Kadir Has Üniversitesi Yeni Medya Bölümü Öğretim Görevlisi İsmail Hakkı Polat, "Bitcoin bir anlamda siber altın işlevi gördüğü için rağbet görüyor. Bitcoin'e 'internetin altını' benzetmesi yapılıyor, para birimleri değerli olduğu sürece Bitcoin'in de değer taşıyacağı algısı var" dedi.
Polat, 2008'de Satoshi Nakamoto tarafından yazılan 8 sayfalık manifesto ile ilk ticari işlemi 2010'da gerçekleşen Bitcoin'in, toplam 12 milyar dolarlık piyasa değerine ulaştığını bildirdi.
Bitcoin ile ilgili kurulan internet girişimlerinin 200 milyon doları geçtiğini belirten Polat, hizmetler ve perakende ürünler için kullanılan siber paranın, ticari aktivitelerde de kullanımın arttığını ve değerinin yılbaşından bu yana 100 kat yükseldiğini kaydetti.
Bitcoin'in, 2013 itibariyle dolar ve avronun istikrarsız seyri karşısında hızlı bir yükseliş gösterdiğini ve bir anda tüm dünyanın odak noktası haline geldiğini dile getiren Polat, siber paranın yeni yatırımcılar çekmeye devam ettiğini anlattı. Tüm bu gelişmelerin yanında Bitcoin'in, rezerv para olarak tanımlanmasından ziyade değeri ona olan taleple belirlenen altın gibi metalara daha yakın görülebileceğini ifade eden Polat, "Bitcoin bir anlamda siber altın işlevi gördüğü için rağbet görüyor. Bitcoin'e 'internetin altını' benzetmesi yapılıyor, para birimleri değerli olduğu sürece Bitcoin'in de değer taşıyacağı algısı var" diye konuştu.
- "Her icat gibi kötü kullanılmaya müsait"
Bitcoin'in refah düzeyi yüksek, bilgi iletişim teknolojilerini kullanan, bilinçli bireylerin fazla olduğu ülkelerde yoğun olarak kullanıldığının altını çizen Polat, bu durumun mevcut finans sistemine alternatif görülmesinden kaynaklandığını belirtti.
İspanya ve Güney Kıbrıs Rum kesimindeki finansal kriz nedeniyle banka sistemine karşı gelişen güvensiz sonucu, Bitcoin'in özellikle genç kitle için sisteme karşı paralarını saklayabilecekleri bir çıkış haline geldiğini ifade eden Polat, sisteme yatırım amaçlı girenlerin paralarını geri transfer ederken sıkıntılarla karşılaşabileceğini söyledi. Polat, "Yatırdığınız bin dolar, bin kat değer kazanıp, 1 milyon dolar olduğunda, bunu bankaya yatırmak istediğinizde devlet size 'nereden buldun?' derse, ne yanıt verileceği belirsiz. Muadilleriyle kıyaslandığında Bitcoin, masrafı minimuma indirgiyor, hızı maksimuma çıkarıyor ama sonuçta bir icat ve her icat gibi kötü alanlarda kullanılmaya da müsait" şeklinde konuştu.
Polat, siber paranın reel paralardan en belirgin üstünlüğünün, herhangi bir ülkenin merkez bankasına bağlı olmadığı için hiçbir ülkenin ekonomik durumundan etkilenmemesi olduğuna işaret etti. Kime ait olduğu bilinmediği ve merkezi otorite tarafından izlenip denetlenmediği için Bitcoin ile açılmış hesapların dondurulmayacağını ve el konulamayacağını anlatan Polat, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Kimlik bilgilerinin gizliliği, bir otoritenin denetimi altında bulunmayışı sistemi her türlü yasa dışı finansal transfer konusuna açık hale getiriyor. Bitcoin, kara para, uyuşturucu ve kumar gibi legal sisteme dahil olmayan sektörler için son derece uygun bir ortam oluşturuyor. Bu yüzden siber parayı geleneksel para birimlerine çeviren 22 site, vergi kaçırma ve para aklama gibi ciddi suçlamalarla teknik incelemede. Bitcoin'in, en çok San Fransisco, Berlin ve Arjantin'de popüler olduğu görülüyor."
- Türkler rağbet etmiyor
Türkiye'nin, Bitcoin penetrasyonunda diğer ülkeler arasında son sıralarda bulunduğunu kaydeden Polat, siber para yazılımının yayınlandığı Sourceforge sitesinden elde edilen bilgilere göre, Türkiye'nin 50 ülke arasında 45. gösterildiğini ve nüfusa oranla penetrasyon oranının yüzde 0.013 olarak hesaplandığını kaydetti.
Ülkelerin nüfuslarına göre oranlanan listede yüzde 0.597 oranla İsveç'in 1. olduğunu belirten Polat, "İsveç'i sırasıyla Finlandiya, Hollanda, Norveç ve Litvanya takip ediyor. Listenin sonunda Türkiye'nin ardından Japonya, Filipinler, Endonezya ve Hindistan yer alıyor. ABD, Bitcoin uygulamasının en çok indirildiği ülke olmasına rağmen, nüfusuna oranla listede 11. sırada yer buluyor" ifadelerini kullandı.