K­i­ş­i­s­e­l­ ­b­i­l­g­i­l­e­r­i­m­i­z­ ­h­u­r­d­a­c­ı­l­a­r­d­a­ ­-­ ­S­o­n­ ­D­a­k­i­k­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­

K­i­ş­i­s­e­l­ ­b­i­l­g­i­l­e­r­i­m­i­z­ ­h­u­r­d­a­c­ı­l­a­r­d­a­ ­-­ ­S­o­n­ ­D­a­k­i­k­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­ Exitcom Recycling Genel Müdürü Ilgar, dünya genelinde elektronik atığın 30 ile 50 milyon ton arasında olduğunu ancak bunun 2 milyon tonun toplandığını söyledi.

KOCAELİ (A.A) - Türkiye'nin ilk elektronik atık geri dönüşüm tesisi Exitcom Recycling'in Genel Müdürü Murat Ilgar, ''Türkiye'de bazı banka, firma ve devlet kuruluşlarından çıkan hurda bilgisayarların değerli parçaları uygun imha metotları yapılmadan içinde kayıtlı kişisel bilgilerle yurt içinde ya da yurt dışında ikinci el olarak satılıyor'' dedi.

Exitcom Recycling Genel Müdürü Ilgar, dünya genelinde elektronik atığın 30 ile 50 milyon ton arasında olduğunu ancak bunun 2 milyon tonun toplandığını söyledi.

Türkiye'de ise resmi verilere göre atık miktarının 400 bin ton civarında olduğu ancak bunun 5 bin tonunun toplanabildiğini ifade eden Ilgar, Türkiye'de elektronik atık tehlikesinin pek bilinmediğini, bunun dikkat edilmesi gerekilen özel atıklar sınıfında olduğunu vurguladı.

Kurdukları tesisle 2 bin ton elektronik atık topladıklarını dile getiren Ilgar, ''Şu anda bir sistem kuruyoruz. Market zincirleri gibi. Önümüzdeki sene 10 bin tonu hedefliyoruz. Tesisimizin kapasitesi 15-20 bin ton civarında. Ayrıca TÜBİTAK ile floransan geri dönüşüm tesisi kuruyoruz. Türkiye'de böyle bir tesis yok'' diye konuştu.

Türkiye'de elektronik atıkların imhası ve geri dönüşümü konusunda ilgili bakanlıktan uyum belgesi alan 12 firmanın faaliyetini sürdürdüğünü ifade eden Ilgar, bu firmaların bazılarının daha önce hurdacılık yapan kişilerce kurulduğuna dikkati çekti.

Bunlardan bazılarının topladıkları elektronik atıkları teknolojik ve fiziki altyapıları olmadığından yurt dışına gönderdiğini vurgulayan Ilgar, şöyle devam etti:

''Bazıları Honkong'a bu atıkların geri dönüşüm yapılması için gönderiyor. Ancak Honkong'ta bu iş için tesis yok. Bunun gibi bazı yerlere gönderilen atıklar Çin gibi ülkelerde ikinci el olarak satılıyor. Bunun engellenmesi lazım. Elektronik atıklarını geri dönüşüme veren firmanın, bunun takibini yapması gerekir. Ayrıca yurt dışına çıkan atıklar denetlenmeli ama yapılmıyor. Bu konuda bilinçli hareket edilmesi gerekir ama maalesef bugün ülkemizde bu bilinç yok.

Türkiye'de bazı banka, firma ve devlet kuruluşlarından çıkan hurda bilgisayarların değerli parçaları uygun imha metodları yapılmadan içinde kayıtlı kişisel bilgilerle yurt içinde ya da yurt dışında ikinci el olarak satılıyor. Ankara ve İstanbul'daki birçok hurdacı binlerce hard disk bulunuyor. Hurdacılar bu hard diskleri nereden alıyor? Kimler içindeki kişisel bilgilerle bu hard diskleri buralara satıyor araştırılması lazım. Özellikle milyonlarca kişinin kişisel bilgilerinin kayıtlı olduğu bankalardan çıkan eski bilgisayarların ne yapıldığı mutlaka araştırılmalı. Yoksa gelecekte kişisel bilgi güvenliği çok büyük zarar görebilir. ''

Dünyada ''data güvenliği'' denen bir olay olduğunu, bilgilerin özel bir programla silindikten sonra kırıcılarla tekrar kullanılmaz hale getirildiğini ifade eden Ilgar, ''Türkiye'nin en büyük kapasiteli, en gelişmiş teknolojiye sahip elektronik atık imha ve geri dönüşüm tesisini kurduk ancak hiçbir banka ve devlet kuruluşuna hizmet veremiyoruz. Bunların elektronik atıkları ne yaptıkları da belli değil. Özel bilgilerin hard disklerden silinmesi özel uzman ekiple ve özel programlarla yapılabilir. Yalnızca formatla kişisel bilgiler silinmez. Bu bilgiler art niyetli insanların eline geçtiği zaman bilgilerinizi internette veya başka ortamlarda görebilirsiniz'' şeklinde konuştu.

-TÜRKİYE'DE TELEFON ATIĞI YOK-

Müşterilerinin genellikle yabancı firmalar olduğunu dile getiren Exitcom Recycling Genel Müdürü Murat Ilgar, şöyle konuştu:

''Biz firmalara ait imha olmasi istenen binlerce hard diski özel bir işlemden geçirdikten sonra kırma makineleriyle 1 santimetreden daha küçük küçük parçalara ayırıyoruz. Zaten prosedürü de bu. Bu prosedürü uygulamayan geri dönüşüm ve imha etmek için aldığı elektronik atığı ikinci el olarak satarak büyük rant elde eden firmalar nedeniyle biz de zor durumda kalıyoruz. Çünkü biz bir monitörü almak için 5 veriyorsak, onlar 10 veriyor. Ayrıca cep telefonları konusu da çok büyük sorun ülkemizde. Biz bu konuda Türkiye'de ilk ve en büyük kapasiteye sahip olmamıza rağmen cep telefonu atığı toplayamıyoruz. Bunun sebebi de şu. Yurt dışından kaçak olarak ülkemize sokulan telefonlara, hurda telefonların IMEI numarası giriliyor. Bu da ülke ekonomisine çok büyük zarar veriyor.''

Elektronik atık alanında Türkiye'de en önemli tehlikenin buzdolabındaki gaz, floransan lambalar ile televizyon ve monitör tüplerinin oluşturduğunu belirten Ilgar, ''Televizyon tüpleri zehirli kurşun ve fosfor ihtiva ediyor. Floransan lambaların içindeki cıva gazının 320 kilometre gitme özelliği var. Buzdolabının da içindeki 1 gram gaz 10 bin kat egzoz gazından daha tehlikeli. Bunların hurdacılarda gelişi güzel parçalanması insan sağlığı açısından risk oluşturuyor. Yurt dışında bunları alıp satamazsın. Hurdacıya veremezsin'' diye konuştu.


Popular Articles

Latest Articles