D­H­A­ ­Y­U­R­T­ ­B­Ü­L­T­E­N­İ­ ­-­ ­7­ ­-­ ­S­o­n­ ­D­a­k­i­k­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­

D­H­A­ ­Y­U­R­T­ ­B­Ü­L­T­E­N­İ­ ­-­ ­7­ ­-­ ­S­o­n­ ­D­a­k­i­k­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­   Kız öğrenciler için bağışlanan ev Suriyeli erkeklere kiralandı Aydın'ın Söke ilçesinde, bir hayırseverin, kız öğrencilere kiralanması şartıyla Adnan Menderes Üniversitesi Vakfı'na bağışladığı dairenin, sözleşmenin bir Türk kız öğrenci üzerine yapılmasına rağmen 5 Suriyeli bekar erkeğe kiralandığı ortaya çıktı.

Kız öğrenciler için bağışlanan ev Suriyeli erkeklere kiralandı

Aydın'ın Söke ilçesinde, bir hayırseverin, kız öğrencilere kiralanması şartıyla Adnan Menderes Üniversitesi Vakfı'na bağışladığı dairenin, sözleşmenin bir Türk kız öğrenci üzerine yapılmasına rağmen 5 Suriyeli bekar erkeğe kiralandığı ortaya çıktı. Bu durumdan rahatsız olan apartman sakinlerinin Kaymakamlık ve polise şikayeti üzerine soruşturma başlatılırken, durumdan yeni haberdar olduğunu belirten Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Rektörü Prof. Dr. Osman Selçuk Aldemir, en kısa sürede sorunu çözeceklerini söyledi.
Sökeli merhum hayırsever Sıdıka Yamak'ın kız öğrencilere kiraya verilmesi şartıyla 10 yıl önce Adnan Menderes Üniversitesi Vakfı'na (ADVAK) bağışladığı, Atatürk Mahallesi Köknar Sokak'ta bulunan Şafak Sitesi'ndeki, 2'inci Blok birinci kattaki daire, iddiaya göre, bir emlakçı tarafından Suriyeli 5 bekar erkeğe toplam 800 liraya, kiralandı. Ancak, sözleşme bir Türk kız öğrencinin üzerine yapıldı. 20 daireli 2'inci bloğun yöneticisi Abdi Tokcan, ADVAK yetkililerine ulaşıp, bu durumdan rahatsız olduklarını bildirdi. Ancak, iddiaya göre bir sonuç alınamadı. İki aylık çabasına rağmen Suriyeliler'in daireden çıkartılmaması üzerine Tokcan, sorunu önce Söke Kaymakamı Tahsin Kurtbeyoğlu'na taşıdı. Ardından da Söke İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne şikayetçi oldu.
Şikayet üzerine polis, geçen 28 Mayıs'ta eve gelip, 5 Suriyeli'yi ifadelerine başvurmak ve kimlik tespiti için gözaltına aldı. Suriyeli 5 kişinin, Söke Organize Sanayi Bölgesi'ndeki bir süt ürünleri tesisinde çalıştıkları, ancak Türkiye'de çalışma izinleri bulunmadığı belirlendi. Kaymakam Kurtbeyoğlu'nun da devreye girmesi üzerine soruşturma başlatıldı.
Şafak Sitesi 2'inci Blok Yöneticisi Abdi Tokcan, "2011 yılında taşındığım apartmanda 4 yıl önce yönetici oldum. Apartmanımızda Adnan Menderes Üniversitesi Vakfı'na ait bir daire var. Vakıf evi, hayırsever Sıdıka Yamak tarafından, sadece kız öğrencilere kiraya verilme şartıyla bağışlanan bir dairedir. Bu dairede 2 aydan beri Suriye vatandaşı olduğunu öğrendiğimiz 5 erkek yaşamaktadır. Buradaki mesele bekar insanların olması değil, örf adetini bilmediğimiz, tanımadığımız, nasıl bir tepkiyle karşılaşacağımızı bilemediğimiz kişiler olması. Bu nedenle de rahatsızız. İnşallah bu iş bir an önce çözüme kavuşur ve bizler de rahat bir nefes alırız" dedi.
REKTÖRDEN SORUNUN ÇÖZÜLECEĞİ SÖZÜ
ADÜ Rektörü Prof. Dr. Osman Selçuk Aldemir, Vakfa ait dairede Suriyeliler'in kiracı olarak oturduğunu yeni öğrendiğini belirtip, "Vakıf yetkilisini çağırarak gerekenin en kısa sürede yapılması gerektiğini ilettim. 'O dairede kız öğrencileri kalacaksa bizde elimizden gelen yardımı yapalım' dedim. Gerekli çalışmayı başlattık. En kısa sürede bu iş çözüme kavuşacak' dedi.

