2­1­ ­M­a­y­ı­s­ ­İ­n­g­i­l­t­e­r­e­ ­B­a­s­ı­n­ ­Ö­z­e­t­i­ ­-­ ­D­ü­n­y­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­i­

2­1­ ­M­a­y­ı­s­ ­İ­n­g­i­l­t­e­r­e­ ­B­a­s­ı­n­ ­Ö­z­e­t­i­ ­-­ ­D­ü­n­y­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­i­ İngiltere basınında bugün, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkındaki makaleler, Soma'daki facia ve Suriye'deki gelişmeler öne çıkıyor

İngiltere basınında bugün, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkındaki makaleler, Soma'daki facia ve Suriye'deki gelişmeler öne çıkıyor.

Financial Times gazetesi "Zaptedilemeyen Erdoğan bölünmüş bir Türkiye'ye başkanlık edecek" başlıklı makalesinde, Başbakan Erdoğan'ın siyasi söylemleri ve tavrının ülkede 'kutuplaşmaya yol açtığını' yazıyor.

David Gardner imzalı makalede Soma'da hayatını kaybeden madenciler için "siyah kuğular" benzetmesi yapılıyor ve Soma'daki facianın, 'daha öncekilere kıyasla daha büyük bir öfke patlamasıyla' karşılık veren Erdoğan'a cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi tehdit oluşturabileceği yorumu yapılıyor.

Gardner, Ağustos'taki cumhurbaşkanlığı seçimlerinden 'zaferle ayrılacağı inancında olan Erdoğan'ın Soma'daki kazaya verdiği yanıtın kutuplaşan halk arasında yeni öfke dalgaları yarattığını' söylüyor.

Başbakan Erdoğan'ın Soma faciası sonrası tutumunu değerlendiren bir diğer makale de The Daily Telegraph gazetesinden.

Gazetenin internet sitesinde yer alan Damien McElroy imzalı analiz "Recep Tayyip Erdoğan'ın iktidar hevesinin geçeceğine dair bir işaret yok" başlığı taşıyor.

Gazetede, Başbakan Erdoğan'ın Soma faciası sonrası İngiltere'de 1862 yılında meydana gelen ve 200'den fazla madencinin öldüğü kazayı örnek vermesi için "modern tarihte meydana gelen bir felaketle doğru paralellikler taşımıyor" yorumu yapılıyor, Erdoğan içinse "Fakat Türkiye'nin tecrübeli lideri, Viktorya döneminde kendi kendini yetiştirip kömür sanayiinin başına geçenler gibi ağzına geleni söylemekten korkmuyor" deniyor.

İngiltere basınında Erdoğan'la ilgili yorum makalelerin ayrıntılarına bu haberimize tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Soma'da 'korku kültürü'**Guardian** gazetesi, Soma'daki maden faciasıyla ilgili yayımladığı bir diğer habere de "korku kültürü dayatıyor" başlığı atıyor.

Gazetenin Soma'dan bildiren muhabiri Constanze Letsch'e konuşan kazanın olduğu maden ocağının dokuz yıllık çalışanı, daha önce patronları tarafından kız kardeşinin cenazesine gitmek için bir günlük izin alması durumunda maaşının üçte birinin kesileceği yönünde tehdit edildiğini söylüyor.

İşçinin ifadelerine dayandırılan haberde muhabir, maden ocağındaki güvenlik denetimlerinin yetkililer ve maden ocağı sahipleri arasında anlaşmalı yapıldığını çalışanlara oylarını nasıl kullanacaklarının söylendiğini ve karı artırmanın temel güvenlik sorunlarından daha önde geldiğini yazıyor.

Gazeteye konuşan işçi, "Planlanandan daha çok kömür çıkarırsak ustabaşı prim alıyor. Tüm dertleri daha hızlı çalışmak ve daha çok kömür çıkartmak" diyor.

Guardian gazetesi geçtiğimiz yıllarda Türkiye'de farklı maden ocaklarının denetimine katılan Alman güvenlik uzmanı ve Issa Madencilik üst düzey danışmanı Matthias Stenzel'in de görüşlerine yer veriyor.

Stenzel, maden ocaklarında kazalar için yeterli planlama yapılmadığını belirtiyor ve şöyle devam ediyor:

"Felaket durumları her bir ayrıntısına kadar planlanmalı. Türk yetkilileri bu gibi durumlarda ayrıntılı planlar yapmaları konusunda uyardık. Onlarsa bu planların ancak felaket yaşandığında yapılabileceğini söyledi. Acil durumlar uygulanmalı. Bunları yalnızca teoride açıklamanın bir faydası yok."

Gazeteye konuşan maden işçisi son sekiz yıldır aynı gaz maskesini kullandığını ve çalışıp çalışmadığını da bilmediğini söylüyor. Maden işçisi, "Maskeyi sebepsiz yere açarsak maaşlarımızdan 200 lira kesiyorlar" diye ekliyor.

Halep'de silahlı muhalifle...**Guardian** gazetesinin manşetinde Halep'ten aktarılan özel bir haber var.

