B­u­ ­k­e­ş­i­f­l­e­ ­v­o­l­k­a­n­l­a­r­ı­n­ ­p­a­t­l­a­m­a­ ­z­a­m­a­n­ı­n­ı­ ­b­i­l­m­e­k­ ­m­ü­m­k­ü­n­!­ ­-­ ­D­ü­n­y­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­i­

B­u­ ­k­e­ş­i­f­l­e­ ­v­o­l­k­a­n­l­a­r­ı­n­ ­p­a­t­l­a­m­a­ ­z­a­m­a­n­ı­n­ı­ ­b­i­l­m­e­k­ ­m­ü­m­k­ü­n­!­ ­-­ ­D­ü­n­y­a­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­i­ ABD'nin Stanford Üniversitesi'nden bir grup araştırmacı, kurumuş lavla ilgili yaptıkları çalışma sayesinde, kristal oluşumlarının yeraltındaki magma akışları hakkında bilgi verdiklerini, bunun da bir sonraki patlamanın zamanı hakkında önemli ipuçları verebileceğini ortaya koydu.

Bilim insanları, yüzeyin altındaki magmada aynı anda farklı yönlerde hareket eden dalgaların kristaller içinde desenler oluşturduğunu fark etti. Araştırmacılar bu akışın, yanardağın merkezindeki kanal olarak bilinen içi boş sütuna dökülmek yerine, doğrudan diğerinin üzerine geçtiğini ifade etti.

Yüzeye ulaştığında lav adı verilen magma, soğuk hava ile temas ettiğinde kristaller oluşur ve bu da onun hızla katılaşmasına ve patlama anında olduğu gibi kristalleri tutmasına neden olur.

Bilim insanları, bu yeni bilgi ve bilgisayar simülasyonları sayesinde artık akış modellerine dayalı olarak gelecekteki patlamaları tahmin edebileceklerini, hatta geçmişten gelen volkanik aktivite hakkındaki bilgileri ortaya çıkarabileceklerini düşünüyor.

Stanford'un Enerji ve Çevre Bilimleri Okulu'nda jeofizik yardımcı doçent olan Jenny Suckale buluşla ilgili yaptığı açıklamada, "Bu kristallerin getirdiği veriler sayesinde, yanardağı delmeden patlamaya neden olan süreçleri öğrenebiliriz. Bu benim için volkanolojideki Kutsal Kase'yi bulmak gibi bir şey" ifadelerini kullandı.

Yanardağ biliminde çığır açması beklenen bu buluş sayesinde gelecekte, yanardağlar etkilenen halkların daha iyi korunmasını sağlayacak.

Araştırmanın sonuçları Science Advances dergisinde yayınlandı.


Popular Articles

Latest Articles