D­H­A­ ­Y­U­R­T­ ­B­Ü­L­T­E­N­İ­-­9­ ­-­ ­S­o­n­ ­D­a­k­i­k­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­

D­H­A­ ­Y­U­R­T­ ­B­Ü­L­T­E­N­İ­-­9­ ­-­ ­S­o­n­ ­D­a­k­i­k­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­ 1)ÜZERİNE OKUL KAPISI DEVRİLEN MEHMET ALİ, YAŞAMA TUTUNAMADI KOCAELİ'nin Derince ilçesinde, üzerine okulun metal bahçe kapısının devrilmesi sonucu ağır yaralanan 1'inci sınıf öğrencisi Mehmet Ali İşler (7), tedavi gördüğü hastanede yaşam mücadelesini kaybetti. Perşemde günü öğleden sonra Derince Denizciler Mahallesi'nde bulunan Turgut Reis İlkokulu'nda meydana gelen olayda, okulun bahçesinde arkadaşlarıyla birlikte oyun oynayan 1'inci sınıf öğrencisi Mehmet Ali İşler'in tuttuğu raylı metal bahçe kapısı üzerine devrildi.

1)ÜZERİNE OKUL KAPISI DEVRİLEN MEHMET ALİ, YAŞAMA TUTUNAMADI

KOCAELİ'nin Derince ilçesinde, üzerine okulun metal bahçe kapısının devrilmesi sonucu ağır yaralanan 1'inci sınıf öğrencisi Mehmet Ali İşler (7), tedavi gördüğü hastanede yaşam mücadelesini kaybetti. Perşemde günü öğleden sonra Derince Denizciler Mahallesi'nde bulunan Turgut Reis İlkokulu'nda meydana gelen olayda, okulun bahçesinde arkadaşlarıyla birlikte oyun oynayan 1'inci sınıf öğrencisi Mehmet Ali İşler'in tuttuğu raylı metal bahçe kapısı üzerine devrildi. Mehmet Ali İşler kapının altında kalırken, etrafta bulunanlar ve öğretmenler hemen çocuğu kapının altından çıkardı. Olay yerine gelen 112 Acil ekibinin ilk müdahalesinin ardından Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan çocuk tedavi altına alındı. 3 gündür tedavi gören çocuk doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamadı.
Çocuğun cenazesi hastane morguna kaldırılırken, yakınları gözyaşı döktü. Baba Selahattin İşler ve yakınları büyük üzüntü yaşadı. Olayla ilgili soruşturma ise devam ediyor.

Görüntü Dökümü
---------------------
-Hastanede morgun önünden görüntüler
-Yakınlarından görüntü
-Olayla ilgili görüntüler dün geçildi

Dinçer AKBİR/DERİNCE (Kocaeli), (DHA) -

==============================================

2)KALP KRİZİNDEN ÖLEN ÜNİVERSİTELİ TOPRAĞA VERİLDİ

KIRKLARELİ’nde geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitiren üniversite öğrencisi Ahmet Şefik Çeşmecioğlu(25), memleketi olan Bolu'da son yolculuğuna uğurlandı. Kırklareli Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Felsefe bölümü öğrencisi olan Ahmet Şefik Çeşmecioğlu (25), kaldığı pansiyonda dün akşam saatlerinde kalp krizi geçirdi. Çeşmecioğlu’nun durumunu gören arkadaşları 112 Acil ekiplerine haber verdi. Sağlık ekipleri Çeşmecioğlu'nu ilk müdahalenin ardından ambulansla Kırklareli Devlet Hastanesi'ne kaldırdı. Hastanedeki tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan üniversite öğrencisi, yaşamını yitirdi.
Bir süre Bolu'da yerel medyada gazetecilik ve hobi olarak tiyatro ile uğraşan genç öğrencinin cenazesi bugün memleketi olan Bolu'ya getirildi. Yeşil Cami'de öğle namazının ardından kılınan cenaze namazına Çeşmecioğlu'nun ailesi, yakınları ve vatandaşlar katıldı. Cenaze daha sonra Elmalık Köyü Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Çeşmecioğlu'nun bir süredir ritm bozukluğu nedeniyle tedavi gördüğü ve dün gece cep telefonuyla google üzerinden kalp krizi ile ilgili bilgilere baktığı tespit edildi.

