Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Saadet Partisi (SP) Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk'ü ziyaret etmesi, ittifakların nasıl şekilleneceği tartışmalarını gündemin üst sıralarına taşıdı. SP kulislerinde neler konuşuluyor? Partinin Cumhur İttifakı'na dahil olması olası mı? Ayşe Sayın'ın haberi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeni yılın ilk günlerinde, ittifak ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'den ardından, ikinci ev ziyaretini Saadet Partisi (SP) Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Başkanı Oğuzhan Asiltürk'e yapması, ittifakların nasıl şekilleneceği tartışmalarını gündemin üst sıralarına taşıdı.
Muhalefet partilerinde, Erdoğan'ın yalnızlaştığı ve güç kaybettiği için ittifakını genişletme arayışına girdiği yorumu yapılıyor. Kulislerde olası bir kabine değişikliğinde "milli görüş" kökenli bir ismin kabinede yer almasının sürpriz olmayacağı ifade ediliyor.
Erdoğan'ın "ittifak" girişimine mesafeli yaklaşan SP'de ise "milli görüş"ün kurucusu eski Başbakan Necmettin Erbakan'ın, Turgut Özal'a karşı, bütün muhalefete yaptığı "Birlikte hareket edelim, bir araya gelelim" çağrısı anımsatılıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, SP YİK üyesi Oğuzhan Asiltürk'ü ziyaretinde "ittifak" konusunun da görüşüldüğünü açıklamasının ardından, iktidar ve muhalefet cephesinde olası seçim ittifaklarına ilişkin taktikler ve senaryolar tartışılıyor.
Siyasi kulislerde, son olarak Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici ile görüşen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, DEVA Partisi ve Gelecek Partisi'ne oy kayma olasılığını da dikkate alarak, Cumhur İttifakı'nı Demokratik Sol Parti (DSP) ile Fatih Erbakan'ın olduğu Yeniden Refah Partisi'ni de alarak genişletme çabası içine girebileceğine dikkat çekiliyor.
Erdoğan'ın kabinede, "milli görüş" kökenli bir isme yer vermesi de olasılık dahilinde değerlendiriliyor.
CHP'nin Salı günü yapılan Parti Meclisi (PM) toplantısının gündeminde de Erdoğan'ın Cumhur İttifakı'nı genişletme çabası yer aldı.
Bazı PM üyeleri, Erdoğan'ın, Millet İttifakı'nı bölerek, CHP'yi yalnızlaştırıp HDP ile ittifaka zorlama taktiği izlediği için buna dönük strateji geliştirilmesi gerektiğini dile getirdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, zaman zaman iktidarın Millet İttifakı'nı bölmeye çalıştığı yönünde açıklamalarıyla biliniyor.
Kılıçdaroğlu'nun son PM toplantısında da bir kez daha bu olasılıklara dikkat çektiği ancak bu girişimlerin sonuçsuz kalacağı görüşünü dile getirdiği ifade ediliyor.
Kulislere yansıyan bilgiye göre Kılıçdaroğlu, başta İYİ Parti olmak üzere 2018'de seçim ittifakı yaptığı SP ve Demokrat Parti'nin tutumunda bir değişiklik olmadığını belirterek, "Sorun yok" mesajı verdi.
SP**, Cumhur İttifakı'na mesafeli**
Erdoğan'ın Asiltürk'ü ziyaretinin ardından, SP'nin tutumu merak ediliyordu. Gözlerin çevrildiği Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karollaoğlu ise farklı görüşlerdeki siyasi partilerin bir araya gelerek görüşmesini her zaman savunduklarını ve ziyaretten de memnuniyet duyduklarını belirtirken, ancak bunun hemen "İttifak yapılacak" anlamına gelmediği açıklaması yaptı.
Erdoğan'ın ziyaretinden sonra Asiltürk ile görüşen Karamollaoğlu'nun Cumhur İttfakı'na mesafeli duruşunu sürdürdüğü ifade ediliyor.
SP'de Erdoğan'ın yıllar sonra Asiltürk'ü ziyaret etmesi, giderek güç kaybetmesi ve yalnızlaşmasına bağlanıyor.
AKP'nin kuruluşunda yer alan isimlerden hiçbirisinin artık Erdoğan'ın yanında olmadığına işaret edilerek, son dönemde Hür Dava Partisi veya kısaca (HÜDA PAR) dahil farklı kesimlerle görüşmeler yapması, ittifakını genişletme arayışı olarak yorumlanıyor.
Ancak SP olarak bu koşullarda Cumhur İttifakı içinde yer almasına olasılık tanınmıyor.
SP'li üst düzey bir yetkili, başkanlık sistemine ilişkin anayasa değişikliği referandumu öncesinde de Erdoğan'ın bazı danışmanlarını kendilerini "ikna" için gönderdiğini anımsatıyor.
Karamollaoğlu'nun bizzat Erdoğan'ı ziyaret ederek, başkanlık sisteminin sakıncalarını anlattığını anımsatan parti yetkilisi, "(Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili) Mehmet Uçum bize 3-4 saat brifing verdi ama bizi tatmin etmedi. Çünkü getirmek istedikleri sistem otoriterleştirmeye götüren, kontrolsüz bir sistem. Ama Cumhurbaşkanı, kendi sözünün tartışılmasını istemiyor, öyle olunca da işin içinden çıkamıyor" görüşünü dile getiriyor.
Cumhur İttifakı'na mesafeli olan SP, 2018 seçimlerinde içinde yer aldığı Millet İttifakı konusunda da kendisini şimdiden bağlamıyor.
İttifakların seçim sürecine girildiğinde konuşulması gerektiği ifade ediliyor. Ancak son dönemde İYİ Parti'nin öncülüğünde konuşulan "üçüncü ittifak"a da, Erdoğan'ın aradan sıyrılıp seçilmesini sağlayacağı için sıcak bakılmıyor.
Bu konuda Necmettin Erbakan'ın, Turgut Özal'ı iktidardan indirmek için "Bütün muhalefet partileri bir araya gelirsek o zaman Özal'ı indiririz" çağrısı yaptığı anımsatılarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a karşı da benzer işbirliğinin yapılmasının daha doğru olacağı ifade ediliyor.
İktidar ve muhalefet partileri arasında görüşme trafiğinin önümüzdeki süreçte de devam etmesi bekleniyor.
Karamollaoğlu'nun bu süreçte CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşüp görüşmeyeceği de merak konusu.
Yansıyan bilgilere göre, ilerleyen günlerde iki lider yüz yüze bir görüşme için bir araya gelecek. Ancak, Erdoğan'ın Asiltürk ziyaretinin hemen ardından böyle bir görüşmenin yapılması, "karşı hamle" olarak görüleceği için bu konuda "aceleci olunmayacağı" ifade ediliyor.