcından beri alet yapıyor. Ancak homo sapiens'in alet kullanan tek hominid olduğunu varsaymak yanlış olur. Homo erectus ve Neandertaller, 'taşı sivriltme' sanatını bizden önce öğrendiler. Türümüz, atalarımıza benzer aletler yaparak başladı. Yaptıkları aletler ise genellikle sivri kayalardan ve kazıma için kullanılan kayalardan oluşuyordu.

Homo sapiens çok geçmeden mızrak, orak ve ok ucu yapmayı öğrendi.

Homo sapiens çok geçmeden  mızrak, orak ve ok ucu yapmayı öğrendi.

Zamanla ağ, tuzak ve olta kullanmak gibi daha farklı av yöntemlerini de öğrendik. Aletler, buzul çağında hayatta kalmamızın en önemli nedenlerinden biridir. Aletler yapıyor olmak sadece avlanma kabiliyetimizi arttırmakla kalmadı, aynı zamanda sanatın ve kültürün yayılmasına ve insanların nesnelerle bağ kurmasına izin verdiler.

Bugün ulaştığımız uygarlık düzeyi, insanlığın en kötü ihtimallere karşı hayatta kalabileceğinin kanıtıdır.

Bugün ulaştığımız uygarlık düzeyi, insanlığın en kötü ihtimallere karşı hayatta kalabileceğinin kanıtıdır.

Bugün sahip olduğumuz gelişmiş araçlara sahip olmasak da, dünyanın gördüğü en sert iklim dönemlerinden biri olan buzul çağına direndik. Sizce de tam bir 'Survivor' değil miyiz?

Bu içerikler de ilginizi çekebilir;

Popular Articles

Latest Articles