Görüntü Dökümü
----------------------
-Cenaze namazının kılınması
-Fotoğraflar
Süre: 02.29-Boyut: 280.6 MB
Haber-Kamera: Murat KÜÇÜK/BOLU,(DHA)

=============================================

3)HENDEK MAĞDURU ÇOCUKLARIN HAK İHALLELERİ AÇIKLANDI

Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi tarafından AB destekli olarak, 'Sur ilçesinde çatışmalı ortamda yerinden edilen aileler ve yapılan alan araştırması'nın sonuçları açıklandı. 491 aileyle yapılan görüşmelerde, yüzde 35.7'sinin evlerinin yakıldığı, yüzde 59.5'inin ise çatışma ortamından dolayı temel ihtiyaçtan yoksun kaldığı ortaya çıktı. Avrupa Birliği'nin desteğiyle Diyarbakır Barosu tarafından, 'Çatışmalı ortam ve sonrasında çocuk haklarının desteklenmesi projesi' kapsamında, 'Sur ilçesinde çatışmalı ortamda yerinden edilen aileler ve yapılan alan araştırması' başlığı ile alan çalışması yapıldı. Proje kapsamında Sur ilçesinde hendek-barikat operasyonları zamanında yerinden edilen 491 aile ile avukat ve psikologların eşliğinhde yapılan görüşmelerin yer aldığı rapor STK temsilcilerinin de katıldığı basın toplantısı ile açıklandı.

100 BİNLERCE İNSAN EVİNİ TERK ETMEK ZORUNDA KALDI
Toplanıtının açılış konuşmasını yapan Baro Başkanı Ahmet Özmen, bölgede yaşanan hendek olaylarında 100 binlerce insanın evini terk etmek zorunda kaldığını belirterek, bir çok kentin yerle bir edildiğini söyledi. Özmen, "2013-2015 yılları arasında Türkiye'nin tüm toplumsal kesimlerinde büyük bir beklenti ve umut yaratan Kürt meselesinin barışçıl ve demokratik yol yöntemlere çözümünü hedefleyen çözüm süreci olarak adlandırdığımız bir süreç yaşandı. Özellikle Kürt toplumu, bu meseleyi barışçıl yöntemlerle nihai çözüme kavuşturacak olan bu süreci çok ciddi bir şekilde destekledi. Ancak, 7 Haziran 2015 seçimleri sonrasında ne yazıkki tekrar çatışmalı ortama geri dönüldü. Sur, Yüksekova, İdil, Cizre, Silopi gibi bir çok kenttimiz yerle bir oldu, yaşanamaz hale geldi. Oralarda yaşayan 100 binlerce insanımızı evlerini terk ederek, başka yerlere göç etmek zorunda kaldı"dedi.

'SUR'DA AYRILMAK ZORUNDA KALAN AİLELER İÇİN ÇOK ŞEY YAPMAMIZ GEREKİYOR'
Baro Başkanı Özmen, merkez Sur ilçesindeki hendek olaylarında 30 bin kişinin göç ettiğini dile getirerek, raporda ortaya çıkan sonuçlarda, Sur'daki çatışmalı ortam nedeniyle ayrılmak zorunda kalan aileler için çok şey yapılması gerekittiğini ifade etti. Özmen "2 Aralık 2015 tarihinden sonra Baro Başkanı Tahir Elçi'nin katledilmesinden 4 gün sonra Sur ilçesinde sokağa çıkma yasağı ilan edildi. 6 mahalleyi kapsayan sokağa çıkma yasağı halen devam ediyor. Çatışmalı ortamda 30 bin dolayında insanımız yaşadığı evlerini terk etmek zorunda kaldı. Savaşların en büyük mağdurları her zaman kadın ve çocuklar oldu. Bu çatışmalı ortam devam ederken, Çocuk Hakları Merkezi'miz, Sur'da yaşanan çocuk hakları ihlalleri alanında bir proje geliştirdi. Proje kapsamında Çocuk Haklarının Desteklenmesi isimli proje, Avrupa Birliği'nin desteğiyle Diyarbakır Barosu tarafından 1,5 yıla aşkındır yürütülmektedir. Bu çalışmada, Sur ilçesindeki çatışmalarda çocukların yaşadığı hak ihlalleri hem de göç ettikten sonra karşı karşıya kaldıkları hak ihlalleri tespit edildi. Bu hak ihlalleri kapsamında bir alan araştırması yapıldı. Sur'dan göçen 491 aile ile görüşmeler yapıldı. Sonuçlar, Sur'da ayrılmak zorunda kalan ailelerin çocukları için yapılacak çok şeyin olduğunu gösteriyor. Eğitim, sağlık ve barınma hakları alanında yapmamız gereken bir çok sorumluluğumuzun olduğunu bu çalışma ortaya koydu"diye konuştu.