Görüntü Dökümü
-----------
-Suriyeliler'e kiralandığı ileri sürülen dairenin dışarıdan görüntüsü
-Şafak Sitesi'ndeki 2. Blok Yöneticisi Abdi Tokcan ile röp.
-Genel ve detay görüntüler

Haber - Kamera: Burhan CEYHAN / AYDIN, (DHA)

==================

Kardeşlerin tarla kavgası: 3 yaralı

Karaman'da 2 kardeş arasında çıkan tarla kavgasında 3 kişi yaralandı.
Olay, saat 09.00 sıralarında Karaman- Ereğli Karayolu üzerindeki tarlada meydana geldi. İddiaya göre Selahattin Ç. (49) ve ağabeyi Muhsin Ç. (64), babalarından kalan ve 6 eşit parçaya bölünen tarlaya çalışmaya gitti. Kendilerine ayrılan bölümlerde çalışan kardeşler arasında tarla meselesi nedeniyle tartışma çıktı. Tartışma kısa sürede kavgaya dönüştü ve Selahattin Ç., ağabeyi ile eniştesi İbrahim K.'yi (63) bıçakladı.
İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekiplerince ilk müdahaleleri yapılan yaralılar Muhsin Ç. ve İbrahim K., Karaman Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak, tedaviye alındı.
Olay sırasında çevrediler tarafından darbedilen Selahattin Ç. de jandarma tarafından götürüldüğü özel hastanede tedaviye alındı. Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.

Görüntü Dökümü
-----------
- Yaralıların ambulanslarla hastaneye getirilmesi
- Hastaneden detaylar

Haber-Kamera: Muammer ŞEN KARAMAN DHA))