Gazetenin deneyimli Orta Doğu muhabiri Martin Chulov imzalı haberde Halep'te silahlı muhaliflerin liderlerinden Ebu Esad, 8 Mayıs'ta Halep'in merkezinde Suriye ordusuna bağlı birliklerin de kaldığı Carlton Citadel adlı otele düzenledikleri saldırıyı anlatıyor.

Ebu Esad, otelin altından geçen bir tünele 25 tonluk patlayıcı yerleştirdiklerini ve uzaktan kumanda ile infilak ettirdiklerini söylüyor ve ekliyor:

"Patlamayı buradan (yüzlerce metre uzaklıktan) duyduk, bizi çok mutlu etti… Operasyondaki en iyi şey de buydu. Hemen morallerimizi düzeltti. O günden beri adamlarımız eskisine göre daha çok savaşmak istiyor. Buna 'Halep Depremi Operasyonu' adını verdik."

Ebu Esad, 30 ila 50 Suriyeli askerin öldüğü patlama sırasında otelde Suriyeli polis memurlarının yanı sıra Şebbiha milislerinin de bulunduğunu söylüyor.

Guardian gazetesiyle kimliğini açıkça paylaşmaktan ve elinde telsiziyle büyük bir fotoğrafının gazetenin baş sayfasında yayımlanmasından çekinmeyen Ebu Esad "Benden korkmalarını istiyorum. Onlar için geldiğimi bilmelerini istiyorum" diyor.

Suriye'ye giden ilk İngiliz mahkûm**The Times** gazetesinde de Suriye'deki savaşa ilişkin bir haber dikkat çekiyor.

Haberde, Esad'a bağlı birliklerin Perşembe günü Ürdün sınırına operasyon düzenledikleri yazıyor.

Operasyonun muhalif Özgür Suriye Ordusu'nun 'yeterli mühimmat sağlanmaması durumunda gerilla savaşına geçecekleri' uyarısını yaptıkları bir döneme geldiğine dikkat çekilirken bazı ılımlı muhalif grupların az sayıda Amerikan yapımı tanksavar füzelerine sahip olduğu da belirtiliyor.

Gazetelerde, 'Suriye'deki terör faaliyetlerinden' suçlu bulunan ilk İngiliz vatandaşı 31 yaşındaki Mashudur Chouldry hakkındaki haberler de dikkat çekiyor.

Porsmouth'lu Chouldry, geçen yıl Ekim ayında beraberindeki beş kişiyle beraber Suriye'ye gitmek için önce Türkiye'ye uçmuş fakat iki hafta sonra 'korktuğu için' İngiltere'ye geri dönmüştü.

Independent gazetesinin haberine göre Gatwick Havaalanı'nda gözaltına alınan Chouldhury dün çıkarıldığı mahkemede 'terör faaliyetleri düzenlenmesine karışmaktan' suçlu bulundu.

Mahkemede, Choudhury ve Suriye'deki arkadaşı Ifthekar Jaman'ın Skype üzerinden savaş bölgesindeki eğitimler ve ne gibi ihtiyaçlar olabileceğini konuştukları belirtildi.

Sisi'nin suikast korkusu**Daily Telegraph**'ın Kahire'den bildiren muhabiri Richard Spencer imzalı bir haberde, gelecek hafta Mısır'da düzenlenecek cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi eski Savunma Bakanı ve yeni cumhurbaşkanı adayı Abdülfettah el Sisi'nin suikast korkusu nedeniyle kamuoyu önüne çıkmadığı yazıyor.

Gazetenin haberine göre, Sisi'ye yakın üst düzey bir yetkili iki suikast planı olduğu bilgisini doğruladı.

Daily Telegraph'a konuşan yetkili, seçim kampanyası boyunca Sisi'nin halk arasına karışmamasının nedeninin de bu suikast ihbarları olduğunu söyledi.

Doğum sonrası depresyon**Guardian ve Daily Telegraph** gazetelerinde ilk kez doğum yapan annelerin üçte birinde, çocukları 4 yaşına gelene kadar depresyon belirtileri görüldüğünü ortaya çıkaran bir araştırmaya yer alıyor.

Depresyon belirtilerinin de en çok çocukları 4 yaşına geldiğinde görüldüğü ifade ediliyor. Araştırma Avustralya'da yapılsa da İngiltere dahil birçok farklı ülkede ilk kez doğum yapan kadınlarda benzer bulgulara rastlandığı belirtiliyor.

Guardian'a konuşan bir uzman, belirtilerin daha çok erken yaşta anne olan kadınlarda görüldüğünü ve kısa ömürlü olduklarını söylüyor.

BJOG adlı dergide yayımlanan araştırmanın detaylarını paylaşan Daily Telegraph gazetesi de genç yaşta anne olmanın yanı sıra, stresli bir yaşam sürmenin ve partnerinden şiddet görmenin de depresyona neden olduğunu yazıyor.


Popular Articles

Latest Articles