'AİLELERİN YÜZDE 76'SI ÇATIŞMALI ORTAMDA BULUNDU'
Çatışmalı ortam ve sonrasında çocuk haklarının desteklenmesi projesini yürüten Prof. Dr. Melek Göregenli, Sur'da göç eden 491 aileyle görüştüklerini dile getirerek, ailelerin yüzde 76'sının çatışmalı ortamda bulunduklarını söyledi. Göregenli, araştırmaya katılanların yüzde 35,7'sinin evlerinin yıkıldığını, yüzde 59,5'inin çatışmalı ortam nedeniyle temel ihtiyaçtan yoksun kaldığını dile getirdi.

Görengenli, bu araştırma, Sur'da yaşanan çatışmalardan çocukların etkilenme oranlarını ve biçimlerini ortaya koymak amacıyla yaptıklarını ifade edederek, "Araştırmamızın sayısal bulguları ve alan araştırması sırasında aktarılan deneyimler, Sur'da çatışmalı ortamda bulunan ailelerin, çatışmalar öncesinde de yaşam koşullarınıın zor ve yaşam çevrelerinin çocukların temel haklarının sağlanmasına uygun olmadığını göstermektedir. Katılımcılarımız şu anda yaşadıkları yaşam çevrelerinde çocuklar için güvenli ve uygun ortamlar olmaması, eğitim ortamının sık sık değişmesi, en büyük sorunların çocukların yalnızlaşması ve zamanlarının çoğunu evde geçirme zorunda kalmaları olduğunu belirtmişlerdir"dedi.

Görüntü Dökümü:
---------------------
-Toplantıya katılanlar
-Özmen'in konuşması
-Göregenli'nin konuşması
-Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Ahmet ÜN-Burak EMEK/DİYARBAKIR, (DHA)

=================================================

(yeniden)

4)GÜMÜŞHANE'DE ESRARENGİZ OLAY; 300 YILLIK TARİHİ KÖPRÜ ORTADA YOK

Gümüşhane'nin Arslanca köyü Balahor Deresi üzerindeki 300 yıllık tarihi kemer köprü, ortadan kayboldu. Sadece bir ayağının birkaç parça taşı kalan köprünün, taşan derenin etkisiyle yıkıldığını sananlar, dere boyunca yaptığı aramada diğer taşları bulamadı. 1 hafta önce yerinde olan köprünün taşlarının sökülerek, çalındığından şüphelenilirken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Gümüşhane'nin Arslanca köyündeki Balahor Deresi üzerinde bulunan, 3 yaylanın birbirine bağlandığı, 5 metre uzunluğundaki 300 yıllık tarihi köprü, ortadan kayboldu. Köylüler, cuma günü, yaylalara göç yolu üzerinde bulunan, normal zamanlarda fazla kullanılmayan köprünün yerinde olmadığını fark etti, büyük şaşkınlık yaşadı.Muhtar Coşkun Doğan'a gidip, durumu bildiren köylüler, köprüyü en son pazartesi günü sağlam olarak gördüklerini, çarşamba ve perşembe günleri bölgede yağmurun etkili olduğunu, ancak köprüyü sürükleyecek herhangi bir taşkının olmadığını anlattı.

