Afrika Boynuzu'nda açlık krizi derinleşiyor. 12 milyon kişinin etkilendiği krizde, kuraklık ve açlık en çok Somali'yi vurdu.
Başkent Mogadişu ve komşu Kenya ve Etiyopya'daki mülteci kamplarına hergün tamamen güçten düşmüş insanlar akın ediyor. Halkı açlık ve susuzlukla beraber salgın hastalıklar da vuruyor.
Krizle karşı karşıya olan Somalilerin sayısı 4 milyon. Yani Somali nüfusunun yarısı.
Bu insanların 750 bini de yaşamlarını yitirme riskiyle karşı karşıya...Bu da, Temmuz ayındaki 350 bin rakamının ikiye katlandığını gösteriyor. Ülkede, kıtlık salgını ilân edilen 5 bölgeye bir yenisi eklendi.
Bu durum, halihazırda yürütülen mücadelenin yeterli olmadığını da gösteriyor. Birleşmiş Milletler'e göre, insani krizle mücadelenin şimdiki düzeyde sürmesi durumunda, açlık gelecek 4 ayda daha da yayılacak.
Uzmanlar en iyimser yaklaşımla hasret kalınan yağmurun ekim ayında yağması halinde bile gelecek yıl hasata kadar bölgede açlık çekileceğini ve insanların yardıma muhtaç olacağını belirtiyorlar.
Çatışmaların süregittiği Somali'de, kriz bölgelerinin el Kaide bağlantılı EşŞebab örgütü kontrolünde olması da bir başka zorluğu beraberinde getiriyor. Bu yüzden birçok bölgeye, yerli yardım organizasyonları da ulaşamıyor.
İnsani krizin gölgesinde Somalili yetkililer de, ülkenin siyasi geleceğini şekillendirme ve istikrar sağlama çabasında...
Somali'de, siyasi yetkililerin, Eş Şebab'ın Ağustos ayında çekildiği başkent Mogadişu'da biraraya geliyor olması da, uzmanları umutlandırıyor. Atılması gereken adımlara gelince...Herşeyden önce 12 ay içinde anayasal reformların gerçekleştirilmesi gerekiyor. Ve tabii, seçim düzenlenmesi...
20 yıldır iç savaşın yaşandığı ve ulusal hükümetin bulunmadığı Somali'de, bu demokratik adımların nasıl atılabileceği ise, belirsizliğini koruyor.