===================

Tarihe yön veren ağaç; Kazdağı köknarı

Balıkesir’in Edremit ilçesi sınırları içerisindeki Kazdağları’nda bulunan 32 endemik bitki türünden biri olan Kazdağı köknarı, hem mitoloji tarihi hem de Osmanlı tarihi açısından önemli bir yere sahip. Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Satıl, Kazdağı köknarının, hem Truva Atı'nın yapımında hem de Fatih Sultan Mehmet'in, İstanbul’un fethi sırasında gemileri Haliç'e indirmek için ihtiyaç duyduğu kızakların oluşumunda kullanıldığını belirterek, "Kazdağı köknarı bu sebeple tek başına bir marka olabilecek özellikte" dedi.
Kazdağı köknarı, Edremit ilçesi sınırları içerisindeki Kazdağları’nda bulunan 32 endemik bitki türünden birini oluşturuyor. Kazdağı köknarlarının bulunduğu ormanlar, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından Kazdağı Köknarı Tabiatı Koruma Alanı olarak korunuyor. Kazdağı köknarı, hem mitoloji tarihi hem de Osmanlı tarihi açısından büyük bir öneme sahip. Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Satıl, İstanbul’un Fethi sırasında, Fatih Sultan Mehmet'in gemileri Haliç'e indirmek için kullandığı kızakların Kazdağı köknarından yapıldığını söyledi.
'İSTANBUL'UN FETHİNDE ÖNEMLİ ROL OYNADI'
Prof. Dr. Fatih Satıl, “Kazdağı köknarının Latince ismi, Abies equi-trojani. Latince'de equi, at; trojani ise Truva uygarlığına atfen verilmiş. İnanışa göre Truva Savaşı'ndaki atın, köknar ağacından yapıldığı söylenmektedir. Yine köknar ağacının Osmanlı tarihindeki önemi de büyüktür. Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’un Fethi için gemileri Haliç’e indirmek istiyordu. Bunun içinde kızaklar gerekiyordu. Uygun ağaçları bulmak için alimleri toplar. Alimler de bu ağacın köknar olacağını söyler. İstanbul’a yakınlığı ve stratejik uygunluğu nedeniyle Kazdağları’ndaki köknarlar seçilir. Tabii, bu işi yapacak kerestecilere ihtiyaç vardı ve bu işi en iyi Tahtacı Türkmenleri yapıyordu. Fatih Sultan Mehmet, Toroslardaki tahtacı Türkmenlerinin bir kısmını bu bölgeye taşıyarak, İstanbul’un fethinde kullanılacak kızakları Kazdağları’ndaki köknar ağaçlarından yaptırmıştır. Bu sayede Kazdağları köknarı, İstanbul’un fethinde önemli bir rol oynamıştırö dedi.
'KÖKNAR YA DA GÖKNAR'
Kazdağı köknarının tek başına bir marka olabilecek özellikte olduğunu belirten Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Satıl, yaygın olarak 'göknar' olarak anılan ağacın bir diğer adının da 'köknar' olduğunu söyledi. Satıl, “Kökleri kırmızı olduğu için 'köknar' denilirken, kozalakları olgunlaşınca kırmızı olur ve göğe doğru baktığı için de 'göknar' denmiştir. İki tabir de doğrudur. Köknar kozalakları, çamdan biraz daha farklı olarak silindir şeklinde ve bir mısır gibi yukarıya doğru bakıyor. Köknarların farklı ve güzel bir görüntüsü var" dedi.
KAZDAĞI KÖKNARI
Kazdağı köknarı yeryüzünde tek doğal bulunuş yeri Kazdağlar olduğu için endemik bir ağaçtır. Keşfedildiğinde başka bir köknar türünün varyetesi sanılmıştı ama daha sonraları bunun yeni bir tür olduğu anlaşılmıştır. Piramidal yapıdaki ağaç 40 metreye kadar boylanabiliyor. Tomurcukları bol reçinelidir. Yan sürgünlerin uçlarındaki tomurcukların sayısı 6-8 arası olabilir. Kozalaklar tepenin en üst ucunda bir yıl önceki sürgünler üzerinde oluşurlar. Sürgün üzerinde dik dururlar ve 20-30 cm boylanabilirler. Silindir şeklinde olan kozalakların dış pulları, iç puldan daha uzun ve uçları geriye doğru kıvrıktır. Genç yaşlardan itibaren kazık kök yaparlar. Toprak ve rutubet istekleri fazladır. Işık istekleri azdır, gölgeye dayanıklıdır. Diğer yerli köknar türlerine göre büyümeleri daha hızlıdır. İğne yapraklar sürgünler üzerinde uzun süre, 7-10 yıl kalır. Düştüğü veya koparıldığında, sürgün üzerinde yuvarlak, iç içe iki daire halinde çukurca bir iz bırakır. Bütün köknar türleri bu izi bırakırlar ve ladinden ayıran belirgin özelliklerden biridir bu. Ladinde bu çukurlar yerine, çıkıntılar oluşur. Kazdağı köknarının gövde kabuğu açık gri renkli, ince ve düzgündür. Yaşlı ağaçlar da ise kabuk kalın ve çatlaklıdır.