Muhtar Doğan, köylülerle birlikte dün bölgeye giderek arama çalışması başlattı. Sadece bir ayağının kalıntıları yerinde olan köprünün taşan derenin etkisiyle yıkıldığını sananlar, dere yatağı boyunca arama yaptı; ancak taşları bulamadı. Derenin çökse dahi iç içe geçmeli bloklar halindeki köprü taşlarını sürükleyecek debiye sahip olmadığına karar verildi. Daha önce de define kazısı yapıldığı belirtilen köyde, köprünün taşlarının sökülerek, çalındığından şüphelenilirken, olayla ilgili jandarma tarafından soruşturma başlatıldı.

'YIKILSA TAŞLAR DEREDE OLURDU'
Arslanca köyünün muhtarı Coşkun Doğan, köylülerden köprünün çalındığı ihbarı gelince alanda inceleme yaptıklarını belirterek, köprünün yerinde olmadığını görünce şok yaşadıklarını söyledi. Doğan, "Köprünün çalındığı dedikoduları üzerine geldik. Baktık ki köprünün taşları dahi yerinde yok. Burada kalan taşların eşelendiğini ve bir şekilde başka bir yere götürüldüğünü anladık. 1 hafta öncesine kadar köprü buradaydı. Köprü çökse bile deredeki bu az suyun, taşları sürükleme ihtimali yok. Köprü yıkılmış olsa bile taşlar dere boyunca olmalıydı. Etrafta hiç taş yok. Geçen pazartesi günü yerindeydi. Sonra burada son 3- 4 gün içinde neler oldu, bilemiyoruz. Gün içinde sık kullanılan bir köprü değil. Muhtemelen bu taşları buradan aldılar" dedi.

'KÖPRÜYÜ ÇALDILAR'
Köprünün, dereden akan suyun etkisiyle yıkılmasının mümkün olmadığını belirten köylülerden Bilal Doğan, "Köprü 300 yıllık. Yaylaya göç edenler, dere geçit vermeyince bu köprülerden geçerek, hayvanları ile yaylalara ulaşırdı. Köprü taşları birbirine sıkıştırılma yöntemiyle yapılmış. Köklü bir tarihi olan köprüyü insanlar define, para aramak için yıktılar. Köprünün kendi kendine yıkılması mümkün değil. 300 yıldır bir şey olmamış. Önceden bu dere geçit vermezdi; ama şimdi bir değirmeni bile çevirecek kadar su yok zaten. Derenin bu köprüyü yıkması imkansız. Kendiliğinden yıkılsa bile taşlar burada olurdu. Ortada taş yok. Köprüyü çaldılar" diye konuştu.

'TARİH YOK OLDU, ÜZGÜNÜZ'
Çocukluk yıllarının bölgede geçtiğini anlatan Yılmaz Akyıldız ise "Çocukluk anılarımız bu derelerde, köprülerde geçti. Çocukken oralara yüzmeye giderdik. Yaylalara göç ettiğimizde o köprülerden geçerdik. Şimdi bir tarih yok oldu, üzgünüz" dedi.

'KINALI' KEMER TAŞ KÖPRÜYMÜŞ
Gümüşhane'nin Arslanca köyü Balahor Deresi üzerinde ortadan kaybolan tarihi kemer köprünün 'Kınalı' taş kemer köprüsü olduğu belirlendi. Harçsız inşa edilmesi ile mühendislik harikası olarak gösterilen köprü yıllardır ayakta kalmayı başaran örnek bir yapı olarak biliniyordu. Köprünün yaylada ev yapmak isteyen kişi ya da kişilerce sökülerek taşlarının alınmış olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor.

