S­ı­n­ı­r­ı­n­ ­s­ı­f­ı­r­ ­n­o­k­t­a­s­ı­n­d­a­ ­y­ü­r­e­k­ ­y­a­k­a­n­ ­k­a­v­u­ş­m­a­

S­ı­n­ı­r­ı­n­ ­s­ı­f­ı­r­ ­n­o­k­t­a­s­ı­n­d­a­ ­y­ü­r­e­k­ ­y­a­k­a­n­ ­k­a­v­u­ş­m­a­

2,5 yaşında Suriye İdlib'te savaşın en acı haline tanık olan Reda Ali ve aylarca oğlunun izini süren babası Ali Muhammed, 6 aylık hasretlerini sınırın sıfır noktasında birbirlerine gözyaşları içerisinde sarılarak dindirdi.

Esed rejiminin İdlib'de nisan ayında gerçekleştirdiği, yüzlerce insanın ölümüne sebep olan kimyasal silah saldırısı, Suriyeli Reda Ali'nin de hayatının darmadağın olmasına sebep oldu.

İdlib'deki saldırılarda annesini kaybeden ve kendisi de yaralanan 2,5 yaşındaki Reda Ali, Türkiye'den gönderilen ambulasla Hatay'daki Reyhanlı Devlet Hastanesine getirildi. Burada ilk müdahalesi yapılan Reda, ardından Şehitkamil Devlet Hastanesinde tedavi altına alındı.

Tüm bu süreçlerde yanında kimsesi bulunmayan Reda, doktorların yoğun çabasıyla yaklaşık bir ay süren tedavi sürecinin ardından sağlığına kavuştu. Reda, mayıs ayında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Gaziantep İl Müdürlüğü bünyesindeki Çocuk Evleri Sitesi'nde geçici koruma altına alındı. Yetkililer, bir yandan da Reda'nın Suriye'de bir ailesi olup olmadığını araştırmaya başladı.

Babası bulundu

Reda'nın ailesini bulmak üzere bir taraftan Türk Kızılayının Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) ile yürüttüğü girişimler diğer yandan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı yetkililerinin araştırmaları, olumlu sonuç verdi.

Bu süreçte yaşananları anlatan Türk Kızılayının uzman personelinden Yasmina Peker sözlerini şöyle sürdürdü:

"Reda'nın annesi bu saldırılarda ne yazık ki vefat etti. Babası o esnada diğer çocuklarıyla olduğu için Reda ambulansla tek başına, pek çok başka çocuk ve yetişkinle beraber Türkiye'ye geçiş yaptı. Gaziantep'te tedavi altına alınan Reda, sonrasında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca koruma altına alındı. Bu esnada hem Uluslararası Kızılhaç Komitesiyle hem de başka yerel ve uluslararası sivil toplum örgütleri ile iletişim halindeydik." 

Peker, Reda'nın babasına ulaşılması sonucunda, ICRC ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığıyla babasının durumuna, gideceği yerin güvenli olup olmadığına ilişkin detaylı bir araştırma yapıldığını ve incelemelerin olumlu sonuçlandığını kaydetti. 

Gözyaşları sel oldu

Türk yetkililer kendisiyle temasa geçinceye kadar oğlunun yaşayıp yaşamadığından dahi emin olamayan baba Ali Muhammed, önceki gün ICRC görevlileri ile Yayladağı Sınır Kapısı'na büyük bir heyecanla geldi. Yaklaşık 6 aydır ayrı olan baba-oğul için artık aralarındaki tek mesafe iki ülkenin sınırlarını belirleyen demir kapılardı.

Yetkililer Reda'yı getiririrken gözyaşlarına boğulan baba, kapının açılmasıyla oğluna "Babam, nerelerdeydin sen? Nasıl bekledik seni bir bilsen..." diyerek koşup sarıldı. Acıyı ve sevinci bir arada yaşayan baba, minik oğluna 4 kardeşinin de kendisini beklediğini ama artık annesinin olmadığını anlattı.

Kaynak: AA

Popular Articles

Latest Articles