Koronavirüs salgınının ardından normalleşme dönemine girilen bu günlerde, Antalya'da dalış yapan vatandaşlar denizin dibinde birçok maske ve eldivenle karşılaştı.
Salgına karşı korunmak için alınan maske ve eldivenler, yeni bir çevre probleminin habercisi oldu...
Dalgıçlar su altındaki durumu kamerayla görüntüledi
Koronavirüs salgınında hayatımıza yoğun bir şekilde giren maske ve eldivenler, şimdi ciddi bir tehlikenin ayak sesleri oldu, o da kirlilik.
1 Haziran itibariyle Antalya'da yeniden dalış yapabilen dalgıçlar, su altındaki kirliliğe dikkat çekmek için denizin altını kamerayla görüntüledi. Son birkaç aydır neredeyse hiç turizm hareketi olmamasına rağmen, plastik maddelerin yanı sıra maske ve eldivenler suyun altında görüntülendi.
'Vatandaşlar, eldiven maskelerini mutlaka çöp kutularına atmalı'
20 metre derinlikte 1000 metrekare alanın temizlendiğini söyleyen Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu İl Temsilcisi İsa Alemdar, şu ifadeleri kullandı:
'Koronavirüs sürecinde gündelik hayatımıza giren maske ve eldivenler son günlerde su altında karşımıza çok çıkmaya başladı. Biz sık sık su altında temizlik çalışması yapıyoruz. Fakat birkaç gündür maske ve eldivenleri çok fazla görür olduk. Bunlar denize, dereler, nehirler ve su kanalları aracılığıyla ulaşıyor. Sahil kenarında denize giren vatandaşlar çöp kutusuna atmak yerine ya elinden düşürüyor ya da farkında olmadan maske denize uçuyor. Sebebi ne olursa olsun maske ve eldivenler bir şekilde denizle buluşuyor. Doğada hızlı kaybolan ürünler değiller. Özellikle plastik eldiven doğada binlerce yıl kalabilir. Pandemi süreci başladığından bu yana tüm dünyanın sorunu olan bu problemi biz de Antalya'da görmeye başladık. Vatandaşlar, eldiven maskelerini mutlaka çöp kutularına atmalı. Sahilde olanlar ise maskelerini korumalı ve denize uçmasına veya karışmasına izin vermemeli.'
'Gelecekte yeni çevre problemleri ile karşılaşacağız'
Su altındaki kirlenmeyi görüntüleyen su altı film yapımcısı Alican Abacı ise korona süreciyle birlikte su altını kirleten unsurlara eldiven ve maskelerin de eklendiğini söyledi. Bu iki materyali hemen hemen her dalışında görüntülediğini anlatan Abacı, 'İnsanlar bunları bir şekilde elinden hızlıca çıkarmak istiyor, bu da doğayı kirletiyor. Bu karşılaştığımız şeyler hafife alınacak kirlenmeler değil. Gelecekte yeni çevre problemleriyle karşılaşacağız' şeklinde konuştu.