Görüntü Dökümü
-----------
-Göknar ağacından genel ve detay görüntüler
-Prof. Dr. Fatih Satıl röp

Süre:2.56 Dk. Boyut:258 MB.

Haber-Kamera: Fatih Emrah ERDOAĞAN/EDREMİT(Balıeksir), (DHA)

=========================

Eski belediye başkanı Turgay için tören düzenlendi

Gaziantep'te 1973-1977 yılları arasında Belediye Başkanlığı görevini yürüten 83 yaşındaki Esat Kaya Turgay'ın vefatı nedeniyle Büyükşehir Belediye Başkanlığı önünde tören düzenlendi.
Törene; Gaziantep Valisi Davut Gül, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, CHP İl Başkanı Lütfü Demir önceki dönem Belediye Başkanı Asım Güzelbey, İl Müftüsü Ahmet Çelik ve belediye çalışanları katıldı.
Bir süredir sağlık sorunu yaşayan Turgay için gerçekleştirilen törende konuşan Fatma Şahin, "Mübarek aylardayız, çok özel bir günden geçiyoruz. Hakikaten bazen neler söyleyeceğinizi bilemediğiniz zamanlar olur. Şu an ben bu duyguyu yaşıyorum. Benim için başkanım çok kıymetliydi, çok özeldi. Bizlere, en önemli şeyin bir arada olmak, kardeş olmak, insan biriktirmek gerektiğini söylerdi. Başkanın hayatına baktığımız zaman; dürüstlük, vicdan, azim, arkada hoş seda bırakmayı görüyoruz, inşallah biz de ağabeyimiz gibi hoş seda bırakırız. Bütün aileye baş sağlığı diliyorum. Hazreti Mevlana'ya göre ölüm; Şeb-i Arûs'dur. Sevgiliye kavuşmadır. Hepimiz sevgiliye kavuşma günü olarak Esat ağabeyimiz ile cennetinde buluşuruz" dedi.
CHP Başkanı Lütfü Demir ise, Esat Kaya Turgay'ın Gaziantep için çok emek verdiğini söyleyerek yakınlarına baş sağlığı diledi.
Konuşmaların ardından İl Müftüsü Ahmet Çelik'in okuduğu duayla devam eden program, Belediye Başkanlığı Protokol Kapısı önüne kurulan Esat Kaya Turgay'ın fotoğrafının yer aldığı alana karanfil bırakılmasıyla sona erdi.
ESAT KAYA TURGAY KİMDİR?
1934 yılında Gaziantep'te Tabakhane'de doğan Esat Kaya Turgay, ilkokul 4 ile 5'inci sınıfı Cumhuriyet İlkokulu'nda tamamladı. Ortaokul ve liseyi Gaziantep Lisesi'ni bitiren Turgay, 1958 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat bölümünden mezun oldu. Gaziantep Bayındırlık Müdürlüğü görevini yapan Esat Kaya Turgay, şehre su getirmek için çok çalıştı. 1973 yılında CHP'den Gaziantep Belediye Başkanı olarak seçilen Turgay, belediyecilik döneminde birçok ilke imza atmayı başardı, ekmek fiyatını düşürdü, haftada bir gün su verilen evlere iki günde bir su verdi, su sıkıntısını giderdi. Gaziantep'te modern belediyeciliğin temelini atan eski başkan Turgay, ilk telsiz haberleşme, en büyük araç parkuru, asfalt makineleri ve ilk modern imar planlaması gibi birçok icraata imza attı.

