K­a­y­b­o­l­m­a­y­a­ ­y­ü­z­ ­t­u­t­a­n­ ­s­a­n­a­t­ı­ ­y­a­ş­a­t­ı­y­o­r­

K­a­y­b­o­l­m­a­y­a­ ­y­ü­z­ ­t­u­t­a­n­ ­s­a­n­a­t­ı­ ­y­a­ş­a­t­ı­y­o­r­

Yaklaşık 13 yıl önce başladığı sedef kakmacılığında kendini geliştiren Ayran, Küçük Ayasofya'daki atölyesinde kaybolmaya yüz tutan bu sanatı yüzük, kolye, kol düğmesi, tesbih gibi eşyalarda yaşatıyor.

Ayran, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sedef işlemeciliğiyle 12 yaşında tanıştığını söyledi.

Sedef kakmacılığına başlamadan önce hat sanatıyla uğraştığını belirten Ayran, "Sedef kakmacılığına, 'çırak lazım mı?' diye sorduğum bir ustanın yanında başladım. Usta-çırak ilişkisiyle kendimi geliştirdim. Şimdilerde sedef kakma ile hat sanatlarını birleştirip takılara işleyerek, bu sanatların daha yakından tanınmasını sağlamaya çalışıyorum" dedi.

Sedef işlemeciliğinin zorluğuna işaret eden Ayran, sedef işlemeli bir ayna ya da kutu yapmaya başladığı zaman, bunun aylarca hatta bazen de yıllarca sürdüğünü vurgulayarak, küçük takıların daha az zamanda işlenebildiğini ifade etti.

Sedefi küçük büyük birçok objeye uyguladığını dile getiren Ayran, zamanla bu sanatı özellikle aksesuarlara taşıdığını anlattı.

AA

Popular Articles

Latest Articles

Other Articles