Antik Mısır'da toplum için kedinin önemli bir yeri bulunmaktaydı. Kedilere verdikleri değerin arkasında yatan sebep neydi?
Gelin birlikte bu sorunun cevaplarını inceleyelim. 👇
Antik Mısırlılar, kedilere büyük saygı gösteren ve onlara takıntılı bir şekilde bağlı olan bir toplumdu. Peki Antik Mısırlıların bu takıntısı hangi sebeplerden kaynaklanmaktaydı?
Antik Mısırlılar, kedilerin kutsal hayvanlar olduğuna inanıyorlardı. Onlar için kediler tanrıça Bastet'ı temsil ediyordu.
Bastet, ev, aile, koruma ve güzellikle ilişkilendirilen bir tanrıçaydı. Dolayısıyla kedilere saygı göstermek ve onlara iyi davranmak tanrıların hoşnutluğunu kazanmanın bir yolu olarak görülüyordu.
Kediler, tarlalardaki ve tahıl ambarlarındaki zararlı kemirgenleri avlayarak tarıma büyük katkıda bulunuyorlardı.
Bu nedenle Antik Mısırlılar kedilere, tarım ürünlerini koruyucu kahramanlar olarak değer veriyordu.
Antik Mısırlılar ahirete olan inançları nedeniyle hayvanları mumyalayarak gömüyorlardı.
Kedilere özel bir önem atfedildiği için onlar da mumyalanarak öbür dünyada sahiplerine eşlik etmesi için gömülüyordu.
Kedilere duyulan bu takıntı sosyal statüyü de yansıtıyordu.
Zengin ve soylu aileler, evlerinde birden fazla kedi beslemeye özen gösteriyor ve bu durum, o dönemde sosyal statüyü yansıtan bir sembol haline geliyordu.
Kediler, doğal güzellikleri, estetik duruşları ve zarafetleri ile bilinirler.
Antik Mısırlılar, estetik ve zarafete önem veren bir toplum oldukları için kedilerin bu güzelliklerini takdir etmişlerdir.
Kediler, bağımsızlık ve gizemle ilişkilendirilir. Bu özellikler, Antik Mısırlıların dikkatini çekmiş ve onların kedilere olan ilgisini artırmıştır.
Bazı kültürlerde kediler, iyi şans ve bereketin sembolü olarak kabul edilir.
Antik Mısır kültüründe de bu inanışa rastlanabilir ve bu da kedilere olan ilgiye bir başka sebep olarak görülebilir.