Görüntü Dökümü
------
- Törene katılanlar
- Cenazenin yakınları
- Fatma Şahin'in konuşması
- Lütfü Demir'in konuşması
- Kranfil bırakılması
- Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU:370 MB

Haber-Kamera: Mustafa KANLI -GAZİANTEP-DHA)

=======================

7,5 milyon yıllık fosillerin sergilendiği Bilim Merkezi'ne yoğun ilgi

KAYSERİ'de hayvanlarını otlatan çoban tarafından bulunan ve daha sonra belediyenin desteğiyle gün yüzünü çıkartılan 7,5 milyon yıllık fosiller, Kayseri Bilim Merkezi'nde sergileniyor. Bilim Merkezi Müdürü Suat Şahin, 2019 Mart sonunda sergilenmeye başlanan fosillere büyük ilgi olduğunu, yılsonu yaklaşık 300 bin ziyaretçi hedeflediklerini söyledi.
Merkez Kocasinan ilçesindeki Yamula barajı kıyısında bulunan Taşhan bölgesinde 2 yıl önce keçi otlatan çoban, dev fosil parçasını buldu. Çobanın durumu bildirmesi üzerine bölgede kazı yapıldı. Kayseri Büyükşehir Belediyesi'nin desteği ile yapılan kazılarda, Türkiye'de bugüne kadar rastlanan tek parça halinde en büyük fosil bulundu. Kazılarda filler, üç toynaklı atlar ve boynuzlugillere ait çok sayıda 7,5 milyon yıllık fosiller, toprağın altından çıkarıldı. Özenle çıkarılan fosiller, Kayseri Bilim Merkezi'nde oluşturulan sergi alanında ziyarete açıldı.
'7,5 MİLYON YILLIK CEVHERİ SERGİLİYORUZ'
7,5 milyon yıllık fosillerin sergilenmeye başlanmasıyla birlikte Kayseri Bilim Merkezi'nin ziyaretçi sayısı arttı. Fosillerin sergilendiği 2,5 ay içinde 40 bin kişi, merkezi ziyaret etti. Kayseri Bilim Merkezi Müdürü Suat Şahin, Türkiye'nin en modern bilim merkezlerinden olan Kayseri Bilim Merkezi fuaye alanında 7,5 milyon yıllık bir cevheri sergilediklerini söyledi. Şahin, şöyle konuştu: "2 yıllık çalışma neticesinde Taşhan ve Çevril bölgesinde elde edilen fosiller, çeşitli işlemlerden geçirilerek, burada sergileniyor. 7,5 milyon yıl öncesi Kayseri ve çevresinde çeşitli canlılara ait örnekleri insanları bilgilendirmek amacıyla sergiliyoruz. 'Kayseri'de tarihi öncesi filler' ismini verdiğimiz sergimizde zürafa, üç toynaklı atlar, gergedanlar, boynuzlugiller ve bazı fil örneklerinden gelmiş olan fosil parçaları yer alıyor. Bazılarının daha fazla geçmişe sahip olduğunu görüyoruz."
'BAZI FOSİLLER DÜNYADA TEK'
Şahin, fosillere kuyumcu titizliğinde baktıklarını söyleyerek, "Gerek güvenlik gerekse de diğer işlemler acısından bu kıymetli tarihi fosillere özen göstermemek gibi bir durum söz konusu olamaz. Bu fosillerin çıkarılmasının dışından bilimsel litaratöre kazandırılması adeta iğne ile kuyu kazmak gibi çok ince bir işçilik gerektiriyor. Sergiye sadece Kayseri değil, Kayseri dışından da çok fazla ziyaretçi alıyoruz, bu tür bir sergi Kayseri tek. Bazı fosil örnekleri ise dünyada da tek" şeklinde konuştu.
Bilim Merkezi Müdürü Suat Şahin, 2,5 ay içinde 40 bin kişinin sergiyi ziyaret ettiğini, yılsonunda 300 bin ziyaretçi hedeflediklerini kaydetti.

Görüntü Dökümü
-------------
- Kazılarda çıkarılan ve sergilenen fosillerden genel ve detay görüntü
- Kayseri Bilim Merkezi müdürü Suat Şahin ile röportaj
- Diğer görüntüler

Süre: 5.36 Dk Boyut: 627 MB

Haber- Kamera: Yasin DALKILIÇ/KAYSERİ, (DHA)


Popular Articles

Latest Articles