ERÜZ: GÖZÜNÜZ AYDIN, MÜHENDİSLİK HARİKASI TAŞ KÖPRÜ YIKILDI
Doğal ve Tarihi Değerleri Koruma Derneği Başkanı, Dr. Coşkun Erüz, bölgemizdeki muhteşem yapıtlardan biri olan Kınalı taş kemer köprüsünün yerinde olmadığını üzülerek öğrendiğini belirterek olayın tarihsel değerlere karşı yaklaşımı ortaya koyan acı bir durum olduğunu söyledi. Erüz,"Bölgemiz tarihini böyle koruyor. Yakında hiçbir tarihi yapı kalmayacak. Devlet, vatandaş el birliği ile tarihi değerleri yıkıyoruz. Maalesef korumuyoruz. Tabakhane ve Mumhane köprülerini korumayan İpek Yolu güzergahındaki Taşköprü-Salmankaş arasındaki dere üzerinde bulunan belki 300 belki 1000 yıllık tarihi bu köprüyü mü koruyacaktı? Gözünüz aydın. Artık korumak için uğraşılmayacak. Hazine için mühendislik harikası, harçsız kınalı taş köprü yıkıldı" diye konuştu. KEMER KÖPRÜLER
Engebeli arazi yapısına sahip Doğu Karadeniz Bölgesi'nde, kıyıdan başlayan yüksek tepeler ve dağlar arasında derin vadiler yer alıyor. Bu vadiler içinde akarsu ile derelerin çok olmasının, yörede sık aralıklarla köprü inşa edilmesine neden olduğu belirtildi. Köprüler ise kemer ve korkulukları kesme taştan diğer kısımları da moloz taştan inşa edildi. Kemer ayakları, bazen dere yatağına bazen de dere kenarındaki ana kayalar üzerine oturtuldu. Doğu Karadeniz'de, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait çok sayıda kemer köprünün, yüzyıllardır ulaşımda kullanıldığı biliniyor.

Selçuk BAŞAR- Emre KOLTUK/GÜMÜŞHANE, (DHA)

==============================================

KPSS'YE YETİŞEMEDİLER, GÖZYAŞI DÖKTÜLER (2)
5)KPSS'DE TÜRKÇE SORULARI ZORLADI

İzmir'de KSPP sınavına giren lise mezunları, en çok Türkçe sorularında zorlandı. Memur adayları, sınavın kolay olduğunu fakat Türkçe sorularında paragrafların uzun olması nedeniyle zamanın yetmediğini söyledi. Adaylardan Celil Kılık, soruların kolay olduğunu fakat çok fazla ders çalışmadığı için iyi bir sonuç beklemediğini ifade etti. Kılıç "Aslında çalışsak daha kolaydı. Bu kadar kolay sorabileceklerini tahmin etmedim. Bilseydim çalışırdım" dedi. Sınava giren Muzaffer Doğru isimli memur adayı da soruların üniversite sınavına göre daha açıklayıcı ve kolay olduğunu söyledi. Doğru, 70 üzeri bir puan beklediğini aktardı.
PARAGRAF SORULARI UZUN GELDİ
Yusuf Yıldırım ise Türkçe sorularının uzun paragraflardan oluştuğunu, bunun da kendisini zorladığını vurgulayarak, "Oldukça zordu sorular. Bir paragraf 5 dakika okunur mu? Çok uzun paragraflar vardı. Sadece bir paragrafı 7 dakika okudum. Verilen 2 saatlik zaman dilimi de bu sınav için az. O kadar uzun paragrafları okumak çok vakit alıyor. Geçen yıl yapılan sınavdan daha zordu" dedi. Ömer Faruk isimli aday da, "Sorular çok basitti. Biraz daha çalışsaydım daha iyi geçerdi. 75-80 gibi bir puan bekliyorum" diye konuştu. Mustafa Oğuzhan Demirel ise sınavın biraz zor olduğunu, özellikle Türkçe sorularını çözerken hayli ter döktüğünü ifade ederek, "Matematik ve Tarih soruları kolaydı. Beni bir tek Türkçe soruları zorladı" dedi.

Görüntü Dökümü:
---------------------
-Ege Üniversitesi'nden sınavdan çıkanlardan görüntü
-Sınava girenler ile röp.
-Genel ve detay görüntü
Haber: Umut KARAKOYUN-Kamera: Tekin GÜRBULAK/ İZMİR, (DHA)

=============================================

6)ANTALYA'DA YAZ BİTMİYOR

Türkiye genelinde sonbahar mevsiminin etkileri sürerken turizm kenti Antalya'da yazdan kalma günler yaşanıyor.Hafta sonunu fırsat bilen yerli ve yabancı tatilciler, Konyaaltı Sahili'ne gelerek denizin keyfini sürdü. Bazı tatilciler sahilde kitap okumakla yetinirken, bazıları ise denizde yüzdü.
Sahile babasıyla birlikte gelen Beren Kartal (6), denizin ılık olduğunu söyledi. Beren, "Denizi çok seviyorum. Şu anda denizin sıcaklığı iyi" dedi. Kızıyla denize giren Yunus Kartal ise "Deniz ve hava çok güzel. Yaz bitmiyor burada" diye konuştu.
Meteoroloji 4'üncü Bölge Müdürlüğü verilerine göre kent merkezinde en düşük sıcaklık 28 derece, deniz suyu sıcaklığı ise 26 derece ölçüldü.

Görüntü Dökümü:
---------------------
- Konyaaltı plajı genel görüntü
- Palmiye yaprakları arasından güneş görüntüsü
- Denizde yüzenlerden görüntü
- Güneşlenenlerden görüntü
- Çocukların yüzerken görüntüsü
- RÖP 1: Beren Kartal
- RÖP 2: Yunus Kartal
- Detaylar
343 MB /// 03.06HD)

HABER: Alparslan ÇINAR- KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA, (DHA)

======================================================

7)AYAKKABISININ TEKİYLE KAÇARKEN YAKALANDI

Kayseri'de, hakkında 'silahla yaralama' ve 'araç kurşunlama' suçlarından yakalama kararı bulunan Hakan T.'nin (36), polislerden kaçarken, ayakkabısının biri otomobilde kaldı. Ayakkabısının tekiyle kaçmayı sürdüren Hakan T., kovalama sonucu yakalandı. Hakan T., geçen hafta, Sivas Caddesi'ndeki marketin önünde bulunan otomobile, sahibiyle aralarındaki para anlaşmazlığı nedeniyle silahla ateş etti. Hakan T., aynı olayla ilgili 1 kişiyi de yaraladıktan sonra kaçarak, izini kaybettirdi. Bir süre sonra Hakan T., yolda polisleri görünce kiraladığı 38 JJ 658 plakalı otomobile binip, kaçmaya başladı. Polisler kendisini takip ederken, merkez Kocasinan ilçesi Tuna Caddesi'nde kaza yapan Hakan T., araçtan inip, koşarak kaçmayı sürdürdü. Ayakkabısının biri otomobilde kalan, tekiyle koşmaya devam eden Hakan T., yanındaki arkadaşı İsmail A. ile kovalama sonucu yakalandı. Polis ekiplerince gözaltına alınan ikilinin kiralık otomobilinde yapılan aramada ise uyuşturucu tartarken, kullanılan hassas terazi ile vites kolu yanında alkol kutusu bulundu. Hakkında 'silahla yaralama' ve 'araç kurşunlama' suçlarından yakalama kararı bulunan Hakan T. ile İsmail A., emniyete götürüldü.

Görüntü Dökümü:
---------------------
- Olay yerinden genel görüntü
- Polis'ten kaçarken kaza yapan şüphelilerin otomobili görüntü
- Araç içinde çıkan hassas terazi ve alkol kutusundan görüntü
- Hakkında yakalama bulunan Hakan T'nin polis aracına bindirilmesi
- Hakan T. ile kaçan İsmail A'nın polis aracına bindirilme görüntüsü
- Diğer görüntüler

Haber-Kamera: Yasin DALKILIÇ/KAYSERİ, (DHA)

1 Dosya 4 dakika 23 saniye /491 MB

============================================


Popular Articles

Latest Articles